2

38 14 2
                                    

Aşk hep yaralayan bir silahtır ama işte öyle daha ne söyleyeyim bana aşkı tek kelimeyle anlat deseler anlatamam çünkü aşk kelimelere sığmaz

Aşk belki acımasız ama işte o acıya bile herkes layık değil artık her önüne gelen aşığım diyor hayır yalan yada öyle sanıyorlar çünkü aşkı bulan bu kadar fazla insan olamaz yani yoktur heralde bulanlar istisna ve sonuçta istisnalar kaideyi bozmaz

Selimi görünce olduğum yerde kaldım konuşamadım

Baktıktan 10-15 saniye kadar sonra

"S-selim"dedim kekelemiştim tutamamıştım kendimi

"Ben sizi tanıyamadım kusura bakma kimdiniz" dedi

orda bitti işte burdada koptu her şey hani insan yutkunmak ister yutkunamaz konuşmak ister ama kelimeler boğazıma düğümlendi sussam acıtır konuşsam kanatır

Yerimden bile kıpırdayamadım sonra kalktım ne kadar düşsemde kalkmasını bilmeliyim

Yanından öylece geçip gittim ne bir cevap verdim ne de kendimi tanıttım hatırlattım hep böyle olur ya unutmuş ha demek unutmuş öylesine biri olarak adımı bile hatırlamıyor

İki kelimeye sığdırıdı bütün sevgimi 'kusura bakma' ha 'kusura bakma' kelimeler beynimde yankılanıyordu.
'Kimdiniz'
'Kusura bakma'
'Tanıyamadım'

"Tabii ya buse buseee" diye bağırsada dönmedim arkamı

gidiyosam adam gibi gideceğim arkamı dönmeyeceğim dönersem gidemem çünkü

Eve gittim okula gidecek halim yoktu selimi ne kadar kalbimden aklımdan çıkarmış olsamda yıllarca sevdiğim kişinin beni unutması kalbimdeki derin yarayı bir kere daha kanatmıştı

Koşarak eve gidiyordum ağlıyordum deli gibi yoldan geçen insanlar belki acıyarak belki kınayarak bakıyordu ama hiç birinin bakışları umurumda değildi

Okulun önüne kadar gelmiştim bunu trafik lambalarından anlamıştım

Birden birşeye çarptım tam düşecektim ki kolumdan yakalayıp kaldırdı şuan özür dileyecek falan halim yoktu koşmaya devam edecektim ama kolumu bırakmıyordu

"Buse noldu" dedi ses tanıdık geliyordu ama ben konuşamayacak kadar kötüydüm kolumu kurtardım ve başka biriyle daha karşılaşmamak için daha hızlı koşmaya başladım

Eve geldim hızla kapıyı açtım odama girdim herşeyi parçalamak istiyordum nefes alamıyordum ceketimi çıkardım yatağa fırlattım

Olmuyordu olmuyordu nefes alamıyordum makyaj masasına doğru gittim herşeyi elimin tersiyle yere attım

Gelen cam kırıkları sesini duydum acaba o da benim kalbimin kırılma sesini duymuş mudur diye düşündüm

Zil sesi gelmeye başladı belki daha öncedende geliyordu ama ben duymuyordum duymuyor gibi yapmaya devam ettim kimseyle konuşacak halde değildim

Tükenmişliğimin son demleri artık ölüyorum nefes alamıyorum yıllardır karşıma çıkmayan adam niye gelip şimdi çıkıyor hadi çıkıyor nasıl hatırlamaz nasıl öylesine biri olarak bile hatırlamaz

Ben istedim hep onu son kez bir kere daha görmek istedim benim suçum elimdeki telefonu aynaya attım yine...yine o cam kırıkları sesi koştum aldım bitanesini elime dayadım bileğime hayatımda faça bile çekmeyen ben şimdi kesecektim bileğimi ben kesersem damardan keserim korkaklar gibi gösteriş için faça atmam ve keseceğim çünkü artık dayanamıyorum

seni seviyorum Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin