BTS İle Hayal Et

Taehyung İle Hayal Et

Arkadaşların sana BTS diye bir gruptan bahsediyordur. Onları övüyorlar, övüyorlar ve övmeye devam ediyorlardır.

Kore'nin sokaklarında BTS hakkında konuşarak yürüyorsunuzdur.

Evinin önüne gelmişsinizdir, tam evine giriyorsundur ki yakından gelen ve gittikçe yükselen sesler duyarsın.

Senin arkanı dönüp, siyah bir arabanın içinde arka koltuktan kafasını-hatta gövdesini bile diyebiliriz- çıkarmış bir çocuk ve onun etrafındaki çılgın, bağıran insanları görmenle, arkadaşlarının, "Taehyung, V!" diye bağırıp o arabaya doğru koşmaları bir olur.

Sen çocuğun adının Taehyung olabileceğini düşünürken, arkadaşların o kadar yüksek sesle bağırmışlardır ki, çocuğun kafası bir anda senin olduğun yere döner.

Gözlerinin içine bakıyordur ve büyülenmiş gibi bir hali vardır. Sen de öylesindir. Sanki bunun gerçek olamayacağını düşünürmüş gibi kafasını hızlıca içeri sokar ve tekrar çıkarır.

Fakat tekrar çıkarırken çarpar ve şapkası düşer. Çılgın hayranlar, adının Taehyung olduğunu düşündüğün çocuğun şapkasını almaya çalışırlar.

Bu arada Tae kafasını çok hızlı çarptığı için hala acıyan yeri okşuyordur. İstemsiz olarak sırıtırsın, o da senin sırıtmandan cesaret almış olacak ki sırıtmaya başlar.

Kafasıyla sana selam verir ve sen de aynı şeyi tekrarlarsın. Daha sonra arkadaşlarına bakarsın onlar da yanına geliyorlardır.
~~

Nedense çok etkilenmişsindir ve evde arkadaşlarına onunla ilgili bir sürü soru sorarsın. BTS adlı grubun bir üyesi olduğunu öğrenirsin ve arkadaşların gidince çocuğu ve grubunu araştırmaya başlarsın.

Tüm şarkılarına, kliplerine, sahne arkası videolarına, fan sayfalarına ve fotoğraflarına bakarsın.

Sen böyle araştırıyorken, birde bakmışsındır ki gecenin yarısı olmuş. Uykunun geldiğini fark edersin ve su içmeye mutfağa doğru yol alırsın.

Tam yürürken bir tıkırtı duyulur. İçini korku basar, kıpırdayamazsın. Daha sonra bir tıkırtı daha gelir. Ses arka odadan geliyordur. Hemen eline ne kaptıysan odaya doğru yavaş yavaş yürümeye başlarsın.

Gelen kişinin silüetini görürsün. Camdan içeri girmiş, ışığı açmaya çalışıyordur. Tam elindeki şeyi onun kafasına indirirken ışığı açar ve bu kişinin hayatını araştırdığın çocuk olduğunu görürsün.

Sen donakalmış ona bakarken o sırıtmaya çalışır ve "Hey, buraya gelirken kaç tane yaşlı teyzenin dayağını yedim biliyor musun? Aslında bakarsan ben de bilmiyorum. Dur sayayım..." diyip saymaya başlayacakken, senin bakışlarını görür ve "Hımmm, sanırım bu doğru bir zaman değil," diyerek ortamı yumuşatmaya çalışır.

Sen nedense ona sinirli değilsindir, hatta sevinmişsindir. "Otursana," diyebilirsin ve oturduktan sonra biraz zaman geçer.

Daha sonra konuyu sen açmaya karar verirsin, "Ee, kapıdan girmek yerine neden camdan girmeyi tercih ettin bakalım?" diye sorarsın.

O ise sana uzaylı görmüş gibi bakarak, "Normal bir şekilde girebileceğimi mi düşünüyorsun? Tarzım böyle," der ve devam eder, "Bu arada odanın dekorasyonunu çok beğendim fakat, duvarları maviye boyamayı tercih ederdim."

Gülersin ve, "Odanın dekorasyonunu ben yapmadım, ayrıca öyle şeylerle pek işim olmaz," diye eklersin.

O ise senin olduğun koltuğa geçer ve sana yaklaşarak, "Kim olduğumu biliyor musun?" diye sorar. Sen de, "Evet, az önce araştırdım, güzel şarkılar," dersin.

"Demek beni beğendin, açık konuşmak gerekirse seni ilk gördüğüm anda bir şeyler hissettim. Aslında ben hep bir şeyler hissederim fakat bu farklıydı. Buraya da bu yüzden geldim belki şey..," derken ona sarılırsın ve,

"Seni tanıdığım için çok mutluyum," dersin. Daha sonra o da sana sarılır...
--
MUTLU SON!

Uzuuuun bir aradan sonra sizlerleyim.

Aslında bu bölüm biraz kitap şeklinde oldu ama hoşunuza gider mi bilmiyorum. Eğer bu türü sevdiyseniz vote atmayı unutmayın arkadaşlar.

Ben de neyin sevilip sevilmediğini anlayıp, ona göre yazabileyim.

Her neyse, buraya kadar okuduysanız gerçekten çok teşekkürler, iyi günler!