(Bu bölüm James'in ağzından anlatılmıştır)
Ben İrem bu kitabı yazarken Öykü'ye yardım edicem.Yani artık beraber yazıcaz. Bölümleri kimin yazdığını sonda belirticez.
Rowenna'ya belli etmesem de bana anlatıklarını düşünüyordum. Acaba o karanlık ses neydi? İyiye işaret olmadığı belliydi. Rowenna'ya aslında özel yeteneğim telekinezi bahsedecektim. Ama o bana olanları anlatınca sonra anlatmaya karar vermiştim. Ve bu anlattıkları beni endişelendiriyordu. Neyse artık uyumalıyım,sınavlara çalışmam gerekiyor.
Kahvaltımızı yaptıktan sonra Rowenna'nın yanına gittim.Göl kenarında tek başına oturuyordu.
- Ne yapıyorsun? dedim.
- Seni bekliyordum şapşal nerelerdeydin?
-Kahvaltımı yaptım durugörüye çalışıyordum.
Beraber arenaya gidip kılıç talimi yaptık. İlk defa Rowenna'yı kısa sürede yendim.Hey! Dikkatini topla diyerek ona çıkıştım. O sırada Leon yanımıza geldi.
(İşte bizim en yakın arkadaşımız Hades'in oğlu Leon. Onun özel gücü sinestezi hastalığı .Kahverengi saçları ve yeşil gözleri var.Beyaz tenli ve uzun boylu. Leon aşk işleriyle uğraşmaz ama bence kızların onu sevmesi hoşuna gidiyor. Melez olmak istemiyormuş. Çünkü çok üşengeç ve melezlerin hep işi olur. Telekenezi tam ona göre. Oh oturduğun yerden eşyaları oynat. Yüce Olimpos Tanrıları aşkına! Büyükonuş'u falan yok ama tüm kızlar onun her dediğini yapıyor.)
- Hey! Sabahtan beri sizi arıyordum dedi Leon.
- Biz hep buradayız şapşal tabiki ilk buraya bakman gerekirdi dedim.
- Göl kenarı? diyerek kikirdedi Rowena.
Sonunda gülmüştü. Çok mutlu oldum ve rahatladım. Onun için endişeleniyordum. Leon'un teklifiyle göl kenarına gittik. Akşama kadar orada oturduk ve Doctus'un sesini duyunca kamp meydanına gittik.
- Sınavlara çok az kaldı.Daha çok çalışmanız gerekiyor...
- Aaah hadi ama her akşam aynı şeyler ben sıkıldım yatmaya gidiyorum dedi ve bize iyi geceler dileyerek gitti Rowenna.
- Rowenna sence de garip davranmıyor mu? dedi Leon.
- Aynen dedim ve bizde yatmaya gittik.
Bu benim yazdığım ilk bölümdü yrum yaparsanız sevinirim bu bölümü Sezgi'ye hediye ediyoruuum :)))
-İREM
