ARKADAŞLAR BUNDAN SONRA ÜÇÜNCÜ SAHIŞ YANİ BEN ANLATACAĞIM OLAYLARI.UMARIM DAHA FAZLA OKUYUCUYA ULAŞIRIM.YORUM YAPARSANIZ ÇOK MUTLU OLURUM.OKUYAN HERKESE TEŞEKKÜRLER :) BÖLÜM KISA OLDU AMA YGS'YE ÇALIŞTIĞIM İÇİN DEFTERE YAZIYORUM BURAYA GEÇİRİYORUM VE ANCAK BU KADAR OLUYOR O KAFAYLA.KUSURA BAKMAYIN.
Etrafındaki doktorların herbirinde ayrı bir telaş vardı.Emily konuşmaya çabalıyordu.Dudaklarını oynatmayı henüz başarabilmişti.
'' Ne oluyor ? Herkes nerede ? Kevin ! ''
Göz kapakları yarı açık vaziyette olanları izliyordu.Fakat kimseden hiçbir tepki alamıyordu.Doktorlardan biri bir ara ağzındaki maskeyi çıkarıp diğer doktora döndü.
''Dudaklarını oynattı.'' Heyecanla dile getirdiği nu gözlemi diğer doktor reddetti.Ona susmasını ve maskesini derhal takmasını emretti.Doktor hiçbir şey demeden onun dediklerini yaptı.
Emily'nin bilinci yerindeydi fakat her seferinde bunu yineleyen diğer doktorları azarlayan doktor Emily'nin başından ayrılmıyordu.Ellerini kavrayıp gözlerine odaklandı.Adeta ateş saçan iki iri göz Emily'yi iğneliyordu.Doktor maskesini iki parmağı arasına kıstırıp çenesinin altına kaydırdı.Baş parmağıyla çıkış kapısını gösterip diğer doktorlara döndü.
''Dışarı çıkın.''
Olanlara anlam veremeyen doktorlardan biri buna itiraz etse de sonunda doktor ve Emily başbaşa kalmışlardı.Fersiz gözlerini bir milim daha aralayan Emily korkuyordu.Doktorun yüzündeki ifade onun konuşmaya hazırlandığını belli eder türdendi.
''Sanırım öleceksin.'' Emily'nin oksijen maskesini bir çırpıda çekip aldıktan sonra devam etti.''Hatta tam da şu dakika ölüyorsun.''
Emily hızlanan nefes alışlarını kontrol edemiyordu.Göğsü hırçın bir deniz gibi kabardı.Bir süre sonra soluğunun ciğerlerini yaktığını hissetmeye başlamıştı.Türk - İngiliz karışımı beyaz teni yavaş mora bürünüyordu.Gözleri irileşmiş,göz bebekleri iyice belirginleşmişti.Koyu kahve gözleri rengini yitirmekten alamıyordu kendini.
Can havliyle doktorun koluna tırnaklarını geçirdi.Canı yanan doktor kolunu silkip Emily'nin elini yatağın kenarındaki demir korumalığa vurmasına sebep olmuştu.
Doktor, yataktan yaklaşık yarım metre uzaklaşıp öylece Emily'yi izlemeye başladı.Kollarını birbiri içinden geçirip göbeğinde birleştirdi.Kollarını çok geçmeden bozdu.O ölümle cebelleşirken,doktor onunla oyun oynuyordu adeta.Emily'nin gözü baş ucundaki imdat butonuna takıldı.Bir çırpıda elini butonun üzerine kondurdu.Büyük bir gürültüyle inlemeye başlamıştı hastahane.
İnlemeler kesildi.Sesler düzeldi.Oksijen maskesi yerli yerindeydi.Boğuk ve loş oda eski haline dönmüştü.Bir saniye aralıkla dıt sesiyle öten yaşam ünitesi odadaki sessizliği bozuyordu.Emily öylece yatıyordu.Gözlerini hafiçe aralayıp etrafı süzdü Emily.''Yoğun Bakım Ünitesi '' yazan filmli cam aralandı ve yazı birden diğer sürgülü camın ardına geçti.
Ona doğru yaklaşan ve birbiryle fısıldaşan iki doktordan biri Emily'nin yanı başına geldi.
''Gözlerini açmış.'' Diğer doktor devam etti.
''Odasına çıkarabiliriz.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
RUHLARIN MÜHRÜ (ASKIDA)
ÜbernatürlichesEmily'nin hayatı 2010 yılında ailesini bir trafik kazasında kaybetmesi ile yön değiştirdi.Fakat en başlarında o bile farkında değildi.Ailesiyle arasında kuvvetli bir bağ olan Emily şehri terk etmeye karar verdiğinde henüz üniversiteyi bitireli iki y...