Tatilin Beşinci Günü

41 3 0
                                    

Sayılı gun çabuk gecer demişler ama daha beş gün olmuştu emreyi görmeyeli koskoca 5 gündü. Her aklma geldiğinde ona olan sevgim bir nebze artıyordu ama bu yolun karnlığa gideceğine bile bile niye hala bu yoldaydım birşeyden zor vazgeçme huyumdan nefret ediyordum ama yapcak birseyim yoktu birkere bağlandımmı o bağı koparmak biraz zaman istiyor.Bu beşinci günün sonumda analdım ki vazgecemem ben artik ondan, cunkü tarifi olmayan bi sevgiyle seviyorum onu ne ara bu kadar bağlandım onuda bilmiyorum. Kardeşimin yüzüme su atmasıyla uyandım bu sabah, pozitiflik vardı üstumde yataktan kalkar kalkmaz kardeşimle oynamaya başladım sabah sabah iyi gelmişti bana telofonumu almaya odaya gitiğimde telofonum sarjı bitmişti allah kahretsin en sinir bozucu şeydi şarjın olmaması telofonda sinirle telofonumu sarja takarak iceri doğru yol aldım her zamnaki rutin olarak annemler kahvaltıyı hazırlıyordular bende kardeşimle ilgileneniyordum telofonumun çalmasıyla odama kostum oya arıyordu geldiğimden beri hiç görüşememiştik bugün buluşmak için anlaşıp telofonu kapattık annemler kahvaltiyı hazırlayana kadar bende biraz sosyal medyada gezinsem birşey olmazdı direk emrenin sayfasına girdim ne fotograf paylaşmış ne de durum sonra interneti kapatip annemlerin yanına gitti.
V

e gittiğimde yerde emrenin fotografını gördüm çantamdan düşmüş olmalı cünkü tatilden önce çıkartmıştım fotoğrafını ve attığımı sanıyordum çantamda görmeyince. İnşallah kimse görmemiştir die dua etmeye başladım tam fotoğrafı alırken babam girdi içeri bende panik yaptım direk ayağa kalktım babam merakla yere baktı ama fotoğraf tam olarak ayağımın altındaydı görmemişti sanırım babam direk koltuğa geçip oturdu uzun bir soluk verip fotoğrafı aldım direk odama geçtim ve tekrar tekrar emreyi gördüm o, gülünce kısılan gözlerine aşık olmuştum sanırım, neden kopamıyordum ondan? Neden vazgeçemiyordum? Neden unutmaya çalışırken tekrar tekrar karşıma çıkıyor tesadüf mü bu? Yoksa hayatın bana yaşattığı acımı?
Aklımdan bunları kurgularken içeri kardeşim girmiş ama ben bunun bile farkında değildim dürtmesiyle kendime geldim kardeşime anlamsızca bakarken niye bana böyle bakıyosun dercesine baktı suratıma 1-2dk bakıştıktan sonra efendim dedim hadi kahvaltı yapıyoruz dedi tamam geliyorum diyip gönderdim kardeşimi aradan 5 dk sonra yüzümü yıkayıp kahvaltı masasına oturdum pek canım birşey istemiyordu çay içip kalktım sofradan yine herzaman ki gibi mutsuzdum sabahları.Odama gidip üstümü değiştirdim oyayla buluşmayı planlamıştık,hazırlandıktan sonra oyayı aradım oda bizim eve doğru geliyormuş oya gelince annemlerle selamlaştı sonra yola çıktık.
Tabi giderken oyayla dedikodu yaptık filan her kızın yaptığı gibi :) olanları oyaya anlatmaya başladım emrenin resmini düşürdüğümü filan oya oha oha diye bağrınca bütün insanlrın bize bakmasını sağladı sağolsun, insanlardan özür diledikten sonra yolumuza devam ettik tekrar anlatmaya başladım baya tepki vericeğini bildiğim için çok ayrıntıya kadar anlatmadım ve sonunda cafeye gelmiştik oturduk kahvelerimizi söyledik sonra oya anlatmaya başladı biraz zaman gectikten sonra kahvelerimiz geldi.Kahvelerimizi yudumlarken
Yasini gordük yanimıźa gelince oturduk filan yasinde çocukluk arkadaşımdı ilk okuldan beri aynı okul aynı sınıftı taki liseye kadar . Kader bizi hepimizi farklı okullar gonderdi ben sağlık meslek, oya anadolu, yasinde anadolu ama oyayla farklı bi anadolu tabikide çok özlüyordum onları tabi bide reyhan var bunların arasında ... oyanın beni dürtmesiyle kendime geldim dalmışım oya öylece bana birseyler anlatıyo dinlemediğimi görünce biraz trip attı tabi oyanın en yakın arkadaşı olduğum için her huyunuda bildiğim için  hem gonlünü almiştım kahveden son yudumlarımızı aldık sonra dışarı çıktık.Deniz kenarına gittik tabi dondurmlarımızla.Biraz konuştuk oyayla anlıcağınıź dedikodu yaptık aetık çok halsizdim eve gidelim dedim oya da  tamam diyip yürümeye   başladık her ne olduysa yine konu emreye gelmişti  oyaya vazgeçemediğimi söyledim oda bağırmaya başladı unutcasın diye o anda korkmuştum oyayala biraz bakıştıktan sonra ikimizde gülmeye başladık ve gülmek içinde sebepimiz  yoktu  ama gülmek  içinde sebep  gerekmiyordu  sonra oyaya sarılıp ağlamaya başladım oyanın t-shrt ıslatmışım ağlamaktan oya da benim ağladığımı görünce oda ağlamaya başladı  ikimiz  dengesizdik galiba güldukten sonra ağlamaya başlamıştık. Birbirimizi avutuktan sonra   yola koyulduk eve doğru eve gidinceye kadar tek kelime bilr etmedik sadece görüşürüz  diyip sarıldık.Eve geldiğimde direk odama geçtim üstümü değiştirdim tam yatağıma yatıcakkrn telofonumdan sesler geliyordu ekrandaki  yazıyı görünce küçük çaplı kalp krizi geçirmiştim #EMRE#yazıyordu telofonu kulağıma  götürdüm sesinincıkarmıyordu direk telofonu kaplatım,sonra ACR'DEN ses kaydını dinledim sanırım emre pek birsey duymamış   bu konuyu düşünmemek için yatağıma yatıp  kulaklığımı taktım-Keti'nin şarkılarından acıp dinlemeye başladım son hatırladığim şarkı sözü"VER BENI YALNIZLIĞA"...

Bana Git Deme..Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin