"Ceyhun ne oldu bişey söyler misin?" Dedim bu yüzündeki hal hiç hoşuma gitmemişti "a-abin selin....Tunç vurulmuş" dedi yüzüme derince bakarak duyduğum şey ile kalbim sıkıştı gözlerim karardı beynim sanki işlevini bırakmıştı tek ailem canım,kıymetlim Abim vurulmuştu gözümdeki yaşlar bir bir firar ederken "n- nasıl olur hemen hemen beni oraya götür hemen ceyhun lütfen" dedim ve ayağa kalktım oda hamaktan ve gelip bana sıkıca sarıldı
"Korkma hiçbişey olmayacak hep birlikte atlaticaz ve yine tunç bizim yanımızda olucak tunç seni kolay kolay bırakmaz sen onu en kıymetlisisin hadi gidelim" dedi ve
Ve elimden tutup beni arabaya doğru sürükledi evet sürükledi çünkü kendimi tamamen ona bırakmıştım arabaya bindik ve ecenin ceyhun'a attığı konuma göre hastaneye gittik hastaneye gittiğimizde ceyhun abimin yerini öğrendi ve birlikte oraya çıktık ece kapının önünde oturmuş başını dizlerine gömmüş ağlıyordu direk ağlayarak oraya kostum ve o da beni görünce hemen ayağa kalktı ve bana sarıldı ve bende kollarımı ona doladım ve birlikte ağlamaya başladık "b-ben cidden nasıl olduğunu bilmiyorum birden bir sürü adam bahçeye girdi engel olamadım" dedi ve hıçkırarak daha çok ağlamaya başladı "senin bi suçun yok sakin öyle düşünme sakın" dedim ve ceyhun yanımıza gelip bize birer tane şu verdi o kadar bağırarak ağlamıştım ki boğazım ağrıyodu suyu açtım ve bir yudum icip ceyhun'a verdim ceyhun da biraz içtikten sonra suyu yere bıraktı ve başımı kendi göğsüne yasladı "ceyhun sanki nefes alamıyorum çok kötü hissediyorum bişey olmayacak dimi abime" dedim sanki küçük bir çocuk edasıyla "ölürüm sana be hatunum tabi olmayacak" dedi ve yanımda olduğunu hissettirmek için daha sıkı sarıldı. Oturdukca zaman geçmiyordu sanki aklıma abimin bana sarılışı geliyodu ve biraz daha yıkılıyodum yine yanımda olsan bağırsan çağirsan hatta vursan ama yanımda olsan be abim o kadar ihtiyaç duyuyorum ki sana ayağa kalktığım sırada içeriden bi doktor çıktığını görmemizle hemen yanına koştuk "doktor bey abimin durumu nasıl?" Diye sordum bunu korkarak sormuştum çünkü kötü cevap almaktan korkuyodum doktor gülümsedi ve "abiniz gayet güçlü birisi kurşunu çıkardık ve birazdan normal odaya alırlar az önce de dediğim gibi çok güçlü bi abiniz var gurur duymalisiniz başka bu bünye bu olayı bu kadar çabuk atlatamaya bilirdi ama abiniz dirençli çıktı" dedi şuan o kadar sevinmiştim ki tunç kıraçoğlu yine yanımdasın varlığına şükür ettiğim Abim yine beni bırakmadın söz bende seni hiç bırakmayacağım duyduğumuz haberle ecenin yüzünde içten ve masum bir gülücük belirdi ve bana sarıldı "biliyodum bizi bırakmayacağını biliyodum tunç bizi asla bırakmaz" dedi ve tekrar ağlamaya başladı bende ona sıkı bir şekilde sarıldım ve bir elimle saçını okşadım o da çok korkmuştu "Abim ne seni ne beni hiç bir zaman bırakmaz bak yine yanımızda" dedim ve ayrıldık ceyhun gelip saçıma öpücük kondurdu ve "bak aşkım abin yine bizimle" dedi mutlu çıkıyodu sesi kısa zamanda Abim ve benim hayatımda büyük gelişmeler olmuştu ve bu gelişmeler bizi hiç olmayacağımız kadar mutlu etmişti.Abim normal odaya alındığında hepimiz odaya girmiştik. Selim abiler ve Ceylin'ler de gelmişti. "Nasılsın abicim bir yerin ağrıyo mu?" Dedim abimin elini tutarken şuan ağlamamak için kendimi zor tutuyordum "hayır diyorum ya prenses sabahtan beri aynı soruları soruyorsunuz hem sen çok kötü gözüküyorsun gidip dinlensene" dedi biraz daha böyle konuşursa cidden ağlayacaktım bu durumda bile beni düşünüyo "abi ya durumuna bak hala diyosun sen çok kötü gözüküyorsun vallahi agliycam ya hem sen bu haldeyken ben nereye gidicem" dedim sesim sinirli çıkmıştı arkadan selim abi gelip kolunu omzuma attı "tamam güzellik sinirlenme hem abin haklı çok ağlamissin ve kötü gözüküyorsun biraz dinlensen iyi olur" dedi "evet canım bak hem ben abinin yanındayım güvende emin olabilirsin" dedi ve gülümsedi ceyhun'a baktığımda yorgun gibi gözüküyordu "tamam aşkım hadi gidelim" dediğimde ceyhun ayağa kalktı ve yanıma geldi "geçmiş olsun kardeşim biz yarın tekrar yanında olucaz" dedi ve abimle selamlaştı bende gittim ve dikkat ederek abime sarıldım ve yanağından öptüm o da benim yanağımdan öptü "kendine dikkat et abicim" dedim ve gülümsedim "sende prensesim" dedi ve saçımı okşadı diğerleri ile selamlaşıp dışarı çıktık ve arabaya bindik. "Aşkım ben acıktım yemek yiyelim mi?" Diye sordu ceyhun bu aralar benimle uğraşmaktan hiç kendine baktığını görmemiştim o kendine bakmazsa ben ona bakarım "olur aşkım hem ben de acıktım" dedim ve gülümsedim yaklaşık otuz dakika sonra tatlı bi cafenin önünde durduk ve içeri geçip manzaralı bi masaya oturduk ve siparişleri almak için garson geldi "ben bi tost ve portakal suyu istiyorum" dedim ve garson "tabi efendim beyfendi siz ne alırdınız" dedi ceyhun "ben iki tost ve kola istiyorum" dedi ve garson siparişleri alıp gitti "hatun baya yorgun görünüyorsun " dedi ceyhun endişeli bi sesle "çünkü öyleyim" dedim sandalyesini yanıma çekti ve yanıma oturup omzuna başımı koydu ve gülerek "şimdi" dedi "seni yanımda olunca yorgunluk falan kalmadı" dedim bende gülerek ama bi yandan da abimin yanında olamamaktan sinirliydim ceyhun elimi avucuna aldı ve ne zamandır yaptığımı farketmedigim yumruğu açtı tırnaklarım battığı için açıyordu ve biraz da titriyordu ceyhun baş parmağı ile avucumu okşayarak küçük daireler ciziyodu aklıma takılan soruyla "aşkım ben ne zaman okula geri döncem" diye sordum "hatun doğum gününe az kaldı ve ben seninle evlencem okumanı istemiyorum" dedi ve dediği an sinirimi bozdu elimi çektim ve dikleseren "ne demek okumanı istemiyorum ya benim hedeflerim var ben doktor olmak istiyorum ve koca parası yiyen bir kadın olmak istemiyorum" dedim sinirli bi şekilde bu sırada siparişlerimiz gelmişti garson gittikten sonra "bi kere de şu ilişkide benim sözüm geçsin em koca parası demek ne kelime aramızda senin paran benim param ayrımı mi var" dedi o da sinirlenmisti ellerim ne zaman yumruk oldu bilmiyorum ama tekrar titriyordu annem ve babamın ölümünden sonra bu tepkiler oluşmaya başlamıştı "ceyhun bu konuyu burda kapatalım ben okumak istiyorum" dedim ve bu sefer o da çok sinirlenmisti "Selin bak ben ne diyosam o olucak bi kere yanımda olmayı kabul ettin ve yanımdasın şimdi yemeğini ye ve okul falan yok bak şuana kadar sinirli yanımı görmedin ve görmeni istemiyorum" dedi bu söylediklerine cidden korkmuştum cem ile yaşanan olayda da baya bi sinirlenmisti " peki senin dedigin olsun ben yemiyorum tokum" dedim ve ellerimin titremesini geçirmeye çalıştım madem sen bana okulu bıraktırıyosun bende sana hayatı zehir etmesini bilirim umursamadan "peki" dedi ve yemeğini yemeye başladı. Bitirdikten sonra kalktık ve arabaya bindik hırkam hastanede kaldığı için biraz üşümüştüm titrediğimi görünce "üşüyo musun" diye sordu sinirliydim ve cevap vermek istemiyodum "Selin sana bi soru sordum!" Diye bağırınca sıçradım ve sinirli bi ses tonuyla "evet umrunda mı?" Diye sordum bende ama sesim yorgun çıkmıştı "evet umrumda" dedi ve üzerindeki hırkasını çıkarıp bana giydirdi ve arabaya binip eve doğru yol aldık.
Eve gelince direk içeri girdim ve odaya çıktım dolaptan pijamalarımı çıkardım ve ceyhun içeri girdi tam üstümü değiştirmek için banyoya gidecektim ki kolumdan tuttu "burada giyin" dedi ve kaşlarımı çatıp "hayır" dedim ve kolumu çekmeye çalıştım öyle sıkıyoduki canım yanmıştı " seni bikinili bi şekilde gördüm hatta birlikte banyo bile yaptık şimdi mi utanıyosun" dedi sert bi şekilde mecbur kabul edecektim "bırak acıtıyosun tamam burda giyincem " dedim ve kolumu çektim baya açıyordu hatta nası bi sinirle sıkmışsa morarmıştı ama şimdi bunu ona gösteremezdim şortumu ve tişörtumu çıkarırken beni seyrediyordu ama ben ona bakmıyodum hemen pijamanın şortunu ve askılısını üstüme geçirdim o da pijamalarını giyinince üstümüzden çıkardıklarımızı alıp banyodaki kirli sepetine koydum ve makyajımı temizleyip saçımı salık bi topuz yaptım ve odaya gidip yatağa girdim ve oda gelip yanıma girdi ve ben ondan uzaklaştıkça o bana yakınlaştı ve belimden tutup kendine çekti "ya bıraksana" dedik onu itmeye çalışırken "Selin şuan sinirliyim ve sinirimi bi tek sen geçirebiliyosun şimdi uslu dur" dedi "ben anlamıyorum bi tolga kadar Abim kadar olamadım bak onlar ne güzel gidicek okula ben de evde oturucam" dedim ve sinirle ofladım güldü ve "sen öyle san güzelim hiçbiriniz gitmiyorsunuz okula ilk tunç attı bu fikri ortaya bende bundan yana değildim ama tolga ile selimde kabul edince sen tek mi gideceksin Okula " dedi oha şimdi bunlar oyun mu oynamıştı hani sadece bir hafta gitmeyecektik "ve sana bir sır vericem Ceylin iki ay önce onsekiz yaşına girdiği için tolga ona evlenme teklifi etmek için zaman ariyo" dedi ve ben şaşkınca ona baktım "oha sen ciddi misin canım arkadaşım nası sevinecek" dedim ceyhun'a döndüm ve ona sarılıp boynundan öptüm ve beni biraz daha yukarı çekip dudağımdan öpmeye başladı biraz öpüştükten sonra ayrıldım ve ona sıkıca sarıldım "seni seviyorum" dedim ve başını göğsüme koyup "bende seni seviyorum" dedi ve sanki kaçmamdan korkarmış gibi sıkıca sarıldı kolumu başının altından kaldığı için sıktığı bileğim ağrıdı ve "ahh" dedim hemen kafasını kaldırıp kolumu eline aldı "ne oldu" dedi ve morlugu görünce "oha sana diyorum kaç kere sinirlendirme hayvana bağlıyorum" dedi bende gülerek "evet hayvansın" dedim ve bana imalı bir bakış atıp banyoya gitti ve bi kremle geri döndü kolumu avcunun içine alıp hafif moraran yere hafif bir öpücük kondurdu ve kremi nazik bir şekilde sürmeye başladı krem bitince "saol " dedim ve intikam almak için dudağını öpmeye başladım ve bırakmadan önce alt dudağını ısırdım sert bir şekilde hemen elini dudağına koyup "ahh bu acıdı" dedi bende "benim de bileğim acımıştı "demek intikam aldın he" dedi ve yatağa yatıp beni kucağına çekti "hadi uyuyalım" dedi yorulmuş bir ses ile "tamam aşkım uyuyalım" be başını göğsüme yasladı bende abim iyi sevdiğim adam yanımda olduğu için uykunun huzurlu kollarına bıraktım kendimi.Evet arkadaşlar bu bölümü nasıl buldunuz??
Yorumlarınızı ve votlerinizi bekliyorum ❤💋💋
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HATUN
Romance"Sana bu olanları unutturmayı öyle çok istiyorum ki" dedi gözünden bir damla süzülürken ilk defa ağladığını görüyodum "ama bana bu olanları sen yaptın" dedim şiddetli bir şekilde ağlarken "Git dersen giderim" dedi gözünden akan yaşı silerken peki y...