Mesafe 1

1.6K 122 68
                                    

"Teşekkür ederim."
"Benim yanımda olup istediklerime karşı çıkmadığın, her zaman beni desteklediğin için."

Niye bu kadar duygusaldı? Neden bu kadar içtendi? Amacı neydi?
Kafamdaki sorular istemsizce kaşlarımı çatmama sebep olmuştu.
Omzuna yavaşça vurdum.
"Ne diyorsun ya? Biz bi' grubuz, Chanyeol. Tabi yanında olacağım."

Chanyeol'un gözünden bir damla yaş süzüldü. Bir şeyler farklıydı.
Yavaşça gülümsedi.

"Beni anlamıyorsun, Kyung. Sana gerçekten minnettarım. Bende yerin çok farklı. Seni izlemek, senin sesini duymak, seni sinirlendirmek, senin hayatının bir parçası olmak... Hepsi beni mutluluktan öldürebilecek şeyler."
Burnunu çekti.
Sümüklü işte.

"Kyungsoo."

Konuşmanın gidişatı hoşuma gitmiyordu. Susması lazımdı.

"Sus artık ya. Uyumaya gelmiştik ancak konuşup duruyorsun. Bir de bebek gibi ağlamaya başladın. İşim var belki? Uyumayacaksan tutmasana beni."

Sinirliymiş gibi konuştum ancak etki etmeyeceğini biliyordum. Beni fazla iyi biliyordu.

Gözlerini sildi ve yüzüne kusursuz bir gülücük kondurdu.

"Kyungsoo-yaaah."

"Ne var?"

"Çirkinin tekisin."
Yüzünü buruşturdu.
Bana çirkin diyene bak.
Sensin çirkin.
Sensin mi cidden çirkin?

Benim çirkin.

Yüzümdeki ifade ve son cümlemi içimden söylemek yerine dışımdan söylememle kahkaha atmaya başladı.
Kızardığımı hissediyordum. Fark etmemiş gibi yapıp ayağa kalktım.
Yataktaki öküzün gülüşünü duymuş olmalı ki, sıkılmış bir adet Baekhyun odaya daldı.

"NEYE GÜLÜYORSUNUZ ??????"
Çok sıkılmış, belli. Uzun bir günün ardından sahibini karşılayan köpek gibi ordan oraya zıplıyordu.

"Baek. Lütfen. Şunu. Sustur."

Baekhyun yatağa atlayıp Chanyeol'u sarsmaya başladı.

"Ne oldu ya anlatsanaaaa!!!"

Daha fazla dayanamayıp kapıya ilerledim. Sinirlenmiştim. Fazla eğleniyordu.

"Baekhyun'un bu kadar enerjisi varken niye gelip benimle uğraşıyorsun ki?! Gidiyorum."

Kapıyı çarptım. Kafamı çevirmemle birine çarptım. Kafamı kaldırıp baktığımda Kai'yi gördüm.

Sinirli duruyordu.

"N-neyin var?"

"Konuşmamız lazım."

Kolumdan tutup beni mutfağa çekti. Sandalyeye oturmamı sağlayıp stresli bir şekilde karşımda dikildi.

"Kyungsoo, onunla iletişimini az-"

Biri düştü.
Duydum.
Çok gürültülüydü.
Korkuyordum.
Kime ne olmuştu.
Kai'yi itekleyip koşarak sesin geldiği yere gittim.
Sehun bağırıyordu.
"Ambulans çağırın! Baekhyun. Chen! Biriniz, lütfen!"
Kucağında bembeyaz kesilmiş Suho ile bana bakıyordu.
Hızla telefonu alıp hastaneyi aradım.
Chen odaya daldı. Dizleri titriyordu. Bağırarak ağlamaya başladı. Xiumin kapının girişinde duran Chen'i tutmak için arkadan sarıldı. Yavaşça dizlerinin üzerine çömdü. Chen'in ve Sehun'un ağlama seslerine koşan Baekhyun ve Chanyeol korkudan donup kalmışlardı. Kai telefonla konuşuyordu. Sanırsam menajerdi.

-2 saat sonra-

Hastaneye gitmemize izin verilmiyordu. Tanınmamız Suho için tehlikeli olabilirdi. Onun yanına menajer ve bir iki görevli gitmişti. İçeri giren doktorlar Suho'yu taşırken hemşirelere Sehun'a ve Chen'e sakinleştirici vermelerini söylemişti. Şu an ikisi de koltukta uyuyorlardı. Biz ise koltukta toplanmış, ölüm sessizliğiyle menajerden haber bekliyorduk.
Xiumin sessizliği bozdu.

"Özür dilerim"

Ağlamaya başladı. Gözlerimden akmak için bekleyen yaşlarımı daha fazla tutamadım. Herkesten çok o paniklemiş olmalıydı. Her şeyin farkındaydı ve elinden hiç bir şey gelmeden sadece oturuyor olması onu delirtiyor olmalıydı.

"Ne diyorsun?" dedi Kai. Sesi bomboştu.
"B-benim yüzümden.. O.."
"Senin yüzünden falan değil." Baekhyun sinirlenmişti.
"Senin yüzünden değil. Kendine suçu yüklememelisin. Onun bu halini fark etmen bile özel bir olay. Biz ise habersiz.."
Artık o da ağlıyordu.
Herkes ağlıyordu.
Tam o anda bir arama geldi.
*Yixy*
Lay arıyordu. Xiumin telefonu bana uzattı.
"A-alo?"
Ağlama sesleri.
Bir kişi daha eklenmişti.
"Ben.. Geliyorum... Lütfen beni bekleyin."
Telefonu kapattı.

Senin için bekliyoruz, lider.
Senin için bekliyoruz, dost.
Senin için yan yanayız, bize dayanmalısın, Suho.

EHEHEHEHEH. ÖZÜR DİLERİM SUHO. İYİ OLACAKSIN. HERKES İYİ OLACAK. AMA İLK ÖNCE AZCIK ÜZÜLELİM Dİ' ?
Okuyan 8 kişiye teşekkürler. Mutlu ediyorsunuz beni hihi :3
Kısa mı oldu bilmiyorum ama, kusura bakmayın.
Bu arada
19 MAYIS'IMIZ KUTLU OLSUN!!

Overdose. [CHANSOO] [TAMAMLANDI]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin