You Are Mine {H.S.}

three

Harry'i arkamda bırakıp kapıyı açıp evden çıktım. Bu çocuk manyak mıydı?
Kesinlikle öyleydi.
Yakışıklı mı?
Fazlasıyla. 
Düşüncelerimden sıyrılıp önümdeki kahveciye attım kendimi. Saatin erken olmasına karşın burası açıktı. Bir masaya oturup kahve sipariş ettim. Masaya odaklanıp düşünmeye başladım. Calvin'in evine gitmeye karar verdiğimde kahvem geldi. Kahvemi yudumlarken birinin yanağımdan öpmesiyle kafamı çevirdim.
"Ne yapıyorsun sen?"dedim sinirle.
"Gel."dedi beni kolumdan çekiştirerek.
"Harry, hesabı ödemedim!"sırıttı.
"Burası zaten bizim. Ve sen benim kardeşimsin."
"Üvey kardeşin!"beni duvar ile arasına almıştı, yine..
Onunla oynayacaktım. Şimdi başlıyoruz..
"Anlaşmanı kabul ediyorum."
"Ne?"dedi. Benden bu tepkiyi beklemiyordu.
"Doğru duydun, senin kızın olacağım."gülümsedi, sırıtmadı.. GÜLÜMSEDİ.
"Gamzene parmağımı sokmak istiyorum."demek istesemde demedim tabi..
"Fakat,"dedim.
"Bazı şartlarım var."
"Neymiş onlar?"dedi kollarını gevşeterek.
"Bana her sabah kahvaltı hazırlayacaksın-" lafımı böldü.
"Evde zaten bir çalışan var."omuz silktim.
"Sen hazırlayacaksın. Daha sonra... İstediğim her şeyi yapacaksın."
"Ne gibi?"
"Örneğin...Beni bir yere tek göndermediklerinde sen devreye gireceksin, arkadaş ortamında bana çok iyi davranacak ve beni koruyacaksın."
"Bitti mi?"
"Şimdilik."tam yürümeye başlamıştım ki,
"Başka erkeklerle takılmayacaksın."dedi.
"Nedenmiş o?"
"Çünkü artık benim sevgilimsin."elimi kavrayıp dudaklarını dudaklarıma bastırdı.
\/\/\/\/
Kısa oldu sorry ekflellfle. Oy verin piliz. Görüşürüz❤