gibel //viktuuri

(elysian)

elysian;

(adj.) beautiful or creative; divinely inspired; peaceful and perfect.

.X.

Viktor, Grand Prix'e genç bir Japon'un da katılacağını duyduğunda çok da fazla önemsememişti; daha doğrusu önemseyememişti. 27 yaşındaydı, beyaz kelebekler akciğerinden gitmek istemiyordu ve onların bile onu sevmesi için bir altın madalya kazanması gerekiyordu; yine.

Ve alması gereken ilaçları ve çoktan bıraktığı kemoterapisi vardı:

("İlaçlarım tadı Makkachin'in salyasına benziyor ve kemoterapi saçlarımdan nefret ediyor," demişti Yakov'a. Yakov da "Kemoterapiden istersen vazgeçebilirsin, fakat ilaçlarını alman lazım." demişti.
O bile emindi Buz Prensin yeniden oluşamayacağına.
Fakat en azından Viktor'un saçlarını yine örebiliyordu.)

Chris'e ilgilenmediğini söyleyen bir bakış atmış, ve buzun üstünde kaymaya devam etmişti. Tek hedefi altın madalya olmalıydı; bir Japon'un hayatını alt üst etmesine izin vermemeliydi!

...heh.

hayatı.

Kaç yıl kalacaktı bu hayatta; bedenen olarak en azından? Küçükken doksan yaşında torunlarıyla çevriliyken öleceğinden emindi, çocukları ve torunları onu hatırlayacak ve her akıllarına geldiğinde "Keşke biraz daha bizimle kalsaydı!" diyeceklerdi.

Herkes tarafından sevilecekti Viktor; ölümü sadece ailesini değil tanımadığı insanları bile üzecekti.

Beyaz kelebekleri bile, diye geçirmişti içinden buzun üstünde zıplarken.

Yine altın kazanmıştı Viktor.

Peki neden partinin başlamasına on dakika kala öksürük krizine girip, favori kravatını kırmızıya boyamıştı? Neden beyaz kelebekler hediyesini kabul etmek istemiyordu?

("Çünkü senin kelebeğin gökkuşağı renginde," dedi beyninin köşesinden bir ses. "Baban da dememiş miydi hem, ibneler yaşayamaz hayatlarını diye?")

Önceden lacivert olan kravatını en sevdiği ikinci kravatıyla değiştirdi hızla;
Partiden sonra, diye söz verdi annesine sessizce.

Annesini özlemişti.

Fakat Viktor'un hayatında hiçbir şey planladığı gibi gitmemişti; ve kesinlikle o gece planında Yuuri Katsuki'ye aşık olmak yoktu.

neden bir yazmak isterken bor yazıyorum.