Uyandığımsa sabah 9'a geliyordu. İlk günden okulu kaçırmamalıyım diye geçirdim içimden hızlıca kalktım dolabıma doğru ilerledim bulduğum kısa kot şortumu geçirdim üzerime askılı bir bluz saçlarım doğal düz ve sarıydı kısacası öyle bir üsten taradım bileklik takıntım olduğu için beşer tane bileklik taktım hafif ama dikkat çekici bir makyaj yaptıktan sonra aşağıya indim. Uzun zamandır ailemden uzak yaşıyorum bilirsiniz işte yanlız kalmak istediğim herşeyi yapabilmek için kısacası özgür olmak için aslında başında durmadan yapmam gereken şeyleri söyleyen biri olmadığı için mutluyum ev arkadaşlarımla kalıyorum birinin adı ashley diğerinin adı kristen uzun zamandır tanışıyoruz çok iyi ve sıkı bir arkadaşlığımız var bu eve yeni taşındık tahmin ettiğiniz gibi okulumuzuda değiştirmek zorunda kaldık hepimiz liseye gidiyoruz. aşağıya indim ashley kahvaltı hazırlıyordu kristen ise masada telefonuyla meşguldü beni gördüklerinde günaydın dediler bende hafif bir gülümsemeyle günaydın dedim...
Kahvaltımız bittiğinde birlikte sofrayı topladık ve ilk defa gideceğimiz okulun adresine baktık eve arabama doğru yol aldık yarım saat sonra hepimiz pes ettik bu lanet okul nerde diye çığlık attım kızlar deliymişim gibi beni süzerken keskin bakışlarımla ne var dedim akıllı kız kristen birine sormalıyız diye bir öneri bulunduğunda kendimi mal gibi hissettim bu daha önce neden aklıma gelmemiştiki ama sokakta kimse yoktu biraz ilerde bizim kızlar arasında taş diye adlandırdığımız bir çocuk çıktı arabayı yavaşlattım taş çocuga dönerek westwoot lisesinin yerini sordum çocuk o tatlı gülümsemeyle bende orada okuyorum dedi harika dedim istersen bizimle gel dedim. Çünkü burada hiç bir yeri bilmiyorduk tarif etse bile bulamıycağımızdan emindim çocuga dönerek adını sordum robert dedi sizinki diye sordu kristen yanıtladı yanında oturan ve arabayı kullanan sarışının adı alice bu kızıl saçlı ise ashley bende kristen bu arada tanıştığımıza memnun olduk dedi içimden bu kıza noldu ya sanki utangaç kristen gitmiş çok özgüvenli kristen gelmişti ama çocuktan hoşlandığını hemen anladım robert sağa dönmelisin dedi telaşla az kalsın geçiyorduk dedi derin nefes alarak içimden zaten bir saattir bir sağa bir sol yapmaktan içim dışıma çıktı demeyi çok istersim ama yapcak bişi yok okulun tabelasını gördüğümüzde robert hariç derin bir oh çektik sonunda yaa dedim gülerek arabayı park ettim ve hepimiz hızla arabadan indik her yerim tutulmuştu okula baktım açıkcası böyle daha modern bir okul bekliyordum okul çok büyüktü ama çokta korkutucuydu açıkcası biraz ürkmüştüm. Robert okulun kapısında bağırdı hadi gelmiyormusunuz diye geliyoruz derken kristen ile ashleye dönerek ben bu okulun bu kadar uzak olduğunu bilmiordum her gün o kadar mesafeyi gelebilceğimi sanmıyorum hem çok da ürkütücü bir okul dedim kristen ben bu okulla ilgili araştırma yapmıştım çok iyi bir geçmişe sahip değil ama her öğrencinin kendine ait bir odası var dedi. Ashley ne yani evimiz dururken bu pis okuldamı kalıcağımızı söylüyorsun dedi kristene ben atladım sanırım öyle olucak ashley başka çaremiz yok bakışı attım kapıdan içeri girer girmez tüm hücrelerimin buz tuttuğunu hissettim çok soğuktu robert ortadan kaybolmuştu tabi biz mıy mıy yürürsek çocukta beklemez ben bu düşüncelere dalmışken yaşlı bir bayan önümüze çıktımı desem belirdimi dedem bilemedim nerden geldiğini bile görememiştik tabi hayliyle korktuk ufak bir çığlık attı ashley yaşlı bayan bizde sizi bekliyorduk kızlar dedi ve ekledi kızlar bu arada buradamı kalacaksınız yoksa evinizdemi die sordu burada dedim hızla yaşlı bayan alt katta kayıt bölümü var dedi tamam dedim ve arkamızı döndğn tam bir kaç adım atmıştıkki yaşlı bayan kızlar dedi bu arada okul tadilatta biraz soğuk olucak ve bir kaç hafta derslere ara verildi şu an okulun çoğu boş ama bazı evi olmayan arkadaşlarınız burada kalıyor burada kaldığınız sürece geceleri gezmek yok dedi ve arkasını döndü yürümeye başladı bizde alt kata doğru ilerledik ilk günden ne kadar çok sürpriz şey oldu okul tadilatta ders yok modern bir okul beklerken yıkık dökük bir okul ev ile okulun arasının bu kadar uzun olması vs vs....
Maalesef kızlarla aynı odada değilim odalar iki kişilikti ben 210 numaralı odada kalıyordum kristen 207 ashley ise 215 hepimiz bu duruma çok üzülmüştük odama girdim yanımızda kıyafet olmadığı aklıma geldi kızların odasına doğru gittim kolidorun ışığı yanmıyordu telefonumun ışığıyla oda numaralarına bakarak ilerledim o an sanki arkamda bir şey hissettim arkamı döndüm ama kimse yoktuhızlı adımlarla aramaya devam ettim kristenin odasını buldum içeri daldım kristen ne olduğunu anlamayan korkulu gözlerle bana baktı ne oldu diye sordu kolidorda olanları anlattım oda biraz korktu ama bana belli etmemeye çalıştı yorgunsun ondandır dedi kıyafet meselesini görüştük yarın gider alırız dedi tamam dedim ve hızlıca odama gittim kendimi yatağı attım ve uyudum....
Gece saat 2 gibi kolidorda bir çığlık sesi duydum hızlıca yataktan çıktım koşarak kolidara çıktm korkuyordum kolidora baktım ışık gelmişti ve kimse yoktu hemen odama girdim kapıyı kapadım yatağıma girdim ve yorganımı kafama kadar çktim korktuğumda hep böyle yaparım ve uyudum....