#1AySonra
#Gökhan'ın ağzından"Gökhan buna bir baksan iyi olucak."
Kafamı gömdüğüm masadan kaldırıp Caner'e çevirdim.
"Eğer gereksiz bir şey için beni kaldırdıysan senin için iyi olmaz."
Caner elinde tuttuğu gazeteyi bana uzattı.Elinden kaptığım gazeteyi incelemeye başladım.Gözlerimi sayfanın üzerinde gezdirirken gördüğüm başlık kanımı dondurdu.
İNŞAAT HALİNDE OLAN EVİN 9.KATINDAN ATLAYIP İNTAHAR EDEN DERİN A. ÇOK FECİ BİR ŞEKİLDE YAŞAMINI YİTİRDİ.NEDENİ BİLİNMEYEN İNTAHAR SEBEBİ HALA ARAŞTIRILMAKTADIR.
Elimdeki gazede yere düşerken bir ay önce konuştuklarımız aklıma geldi.Tüm bunların suçlusu bendim.Elimle başımı sıvazlarken diğer elimle sıradan destek aldım.Gözlerim kapanmakta direnirken ilk defa bir şeylerden suçlu hissettim kendimi.
-----
Hastaneden taburcu olduğumda aklımda bir milyon düşünce yığılıydı.Derin benim yüzümden ölmüştü.Bana buzdan bir kalbim olduğunu söylemişti.Öyleydi.Şimdi o buzlar kırılırken bunu kanıtlayacağım kişi yoktu.Bir şeyi kaybedince gerçek değerini anlarsın diyorlardı.Şimdiye kadar hep kazanmıştım.Şimdi kaybeden bendim.Onu sevmediğime o kadar emindim ki , kendimi bile kandırabilmiştim.O gün gözlerindeki sevgiyi göremeyecek kadar aptaldım.O bana her şeyini vermeye hazırken ben ona hiçbir şeymiş gibi davranmıştım.
Kalabalık caddelerin arasından sıyrılırken gazetede hangi mezarlığa kaldırıldığını hatırladım.Mezarlık tam karşımda duruyordu.Gidip gitmemekte tereddüt ederken kendimi kapıdan içeri girerken buldum.İsimleri okuyarak toprak yolda ilerlerken onun ismini gördüm.
Mezarın kenarına oturdum ve aklımdaki cümleleri toparlamaya çalıştım.
"Özür dilerim.."
Ne diyeceğimi bilmiyordum , sanki kelimeler boğazımda takılmıştı.Ona yaptıklarım kuru bir özürle geçicek türde değildi , ama elimden başka bir şey gelmiyordu.Biraz durakladıktan sonra devam ettim.
"Bana kızgınsın biliyorum ama bunu kendine nasıl yaparsın Derin ?Nasıl kendine kıyarsın ? Nasıl böyle berbat bir ölümü kendine yakıştırırsın ?"
Sesimi aynı tonda düzene soktum buraya nefretimi kusmaya gelmedim , buna hakkım yoktu zaten sadece bilmesi gereken bazı şeyler var duymasa bile üstümdeki yükü bir miktar azaltıcağını düşünüyordum.
"Sana o berbat oyunu yaptığımızda ne düşünüyordum bilmiyorum.Sadece çıkarlarını düşünen bir salaktım.Bunları hak etmiyordun.Ben...Ben gerçekten üzgünüm..Lanet olsun neden öldün kii ?? Seni sevdiğimi tamda anlamışken nasıl gidersin !?"
Gözlerimi ağlamamak için sıkarken etrafıma bakındım.İleride yaşlı adam bana şizofrenmişim gibi bakıyordu.Öylede denebilir , bir bakıma öyleydim , sevdiğim kişinin ölmesine neden olmuştum.Üzerimdeki yükü hiçbir şey kaldırmazdı.
Biraz daha mezarın başında kaldıktan sonra bir daha geliceğimi söyleyerek kalktım ve eve gittim.
&
Eve girer girmez odama çıktım.Kapıyı açıp içeri girdiğimde gözüme ilk çarpan çalışma masamın altındaki kutu oldu.Kutuyu elime aldım ve kapağını açtım.
İçindeki resimler ben ve Derin'e aitti.Sevgiliyken , yani o boktan oyunu oynarken birlikte vakit geçirip fotoğrafda çekinmiştik.Attığımı sanmıştım ama saklamışım.
Hepsini elime aldım ve sırayla bakmaya başladım.Her birinin anısı vardı.Şuan elimde olan Korku tüneliden çıktıktan sonraki halimiz.İkimizde mayışmıştık ama Derin daha çok korkmuştu ve bana sürekli gitmek istediğini söylemişti.
"Beni bu lanet yere soktuğuna inanamıyorum Gökhann! Az daha altıma ediyordum.Lütfen gidelim burdan...Hey ordakide ne !! Senin yüzünden palyonçodan dahi korkar oldum lütfen gidelimm."
"Hadi ama o kadar da kötü değildi."
O anki gözlerini devirişini dün gibi hatırlıyordum , ama sonunda beni gitmeye ikna etmişti.Resmi en alta koyarak diğerine göz attım ve bir kahkaha patlattım.
Burda Derin tikimle oynamıştı ve onu vazgeçirmek için ona bir gün boyunca hizmet etmiştim.Bana bulaşıkları yıkatmıştı...Resimdede ben bulaşıkları yıkarken Derin'de ikimizi birlikte çekmişti.
"Biliyor musun ? Ev işi eline çok yakışıyor.Bence evin için ayda bir temizlikçi tutmana gerek yok , baksana çok iyisin!"
"Komik değildiii."
"Komikti kabul et."
Elimdeki resimleri kutuya tekrar koydum ve masanın altına ittirdim.Halsiz vücudumu yatağa attım ve gözlerimi kapatıp kendimi uymaya zorladım ama gözlerimi her kapatışımda Derin'in gülüşü geliyordu gözümün önüne.Tekrar kalktım ve odanın etrafında dönmeye başladım.
Kapının çalmasıyla merdivenlerden koşarak indim ve gelenin Cenk olduğunu tahmin ederek deliğe bakmadan açtım.
"Merhaba Gökhan."
Ne yorum geldi ne vote ne de okuma ama ben bu hikayeyi çok içten ve isteyerek yazdığım için paylaşmak istedim lütfen bu bölümde böyle olmasın.

YOU ARE READING
İNTİKAM
Novela Juvenilİşte o zaman öldüğümde bir parçam senden intikam almak için geri dönücek.İşte o zaman bana yalvarıyor olucaksın.