TENGRİ

Bölüm 12:Beni özledin mi?

Murasaki notu okuduktan sonra sandığı anahtaro ve notu yüzüğüne depolayıp kaldığı hana döndü sabah olduğunda hancıya ödemeyi yapıp handan ayrıldı nottaki kızı bulmak için çarşının sonundaki adamı bulmalıydı Murasaki handan ayrıldığı anda hızla çarşının yolunu tuttu çarşının sonuna geldiğinde etrafa bakınıp siyah çarşaflı bir adam aramaya başladı bir süre sonra siyah çarşaflı birini gördü hızla onun yanına gidip konuştu

"Aradığım şeyi nerde bulacağımı biliyormusun ?"(Murasaki)

Murasakinin sözünün ardından adam Murasakiyi süzdü Murasaki üstündeki forma ile aynı bir soylu gibiydi ama yanında hiç bir koruma yada hizmetçi olmadığı için adam kendi güvenliği için bir muhafızla gelmesini söyledi Murasaki bunun üzerine adama beklemesini şöyleyip bir ara sokağa girdi bir kaç dakika sonra yanında iki metre uzunluğunda siyah bir cüppe ile örtülü elinde dev bir tırpan bulunan biri ile adamın yanına geldi geldiğinde işte korumam diye yanındaki adamı gösterdi çarşaflı adam ise iki metrelik adamı gördüğünde hissettiği öldürme arzusundan tedirgin olup başıyla Murasakiyi onaylandıktan sonra ona takip etmesini işaret ederek ilerlemeye başladı bir kaç sokak geçtikten sonra bir duvarın önünde durdular Murasaki sinirlenmişti bu adam onları yarım saattir yürütüyor ve sonunda bir çıkmaz sokağa götürüyordu Murasaki adama bunun ne demek olduğunu sorunca adam sırıtıp tekrar takip etmesini şöyledikten sonra duvara doğru yürüdü ve duvarın içinden geçti Murasaki şaşkın bir şekilde adamın peşinden içeri girince adam tekrar ilerledi girdikleri yer aynı bir stadyum gibiydi ortada daire şeklinde bir arena ve etrafındada gittikçe yükşelen oturma yerleri adam Murasakiyi bir koltuğa oturtup Murasakiye ne diye seslenmeleri gerektiğini sordu Murasaki biraz düşündü şeçiceği ismi kızda anlamalıki onu rahatça bulsun Murasaki biraz düşündükten sonra bilinen son Tengri olan Murasame aklına geldi adını Murasame diye yazmalarını şöyledi adam bir kağıda bir şeyler karaladıktan sonra yanından ayrıldı Murasaki arenayı izlemeye başladı bir süre sonra şişman ve takım elbiseli bir adam arenaya çıkıp konuşmaya başladı

"Hoş geldiniz sayın konuklar bu gün size çok güzel hediyelerimiz var şimdi başlıyalım"

Adam konuştuktan sonra arenanın diğer tarafındaki perdeyi işaret etti perdenin ordan iki kolundanda tutularak getirilen iri yarı bir adam çıktı ardından sunucu konuşmaya devam etti

"Işte bu gördüğünüz köle çok güçlüdür ona istediğiniz şeyi yapabilirsiniz ister ağır işler yaptırır işterseniz sizi sırtında taşın bu güçlü kölenin fiyatı 50 Altın'dan başlar"

'75 altın'

'90 altın'

'150 altın'

'500 altın'

Son adamın sesinden sonra ortalık sessizliğe boğuldu sunucu olan adam tekrar konuştu

"Arttıran varmı...satıyorum...satıyorum.....saaatttım bu güçlü köle 500 altına bay L. ye satıldı"

Murasaki bu gösteriyi gördüğünde buranın nere olduğunu anladı burası  bir köle pazarıydı bunu öğrendiği gibi Murasakinin aklına bin bir fikir geldi ya o tüccarın bahsettiği kız çoktan köle diye satıldıysa ya kıza burda kötü bir şey yaptılarsa Murasaki bu düşünceler ile etrafa biraz öldürme arzusu yaydı elbetteki yanındaki koruması bunu fark edip Murasakinin kendini toplaması için konuştu

"Efendi Murasaki lütfen sakin olun etraftakiler sizi tanıyabilir kendinize gelin eğer o kız burda değilse sundan emin olun biz melekler onu bulup size getiririz"

Murasaki adamın sözleri üzerine öldürme arzusunu kesip sakinlesmeye çalıştı bir kaç köle daha arenaya çıktı Murasaki hiç birine bir şey hissedmedi yaklaşık bir saat sonra sunucu yine konuştu