Bir kadın vardı,
Bıkmıştı her şeyden, hayattan.
Uçurumdaydı, duruyordu.
Bir el uzandı arkasından:"Dur kadın!
Daha ölemezsin sen.
Bu güzelliğin ve endamınla,
Mutlu olmaya layıksın.Gözlerindeki yaş olurum,
Gitme bu dünyadan!
Ne hayallerin var gerçekleşecek,
Gözlerindeki umudu görebiliyorum.Gözlerin ışıl ışıl,
Kestane rengi gözlerindeki,
O etkileyen bakışınla,
Terk etme bu gökyüzünü.
Sen ki, mısralara
Harf harf işlenmeyi hak ediyorsun.
Gel, bırak bu kederi,
Daha sana tek bir şiir bile yazılmadı."Ve kadın oturdu,
Gözyaşını silip acısını içine vurdu.
Düşündü içinden, hatırladı her şeyi.
Ve dedi ki:"Ki ben, aciz bir kadınım.
Kalbi kırık, bir o kadar da küskün...
Kırdılar beni, iliklerime kadar!
Unutmadım, hiçbirini unutamıyorum!Beni de sahiplensin istedim,
Biri de beni kıskansın!
Sesimin tonuna, şiddetine ve daha nicesine,
İliklerime kadar ait olmak istedim.Ama olmadı, olmadı!
Kimse beni umursamadı.
Kimseye yaranamadım, beni görmedi.
Hep içime attım, sustum, kimse sormadı.Ve bayım, sevilmedikten sonra,
Neye yarar yaşamak,
Kimse yaptıklarını görmedikten sonra?!
Sevilmedikten sonra neye yarar nefes?Ben hep,
Şiir yazılan değil de,
Şiir yazan kadınlardan oldum.
Acısını mısralarına döken...Ve siz, söyler misiniz bayım,
19 yaşındayım,
19 yıldır yazılmayan şiir,
Bir dakikada mı yazılacak? "Dedi ve kendisini attı uçurumdan,
Karıştı denize...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sitemu'l Habibi
PoetryOkumaya devam edin, aynı adama yine şiir yazmaya devam edeceğim.