Five Nights At Budo ' s

460 38 17
                                    

Ahanda şimdi bittim! " Ayano-chan..." Senpai bana yaklaştı. Vücudum kenetlenmiş gibiydi. Haraket dahi edemiyordum. Telefon çalmaya başladı. " Tch. Bu anı neden bozuyor ki  !" diye bağırdı senpai. " Beni burada bekle Ayano-chan. Sakın bir yere gitme " dedi Senpai. " Hmm Alo ? Budo sen misin ? Aramanın sebebi nedir ? " Hmm anlıyorum " Budo mu ? Çok iyi buradan bağırırsam. Bırak bağırmayı en iyisi kaçayım. Hızlıca sandalyeden kalktım ve koşarak kapıya ulaştım. Kapıyı tam açacakken senpai arkamdan ellerini önüme doladı. "Nereye gittiğini sanıyorsun Ayano !" diye bağırdı Senpai ve beni koltuğa doğru fırlattı. " Ayano ? " telefondan Budo 'nun sesi geldi. " Budo yardım et ! " diyerek bağırdım. " Ayano ! Taro , Ayano 'yu bırak çabuk !" diyerek bağırdı Budo. "Ne yaparsın ki ? Kim bilir neredesin ? Sen buraya gelene ka-" " Taro aç şu kapıyı hemen  !" diyerek kapı yumruklanıyordu. " Ne kadar da çabuk!  " diye kızdı Taro. " Tabi hala dışarıdasın. Demek hala zamanımız var " dedi senpai ve beni kucağına aldı. Artık sinirlerim tepeme çıktı. Benim aşık olduğum güvendiğim Taro-senpai böyle biri değildi ! Yetti artık. Taro senpai 'nin elini sıktım ve ani tepki ile beni yere bıraktı. Dövüş pozisyonunu aldım. " Ha ? Ayano-chan?  Bana vuramazsın değil mi ? Benden bunca zaman hoşlanıyordun. Benimle sevgili olman için hiç bir engel yok ! " dedi Senpai. " KES SESİNİ BE !" diyerek senpai 'nin karnına vurdum. Ve o sırada Budo kapıyı kırdı. " Ayano !" diyerek Budo yanıma koştu.  " Ayano iyi misin ? " "Evet iyiyim " dedim. " S..en Budo artık buna karışma !" diyerek Senpai ,Budo 'nun suratına yumruk attı. Budo ilk sendeledi ve yanağını ovuşturarak senpai 'ye yaklaştı ve onun kafasına vurdu. Senpai yere düştü. Budo beni yerden kaldırdı ve sertçe elimi tutarak beni dışarıya çıkardı. Elimi çok sert bir şekilde çekiyordu. "B..udo elim.." " Ayano sen cidden Taro 'dan hoşlanıyor muydun ?" site sordu Budo. Cevap veremedim. Sanki sözcükler boğazımda düğümleniyor gibiydi. "Tahmin etmiştim. Peki ya neden Ayano ? Neden onu sevdiğin halde benimle sevgili oldun !? Neden benim duygularım ile oynuyorsun !? Lanet olsun sen berbat birisin ! " diye bağırdı Budo. Acayip sinirlendim ama gözlerimden yaşlar geliyordu. Budo 'ya sert bir şekilde tokat attım. " Ben berbat biri miyim ? HEMEN YARGIYA VARMA ! Ben Taro 'ya aşık değilim. Evet bir zamanlar ondan hoşlanıyordum ama bunlar geride kaldı. EĞER BEN BERBAT BİRİYSEM , SENDE BANA AŞIK OLACAK KADAR SALAKSIN DEMEKTIR ! " dedim ve hızlıca ilerledim. " Bekle hemen öyle gidemezsin !" dedi Budo arkamdan elimi tutarak. " Öyle mi ? Neden gidemez mişim !? " diye kızdım. " İnsanlar aşık olacağı kişileri seçemezde ondan ! Ben salak değilim" dedi Budo. " Ama ben salağım çünkü senin gibi bir egoiste aşık olacak kadar şaşkının tekiyim !"diye kızdım. Budo şaşırmış bir tavır ile bana baktı. " Sen cidden..." " Evet evet sana aşığım ama bu itiraf olayının böyle berbat olmaması gerekiyordu !" diyerek sinirli bir şekilde Budo 'ya baktım. " Şey üzgünüm şimdi cidden düşününce romantik olması gerekirdi " dedi Budo. " Değil mi ? Gene ha..." sözümü tamamlamadan Budo beni öpmeye başladı.

***
" Ayano-san siz gelmeden görev paylaşımlarını yaptık bile siz garson olacaksınız " dedi Hayato. " Yani hizmetçi değil mi ? Değiştirsek olur mu aslında ben yemek yapmada daha iyiyim " dedim. Hiç mi hiç hizmetçi kostümü giymek istemiyorum. " Aslında Chojo 'nun babası aşçı olduğundan ve kendisi de iyi yemek yaptığından dolayı tüm yemek yapma işini kendisi üstlendi " dedi Hayato , mahçup olmuş bir şekilde. "Peki anladım. Kostümleri kim yapacak ? " " Supana " " Diğer sınıfla birlikte mi çalışacağız !? " "Evet "

***
Kantinde Kyouka ile oturuyorduk. " Kyouka se-" " Evet bende hizmetçi olacağım ama nasıl yapacağım bu festival bu festival..." " Alt tarafı okul festivali yoksa senin aklımda Rio Festivali gibi bir şey mi vardı ? " diye sordum. " Hehe yok canım sende " diyerek güldü Kyouka.

***
" NE HİZMETÇİ KAFE Mİ ! BUNA İZİN VEREMEM " diye bağırdı Budo. " Neden ? " diyerek ufladım. " Sen benden başkasına servis veremezsin !" diyerek kızdı Budo. " Budo aklından geçirdiğin şey ile alakası yok ! Lütfen kendi fantazilerini kendine sakla anlatabiliyor muyum ? " diyerek parmağım ile Budo 'nun yanağına vurdum. " Ah acıdı!  " dedi Budo. " Ee sizin kulüp ne yapıyor?  " diye sordum. " Mina bir şeyler düşündü biliyorsun kulübün başkanlığını Mina 'ya devrettim artık sana daha iyi vakit ayıra- " Budo sözünü tamamlamadan Budo 'nun karnına yumruk attım. " Aklından bile geçirme " dedim Budo 'ya. " Hadi ama Ayano biraz eğlenelim " dedi Budo gülerek. " Taro 'dan bir farkın kalmaz biliyorsun değil mi ?" dedim. " Hey !" " Tamam şaka yapmıştım Budo. " dedim sırıtarak. "Yemek olarak ne yapayım ? " diyerek sordum. "Pirinçli omlet ? " dedi Budo. "Tamam " dedim ve mutfağa geçtim. Pekala şov başlasın ! Nedense yemek yapmaktan acayip bir şekilde hoşlanıyorum. Pirinç nerede ? Hah 2. dolapta olacaktı. Biraz et. Ama ne eti kullansam. Dana eti iyidir. Aniden sendeledim. Budo arkamdan sarılmıştı. " Budo aniden bana sarılmasana !" diyerek arkamı döndüm. " Ne yapayım ama ya !"

***
Sonunda biraz uyuyabileceğim. Tam gözlerimi kapatacakken Budo yatağa doğru atladı. " Budo ne yapıyorsun! ? " diye kızdım. " Seni özledim. Uzun zamandır küsüz zaten. " dedi Budo. " Farkında mısın bilmem ama şuan barışmış olmamız benim yanımda yatabileceğin anlamına gelmiyor. " dedim. " Ya banane banane !" " Çocuk gibi davranma " " Tamam o zaman bana yorganını ver " " Neden ?" diye sordum. " Yorganın sana sarılabiliyor ama ben sana sarılamıyorum. " dedi Budo. " Yuh artık Budo beni yorganımdan mı kıskanıyorsun ? " dedim. " 5 Gece " dedi Budo. " Ne ?" " 5 Gece boyunca sen ile uyuyacağım " dedi Budo. " Ne !!!!! Budo ile 5 Gece mi?  " " Evet he he "

***
"Günaydın Ayano-san " dedi Hayato. "Günaydın Hayato " "Hayato mu !? " " Sana isminle seslenmemde bir sorun mu var ? " " Yok canım ne sorunu he he " " Merhaba aptal ! Eminim hizmetçi kıyafeti içinde senden daha güzel olacağım " dedi Osana yanıma gelerek. " Sana da merhaba Osana ve kıyafet konusunda ise bundan banane. " dedim. Elime kıyafeti aldım ve lavaboya yöneldim. Hadi bakalım. Siyah renk ha ? İyiymiş.

***
Hadi bakalım iyi durdu. O değilde Supana bizim vücut ölçümüzü nereden biliyor?  Herneyse. " Hayato menüler nerede ? " diye sordum. " Burada " diye cevap verdi Hayato ve menüyü bana verdi. Bakalım ne var. Pirinçli omlet , kahve , çay , sezar salata , pizza , köri soslu tavuk ,dondurma... Herneyse bunu okumak ile uğraşmayayım. "Hayato ben okula gelenlere braşür dağıtmaya gidiyorum. " dedim ve sınıftan çıktım. " Hizmetçi kafemize gelmek ister misiniz ? " diyerek geçenlere soruyordum. O sırada Budo 'yu gördüm. Haha onun arkasındayım hemen korkutayım. " Hey Budo ! " Budo 'nun sırtına dokundum. Ve arkasını döndü. Bir saniye bu Budo değil ki ! Kim bu !? " Şey ben Budo değilim " dedi adam. Onu bunu bırakmalıyım da önden hiç Budo 'ya benzemiyor!  " Şey özür dilerim arkadaşıma benzettim de " " Ha ha sorun değil. " dedi adam. Kim bu ? Hiç liseli veya ortaokullu gibi gözükmüyor! 

Ten Week With Budo Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin