.....üç kişilik bir yalnızlık oldu bizimkisi...
Bambaşka hayatların birleşimi eğer kaderde varsa ne şekilde olursa olsun bir gün birleşir derler, o gün çok uzakta olabilir, ya da çok yakında, ama er geç birleşir.....
"Kuzey?"
Genç adam başını kaldırarak ona ifadesiz bir yüzle baktı. Kaşları havaya kalkmış olan Kuzey, "Ne var?" dercesine bekliyordu.Eskisinden daha uzaklardı şimdi.
Eyşan biraz ürkek bir ifadeyle kaçamak bir bakış attı genç adama.O kadar aptaldı ki ,onu gerçekten ciddiye alacağını düşünmüştü.Tüm acısını ondan çıkarmaya kararlı bir adam vardı karşısında.Yaşadıklarını yaşatmak isteyen.Bir an kırılan cesaretiyle ondan kaçabileceği en ücra köşeye kaçıp saklanmak istedi. Sonra bir an cesaretlenmiş gibi davranarak, en çokta konu üzerindeki haklılığını belirtmek istercesine derin bir nefes aldı.
"Ne yapacağız?" Eyşan sonunda konuya ufakta olsa bir adım atabilmenin rahatlığıyla sormuştu bu soruyu. Karşısındaki umursamaz, heybetli genç adam lafı dolandırma niyetinde olduğunu açıkça belli ederek gözlerini kıstı.Fakat karşısında yenilmeden dimdik durmaya devam etti.
"Ne konuda?"
"Dedenin evlendiğimizi görmek istemesi konusunda tabi ki,"derken derin nefes aldı ve aldığı nefesle ciğerleri yandı" bu mümkün olmayan bir şey."diyerek yutkundu.
"Neden mümkün olmayan bir şey olsun?"diye sorarken, Eyşan,ın da en az kendisi kadar evlenme fikrinin doğru gelmediğini anlıyordu. Neden kendisi kabullenirken ona bu kadar itici gelmişti işte bunu anlayamıyordu. Sonuçta bir söz verilmişti ve sözler tutulmak içindi. Gülnur,a rağmen diye düşündü acıyla.
Eyşan verilen bu cevap karşısında hayrete düşmüştü, ama konu üstünde tartışmaya ve sonucunda da kazanmaya niyetliydi. "Mümkün değil çünkü..."derken biraz duraksadı. Hala Kuzey,den çekiniyordu.Kara kaşlarının çatık hali oldukça ürkütücüydü. Zorlukla yutkundu.Gerisini devam edemeyecek kadar boğazı kurumuştu.
"Çünkü?" diye tekrarladı Kuzey oyun oynarcasına.
"Çünkü sen benimle evlenmek istemiyorsun." diye fısıldadı.
"Bunu nedenini gayet iyi biliyorsun, Eyşan." Kuzey'in bakışları kadar ses tonu da sertleşmişti."Bir önemi var mı gerçekten?"
"Olmasa sormazdım!"
"Eğer beni biraz anlamış olsaydın sormak istemezdin!Şimdi seni teselli etmemi bekleme benden!"
Eyşan,genç adamın şefkatten ve sevgiden uzak sesini duymazdan geldi.Onu anlayışlı olmaya davet eder gibi bir elini adamın dirseğine dokundurdu. Genç adam bu dokunuşla irkilerek genç kıza döndü. Bakıştılar bir süre. Eyşan kararlı bir ses tonuyla ve onun adına konuşmanın verdiği rahatsızlıkla yutkunup konuştu. "Benimle evlenmek istemiyorsun."derken iyi bildiği bir gerçeği dile getiriyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARAHAN GELİNİ
Ficción GeneralGeçmişte verilen bir söz ve bu sözleri yerine getirmek için harcanan kanayan bir yürek . 'SEN 'DEYİP SUSACAKSIN 'BEN 'DEYİP AĞLAYACAKSIN.... Umutsuzlukla birlikte gözlerini kapattı genç kız. Tanımadığı insanların gülüşmeleriyle ayd...