Siyahın İçindeki Boğuk Sis

1. bölüm " Tokat "

Multi medyada (Tuananın okulun ilk günü giydikleri)

Sabah yine alarmın sesiyle uyandım. (Cidden birgün şu alarmı parçalayacağım!!)
Söylene söylene yataktan kalktım ve banyoya girdim. Soğuk bir duş alsam iyi gelir diye düşünüp soğuk suyun altına kendimi attım.

Duştan çıktıktan sonra okul için hazırlanmaya başladım. Normalde okulu pek önemsemem ama yaz tatili boyunca Almanyada teyzemlerde kaldığım için İrem ve Yağız'la hiç görüşemedim.

İrem ve Yağız benim en yakın arkadaşlarım hatta kardeşlerim. Çocukluktan beri tanışıyoruz. Ama Yağız malesef İremi kardeşi olarak görmüyor sonuçta insan sevdiği kıza kardeş diyemez.Yağız İremi liseye başladığımızdan beri seviyor çok belli etti ama irem anlamadımı anlamak istemedimi bilmiyorum tek bildiğim Yağız'ın İremden vazgeçmemesi.

Bu arada kendimi tanıtayım ben Tuana Aksu,18 yaşındayım. Aksu holdingin varisiyim. 12. Sınıfa geçtim yani bu gün başlayacağım."ÖZEL GÜNEY koleji" 'ne gidiyorum.çikolata kahvesi saçlarım ,Masmavi gözlerim ve uzun boyumla herkez beni farklı bulur ama bi ben kendi farkımı göremedim.

Babam ve annemin birlikten işlettikleri bir holdingimiz var "AKSU holding" bende tatillerde genelde şirketteyimdir.

Hızla gardolabımın karşısına geçtim ve giyeceklerimi düşünmeye başladım.en son siyah ince çorabımı giydim ve siyah şortumu giydim.Üstüme siyah t-shörtümü giyip bi kısmını içime soktuktan sonra asker yeşili kot ceketimi ve siyah ayakkabılarını giyip makyaj masama oturdum.

Kolyelerimi ve bilekliklerimi takıp saçlarımı açık bıraktım.eyeliner rimel ve parlatıcımı sürdükten sonra arabamın anahtarlarını alıp aşığıya indim.

annem ve babam kahvaltı yapmaya başlamışlardı.

İkisinede en sıcak gülüşümü atıp masadaki yerime geçtim.

"Günaydın semra hatun " dediğimde annemde aynı sıcaklıkla

"Günaydın meleğim "dedi

Aynı şekilde babamada günaydın diyip kahvaltı tabağıma gömüldüm.

Kahvaltının sonlarına doğru babam ağzını araladı ve konuşmaya başladı.

"Kızım senle önemli bir konu konuşmak istiyorum."

"Peki baba dinliyorum "

"Kızım 18 yaşını bitirdikten sonra yani 19 olduğun zaman kenan amcanın oğlu Yiğitle evleneceksin"

Şuanda cidden şaka yapıyor! Adam ne kadar rahat ya?

O anki öfke ile "Neee!! baba komik değil" dediğimde

"kızım ben çok ciddiyim!!"dedi

" Ne diyosun sen ya ! ne dediğinin farkında mısın sen?"

"Tuana farkındayım dediklerimin , bak kızım büyük bir karar ama bu şirket için çok önemli! tabi senin içinde!"

"Ne diyorsun sen ya hayatımın en önemli kararını hem kendin karar veriyorsun bide şirketi ilk önce düşünüyosun! Ba-na-ne ben senin yüzünden sevmediğim bir adamla evlenmem baba unut bunu tamammı? Sende şirkette umrumda değilsiniz ,lan insan hiç para için kızını satarmı bee işte sen bu-"

Yanağımda hissettiğim acıyla babama baktım ne yani ağlıyomuydu.

Babam bana vurmuştu evet güvendiğim tek adam bana vurmuştu.Nasıl ya bu kadar mı değersizdim ben be bu kadarmı?

Ağlayarak kapıya yöneldim.

Annem bana dönüp"Kızım dur nereye?" diye sorduğunda

tükenmiş ve ağlamaklı çıkan sesimle "Cehenneme " diye cevap verdim. Sesim o kadar kısık çıkmıştıki ben bile zor duymuştum hemen arabamın anahtarlarını alıp evden çıktım.

Arabama binip bana en iyi gelen yere doğru yol aldım.

Arkadaşlar bu benim ilk hikayem lütfen vote ve yorumlarınızı eksik etmeyin hikayenin 2. Bölümü size bağlı lütfen yorumlarda belirtin sizi seviyorum ❤❤❤
Kendinize iyi bakın ;)