"Allah senin belanı versin! " bağırarak söylediğim sözlerim gözlerimi doldurmuş ve nefesimi darlamıştı. Hızlı adımlarla odama girip kapıyı kapattım, kilidi çevirirken elim titriyordu.
Kendimi kapının arkasına oturur vaziyette bulduğumda, kafamın içindeki sesler beynimi delecek sandım. Gözlerim dolmaya başlayınca, aklıma yer edinen Emir'in sözleri burnumu çekmeme sebep oldu.
Gözlerimdeki yıldızları onun için aşağı indirmeyecektim, en azından Emir'in tabiri ile bu böyleydi.
Bir insan babasından nasıl nefret eder anlamıyordum, bir insan nasıl onu ağlatan bir insanın merhametine muhtaç kalır anlamıyorum.
Kimin ahını aldım, merak ediyorum.
Telefonumun bildirim sesi ile kendime gelip, yatağımın üstünde duran telefona baktım. Dizlerimin üstünde sürünerek yatağa ulaştığımda telefonu ellerim arasına aldım. Ellerim nedense titriyor, göğsüm inip kalkıyordu. Gözlerimi kapatıp derin bir nefes aldım.
Telefonun kilidini açıp, mesajlara girdim. Selin ve Arda nerede olduğumu merak eden kısa bir mesaj atmışlardı. Emir ile konuşmamızın olduğu sohbete tıklayacakken bildirim sesi ile telefon titredi.
Maviş'den mesaj var.
Yazdıklarını okurken ufak bir tebessümü dudaklarıma yerleştirdim. Attığı sese tıklayıp dinlediğimden birden gözlerim dolmaya başlamıştı.
Beni anlaması, sevmesi bile mucize olan bir çocuğun merakında kavrulmdum. Sesinde yandım, şarkının anlamı gökyüzündeki yıldızları bir bir döktü saçlarıma.
Üzülmesin istedim, mesaj attım.
Gözlerimdeki yaşlara, ellerimin titremesine ve bir türlü suratıma oturmayan gülümsememe rağmen ;iyiyim yazdım.
Telefonda kayıtlı olan pinhani şarkıları arasından Geri dönemem, şarkısını arayıp, açtım.
"Yaknızım şehrin ortasında yenilmişim daha ilk dakikadan,
Bir adam, içinde ben varım,
Beni gören yok içerde kalmışım. "
Bir adam, içinde ben varım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Meyus| Texting
Short Story"En azından bir şarkı öner?" "Kamaşıyor gözlerim bebeğim, böyle gülmek olur mu gözünü seveyim. Cennet dudaklarınmış, öp de öleyim. " " Vazgeçtim. " (180317')
