En iyi arkadaşlardık.
Ama şimdi değiliz.
Bana söylemeni dilerdim...
İkimizde neden arkadaş olmaya devam edemeyeceğimizi biliyoruz.
Bunu tekrarlayamam.
Hayır...
Arkadaşlığımızdan yada ondan kalandan bahsetmiyorum.
Yoğun ve delirtici olanı bana söylemeni diliyorum.
Ve düşündüm de hala yılbaşı için bir hediye hakkım olabilir.
Hediye hakkın mı?
Sana hediye verdim ya.
Ha?
Hayır vermedin.
Evet, verdim.
O mavi, kırmızı, beyaz şeyi?!!!
Kalkanım hediyeden sayılmaz.
Hadi söyle bana.
Hediyemi ver bakalım.
Küçük bir çocuk gibisin.
Hediyeye ihtiyacın yok senin.
Git uyu, yemek ye, antreman yap.
Yeni yıla birlikte girdik.
Başına bela aldın ;)
Sana bir şeyler olmuş.
Sormana sevindim.
Birkaç tavsiye aldım ve onları uygulamak için çabalıyorum.
Yoğun ve delirtici tavsiyeler.
Bilmem anlatabildim mi?
Sen ben olmuşken bunu açıklamam zor olacak.
Çünkü kendime bile itiraf edemiyorum.
Sadece seni rahatlatmaya çabalıyordum.
Eğer anlatacaksan sessizce dinlerim.
Bunu anlatmak, sana açıklamak ve sonucunu görmek isterdim ama yapmak çok zor.
New York'ta o füzeyi deliğe götürürken korkmuyordum çünkü arkamda bırakacak kimsem yoktu.
Çünkü cesurdun.
Ama şimdi ise arkada bırakılan olmaktan korkuyorum.
Doğru kelimeleri ne şimdi ne de zamanı geldiğinde bulamayacağım.
Son umudum o günün geldiğinde karşılıklı olabilmemiz.
Yüzüne bakabilmem belki kekelerken gözlerimi senden kaçırmam. Sürekli hareketlerinden sonucu çıkartmaya çalışmam.
Ve sona geldiğimde gözlerinin içine bakıp tepkini izlemem.
Önemli olan bunlar, Steve.
Senin varlığına ihtiyacım var çünkü nefes almak ve senin kokunun yatıştırıcı etkisi olmadan uykuya dalmak zorlaştı.
Yoğun ve delirtici bir şekilde.
Yazıyorsun.
Yazma.
Ben doğru kelimeleri bulana kadar yada mavi gözlerin beni görene kadar bekle çünkü asla hazır olmayacağım.
Belki günler belki de bir ömür vaktimizi çalacak ama asla bir sonuca varamayacağım.
Bekleyeceğim.
Günler, belki bir ömür ama bekleyeceğim.
Ve emin ol beklemek en iyi yaptıklarımdan biridir.
Hazır olman bana yeter.
Anlamıyorsun.
Anlatamıyorum.
Ve yine başa dönüyoruz çünkü olan bu.
Her düşündüğümde kendimi Sibirya'da buluyorum.
Bucky zihni yıkanmış bir şekilde ailemi öldürüyor ve sende elindeki çantayla öyle dikilip izliyorsun.
Senin zihnin, senin vücudun, senin iraden ve senin yalanların.
Sonra tüm o kelimeler anlamını yitiriyor ve doğruları bulamaz oluyorum.
Bu konuşmanın sonunda ikimizde bitik düşeceğiz ve bir süre sessizlik olacak.
Buna ihtiyacım yok.
Tek ihtiyacım olan seni tekrar gördüğümde cesaretimi toplamam olacak çünkü öncesinde olanların şimdi de olmasına ihtiyacım var.
Ne kadar yanlış olsa da o delirtici hisse ihtiyacım var.
Yaramazlık yaptığımda arkasına saklandığım kalkan değilde kalkanın sahibine ihtiyacım olduğu gibi yine ihtiyacım var.
Korkuyorum, şaşkınım, kararsızlık içindeyim ve en önemlisi yoksunum.
O kadar yoksunum ki tek ihtiyacım cevap vermemen.
Çünkü hala senin zihnin ve senin yalanların.
***
eğer yakın zamanda çok şaşırtıcı şeyler yaparsam what daaaa fak olmayın uyarayım.
Teşekkürler ve iyi okumalar..
945 okuyucu umarım yakında 1000 olur 😍😍
spidey is out ✌
ŞİMDİ OKUDUĞUN
marker ¤ stony ✅
Fanfictionau / texting Kalemlerimizi kaybettim ve nasıl olduğunu bilmiyorum. Steve cevap ver, lütfen. Onlar gibi seni de kaybetmediğimi söyle.