Küçük bir parktı küçük bir merdiven kenarı iki küçük çocuk
Merdivende iki genç parkta sallanan çocukları izlerken gençlerden biri diğerinin omzuna koydu kafasını kokusunu ezbere bile bile daha yakından çekti içine kokuyu küçük çocuklar gençlere baktı huzurlu duruyorlardı küçük yaşlarına rağmen anlamışlardı. Genç çocuğun telefonu çaldı belkide genç kıza o an dünyanın en berbat icadı gibi gelmişti.
Sessizce kalktı. önce omzundan başı ayrıldı sonra tüm bedeni uzaklaştı genç erkekten. Parkta oynayan iki çocuğa yöneldi. Salıncaklardan birinde küçük çocuklardan biraz ürkek olanı birinde genç kız vardı bu sefer. Öteki çocukta genç kızın tam karşısında. Ilk isimlerini sonra yaşlarını öğrendi çocukların genç oğlan telefonda konuşuyor olsada gözlerini bir an olsun kızın üzerinden ayırmadı. Küçük çocuklar da genç kızın yaşını sorarken izlemeye devam etti. Çocuklar genç oğlandan ürküyorlar dı sanki. Genç kız yaşını söyledi "Ben 17 yaşındayım." Sonra genç oğlana döndü parmağıyla gösterip "oda 18" dedi. Çocuklar ablayla sohbet etmeye meraklı şekilde ona yürüdüler. Kısa süre sonra ilgileri dağıldı genç kız salıncaktan kalkıp yine küçük merdiven kenarına geçti. Genç oğlanın yanına oturdu ürperen kollarını elleriyle sardı. Oğlan sessizce ceketi çıkarıp kızın omuzlarına bıraktı. Kız sessizliğine bürünmeden yine o yarayı gördü genç oğlanın kolunun üzerinde ki yara izi üzerine koydu elini bu gün ikinci kez farkediyordu bunu. Dokunup dokunmamak arası değdi eli. Sonra koluna sarılıp yüzünü kolları dizlerinde duran genç oğlanın kollarına yokup gözlerini kapadı yorgundu ama huzurluydu sessizliğine büründü yine uyumuş gibiydi ama hayır uyumuyordu sadece yüzünde ki sıcaklık onu düşünmeye sevk ediyordu. Sessizce hissettiği duyguyu kendine itiraf etti. Genç oğlan kızın sessizliğini dinledi yüzünü kızın kolunda yatan başının üzerine koyup onu izledi. Sonra usulca kalktılar ordan hiç konuşmadılar sadece uzunca bakışıp yürüdüler arkalarından o iki küçük çocuk onları izledi. Güzel bir abi ve güzel bir abla. Ilk ve son kez gördüler onları o parkta. Ne genç kız oraya gitmeye cesaret edebildi nede genc çocuk.
