0.4

326 37 9
                                    

Hafta sonu olduğu için Jonasla beraber evde takılıyorduk.Sıkıntıdan saniyeleri sayarken dayanamıyarak Jonas'ın kolunu dürttüm.Jonas bana döndü ve alev çıkan gözlerini bana dikti.Korkarak Jonas'a baktım

"Ne oldu niye öyle bakıyorsun"

Jonas cevap vermeyerek ekranı yüzüme doğru yaklaştırdı.Ekranı kısık gözlerimle incelerken ne olduğunu kavrayınca kahkahamı tutamadım.
Jonas'ın elini dürtünce yanlışlıkla bizim okulda okuyan gay bir çocuğun fotoğrafını beğenmişti.

Birkaç dakika sonra oda da bildirim sesi yankılanırken ağzımı sımsıkı kapatarak Jonas'a baktım.Mesaja bakmayacağını anladığımda telefonu elinden alarak mesajı açtım.

Tobias: Hey, Naber

Kahkaha atarak yere düştüm.Tobias hızlı çıkmıştı.Jonas elimden telefonu alarak neye güldüğüme baktı.Hala gülerken Jonas ayağıyla kafama tekme attı.

"Gülme"

Karnımı tutarak "Dostum, çok üzgünüm.İsteyerek olmadı" dedim ve kanepeye oturdum.Su şişesini alıp yarısını içtim.Jonas ise şapşal şapşal telefonuna bakmayı bıraktı.Telefonu tam kilitlediğinde telefon melodisi etrafta yankılandı.Jonas göz devirerek telefonu açtı. kaşlarını çatarak. "Ne var?" dedi.

"Nerede?"

"Pekala geliyoruz"

"Ne oldu?" merakla Jonas'a baktım

"İkizler evinde parti veriyormuş"

Yüzümde bir sırıtma oluştu "Eee o zaman neyi bekliyoruz?"

you're not alone [evak]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin