Hare

Asıl Düşman

Angela, Hare'yi duymuş olmalı ki onun yanına gelip senin gibi ahmakların benim hakkımda arkadaşlarıma tehdit yayması çok salakça dedi. Hare bunu duyunca atağa geçip Angela'ya tokat attı. Markus yanıma gelip ne olduğunu bana sordu. Ben olayı özetleren Spencer bütün sınıfı atağa geçirip kız kavgası diye bağırıyordu. Angela dayanamayıp ağlamaya başlayıp kendini acıklı gösermeye başlarken sınıfın diğer kızları Hare' ye düşmanca gözlerle bakıyordu. Zaten Hare onlar için bir tehditti. Korkularından Hare' ye laf atamıyorlardı. Ben de Angela'yı öyle görünce ona kanarak bir şeyin var mı söyle de ona göre revire gidelim dedim. Hafifçe kulağıma yaklaşıp salak oyunu anlamadın mı? dedi. Kafam karışık bir şekilde Angela'ya baktım. Angela bana bakıp hadi gel dedi. Onu takip ettim. Geçen senin dolabına atılan bir not vardı ya söylemiştin kafe meselesi. Evet dedim. Onu Hare dolabına attı gitmemen iyi olmuş sana komplo kuruyorlardı galiba dedi. Ben de saf olduğum için hemen kandım. Angela konuşmaya devam etti. Onlar seni tek lokmada yutarlar benlen takıl onlarla birlikte savaşalım dedi.  Ben sadece Angela'nın gözlerine bakmakla yetindim. Gözlerinin içini hırs ve intikam bürümüştü. Bence olay sadece Markus' a bakması değildi ben okula gelmeden önce gerçekleşen bir olaydı bu. Neyse boşver diyerek konuyu kapattım. Bana cevabını en kısa sürede ver dedi Angela. Ben de acımış karnımın guruldamalarını duyarken kantine gitmem gerektiğini söyledim. Hare'yi kantin sırasında gördüm. Bana bir bakış atıp suyunu alıp gitti. Ardından Markus yanıma gleek son şansın akşam gene söylediğimiz yere ya gelirsin ya da seni tek hamleyle o salak arkadaşınla çizeriz dedi ve yanımdan uzaklaştı. Bu ne demekti şimdi. Akşam sırf merakımdan oraya gitmeyi planlıyordum. Angela'ya söylemeyecektim yoksa merakından o da gelip beni onlarla birlikte gözetlerdi. Ders başlamak üzereydi. Zaten öğleden  sonra okul pek aksiyonlu geçmedi. Okul çıkışı eve gittim. Üzerimi değiştirip salaş omzumu açık bırakacak beyaz üstümlen kot şortumu giydim. Amerika'da kendime ait bir evim vardı. Orada tek başıma yaşıyordum . Çok küçüktü olsun sonuçta öğrenci eviydi. Pizza söyledim kendime. Yemek yapacak halim yoktu. Saat ona geliyordu. Yani daha 20 dakikam vardı ama gene de bekledim. Kafam karışıktı. Sonunda dayanamayıp ayakkabılarımı giyerek Hard Rock kafeye doğru gitmeye  başladım. Hare'yi orada göremiyordum ama Markus oradaydı. Herhalde Hare kafenin içindeydi. Markus'a doğru yürüdüm. Markus çok çekici bir çocuktu ama Hare'nin sevgilisiydi. Ayrıca benim bir sloganım vardı iyi hayat için çalış(Gelecek için). Neyse Markus bana elini verdi ve çaylak geldi diye bağırdı. Hare yanıma geldi ve bana doğru elini uzattı. Bizim gruba hoş geldin dedi ve anlatmaya başladı. Angela onlar için bir pislikti. Eskiden Angela onların grubudan  Cody diye bir çocuğa aşık olmuş(mahsustan). Cody de ona gönlünü kaptırmış. Sonra Angela Cody'i bir çocukla aldatmış. Cody bunu duyunca hemen Angela'nın yanına gitmiş. Angela sen benim için bir geçiş aşamasıydın demiş. Yani sadece bir oyuncaktın demiş. Cody bunu duyunca Angela'ya tokat atmış (haklı olaraktan). Angela'nın Cody'i aldattığı sevgilisi Cody'e bıçak dayamış. Bunun sonucunda Cody mezara Angela'nın sevgilisi de hapse gitmiş. Angela ve Hare'nin asiler grubu dışında bu olayı kimse bilmiyormuş. Ben de bunları duyunca şaşırdım ama bana bunları neden anlattıklarını merak ettim. Hare'ye bunu sorunca Hare'nin bana dediği tek şey şimdi Cody yerine lokması sensin demek oldu.