1. Bölüm

974 61 14
                                    

    2 AY ÖNCE

  "Neden herkes bize bakıyor?" Bunu yaklaşık bir buçuk sene önce çıkmaya başladığımız Can'a sordum. Bugün babamın isteği üzerine onların o lanet özel okuluna kayıt olmuştum. İlk günümdü işte.. Devlet okulu kadar güzel bir okul mu vardı sanki!! Babamın takıntıları işte!!

  "Benle dolaştığın için olabilir aşkım." Can'ın bu söylediğinle düşüncelerimden sıyrıldım ve ona 'ne demeye çalışıyorsun' gibi bir bakış attım. O da bunu anlamış olacak ki;

  "Yani bu okulada çok popülerim ve yeni bir kızla bu kadar yakın olduğuma şaşırmışlardır." Dediği anda başımdan aşağı kaynar sular döküldü. Yeni kız, ha? Peki Can Bey.

  "Yeni kız? Bu okuldakiler için öyle olduğumu biliyordum ama senin böyle düşündüğünü bilmiyordum." Dedim ve onun cevap vermesine fırsat vermeden koridorda ilerledim. 'Her şey bir yana, 2 senedir tanışıyorsunuz ve 1.5 senedir çıkıyorsunuz. Mutlu bir ilişkiniz var ve bunlar şimdi sana koymadı, ha?' İçimdeki ben yine konuştu ve haklıydı cidden koymuştu.

  ŞİMDİKİ ZAMAN

    Okuldan havalı bir çıkış yaptım ama o yoktu. Beni bırakıp gitmişti. Ona olan aşkım... Anlatılmazdı ki. Babalarımız sayesinde tanışmıştık ve onu ilk gördüğüm an aşık olmuştum. Ela gözleri ve açık kahve saçlarıyla beni benden almıştı. Ama ona bu hislerimden bahsetmemiştim. Ta ki o bana açılana kadar. Tanıştıktan yaklaşık 2 hafta sonra bana açılmıştı ve o günden 2 ay öncesine kadar çıkmıştık. Düşüne biliyor musunuz ben? Koskoca Irmak biriyle bu kadar uzun süre çıkmıştı ha? Ama o gitti. Beni bıraktı. Anlamıyorum durup dururken neden? Hiç birşey olmadan, hiç birşey söylemeden. Ona ulaşmak için her şeyi yaptım ve aldığım tek sonuç; sonuçsuzluk...

  O gideli 2 ay geçti ve ben hala bir neden arıyorum. Beni bırakıp gitmesinin bir nedeni olmalı dimi ama? Ben bunları düşünürken arkamdan gelen sesle irkildim. Bu ses benim ilk aşkıma aitti. Yani Can'dan önceki. Aslında Berk'e ilk aşkım demeli miyim bilmiyorum. Çünkü hislerimden pek emin değilim. Hoşlantı bile olabilir. Ve Can'la karşılaştırırsak kesinlikle ona hissettiklerim bir AŞK değildi. Sadece bir hoşlantı... Ve bi an aklıma ona cevap vermem gerektiği geldi. Zaten ismimle seslendiği için arkamı dönüp "Ne?" Dedim. Can gittiğinden beri böyleydim. Sert, kaba, huysuz, asi ve dalgın...

  "Iı şey.." Bu çocuk neden bu kadar hassastı. Ben ona ters cevap verince dili tutuluyor gibiydi. Ama ben hariç herkese kötü davranır. Ve kimsenin karşısında bu duruma düşmezdi. Bir dakika....bir dakika yoksa?

  'Hassiktir' Benim Can yokken yaptıklarım da böyleydi. Bi tek ona karşı öyleydim. 

  "Yanlış bişey mi dedim?" Dedi Berk birden. Ve kocaman olmuş gözleriyle bana bakıyordu.

  "Yo, neden ki?" Dedim umursamazca...O da "Hassiktir diye bağırdın ve şu an herkes bize bakıyor." Dediğinde anladım. Yine sesli küfür etmiştim. Ve kafamı kaldırdığımda cidden herkes bize bakıyordu. Ama nedense şuanda herkesin bize bakması umrumda değildi.

  "Hayır, hayır yanlış bir şey demedin." Dedim ve hızla oradan uzaklaşıp sahile doğru yol aldım. Ben daha Can'ı yeni unutmaya başlamışken.. Lanet olsun! Her neyse ki Deniz beni rahatlatıyordu, herşeyiyle. Ben bunları düşünürken arabada arayıp sahile çağırdığım Deniz, Deniz'im geldi.

  "Neyin var bebek?" Dedi her zamanki neşeli tavrıyla.

  "Sadece seni özlemiş olamaz mıyım?" Diyip dudak büzdüğümde dudaklarıma yapıştı. Aslında Deniz'le ilişkimiz çok farklıydı, çok yakındık tıpkı kardeş gibi ama onla rahatça öpüşüp flört ediyorduk. Ve onun dudakları beni rahatlatıyordu. Hayır, hayır ona aşık falan değilim ama ne biliyim rahatlatıyo işte. Sonra geri çekildim ve ona düşüncelerimi söyledim. 

  "Dudaklarının beni ne kadar rahatlattığını biliyor musun? Seni ve dudaklarını gerçekten çok seviyorum ve size ihtiyacım var." Bunları söylediğim de güldü ve "Her zaman seninleyiz ve bizde seni seviyoruz." Dedi. Sonra dudaklarına masum ama ateşli bir öpücük bırakıp onun kollarına bıraktım kendimi. Bu çocuğun kokusu ahh.... Boşuna almıyorum ben bunun tişörtlerini!?!?! Bunları düşünürken önümüzde duran Berk'i görünce ilk başta şaşırsamda sonradan anladım. Ona anlamayan -gayette anlamıştım- gözlerle baktım. O da sakin görünmeye çalışarak "Neden birden okuldan çıktın?" Dedi.

  Ahahaha. Kesin kıskandı. Neyse. İçimdeki ben'i susturdum ve konuşmaya başladım. "Acil bir işim vardı unutmuştum aklıma bi anda geldi falan da bundan sana ne? Neden sana hesap veriyorum?" Birden ciddileşti ve cevap verdi;

  "Bana hesap vermeni istemedim? Sadece merak ettim ve sordum sende cevapladın." İçimdeki ben 'hı hı tabi' derken ben kendimi tuttum ve "Peki, öyle olsun bakalım. Sen bana okulda ne diyecektin? Ve de neden buradasın?" Dedim. Ay çok mu uzun konuştum aq?!?!?

  "Okulda sıkılmıştım buraya geldim. Seni görünce de yanına geldim. Okulda da bu akşam bişeyler yapalım mı? diyecektim." OMG!! Rsmn çkma tklfi etti.s.s derken Deniz lafa atladı ve "Bu akşam benimle." Dedi. Oha ya benim niye haberim yok!?! Neyse hiç bozuntuya vermeden "Öyle. Ama başka bir gün birşeyler yapabiliriz." Dedim sahte tebessümümle birlikte. Ya yavşak falan değilim ama sonuçta eskiden de olsa hoşlanıyordum diymi? Ben bunları düşünürken Berk'in sırıttığını, Denizin'de bana kötü bakışlar attığını gördüm. O sırada Deniz;

  "Gidelim mi AŞKIM?" Dedi. Aşkımın üstüne vurgu yapa yapa dedi. Oha ya noluyo aq?! Ona bön bön bakarken elimden tuttu ve kaldırdı. Berk'in gözleri kenetlenmiş ellerimize bakıyordu ve gözlerinden ateş çıkıyordu resmen. Deniz napıyo aq?! Ama göstericem ben ona AŞKINI. Sonra kolumdan çekiştirerek arabasına bindirdi. Pardon fırlattı ardından sürücü koltuğuna geçti ve gaza yüklendi. Öldürmeye mi çalışıyo bu bizi?! Bir süre sessizlikten sonra konuşmaya başladım.

  "Amacın ne senin? Bizi öldürmeye mi çalışıyorsun? Hele o sahilde yaptıkların? Aşkım ne alaka? Deniz iyi misin? Napıyosun sen yaa?" Cevap vermeden arabadan indi ve ben o sırada geldiğimiz oteli inceliyordum. Uuu çok lüks. O sırada Deniz beni arabadan aldı ve içeri girdik. Direk asansöre yöneldi. Olum insan bi resepsiyona uğrar dimi amk?!?! Bak bak cool'uğa bak! Sonra bi odaya girdik ve çekiştirdiği kolumu bırakıp camın önündeki tekli koltuğa oturdu. Sonra da konuşmaya başladı. 

  "Bak özür dilerim tamam mı? Neden yaptığımı bende bilmiyorum. Bir an sinirlendim ve ahhhh -elini saçlarına daldırıp inledi- Bak. Ne kadar sevgili olmasak da benim yanımdayken yapma tamam mı? Başka erkekler olmasın senin için en azından yanımdayken.. Dayanamıyorum.." Dedi. Ve cidden şok olmuştum. Kocaman olmuş gözlerimle ona bakmaya devam ediyordum. Can'dan sonra bugün Berk'i farketmiştim şimdi de Deniz mi? Ahh. Onunla bu ilişkiye hiç girmemeliydim. Ama dudakları..şuan onlara bakıyorum ve lanet olsun ona her ne kadar aşık olmasam da  dudaklarına aşığım.. Ve aralanmış dudaklarına bakarken burda böyle durmak. Lanet olsun! Lanet olsun! Yanına gidip dudaklarına yapıştım ve ahh sonuç mükemmel. Napıyordum ben?!? Yapmadığım şey değil aslında Deniz'le yatmıştık bile ama şuan onun bana olan duygularını bilirken.. Ama kendime hakim olamıyorum.. 

  Özür dilerim Deniz. Bana olan duygularını sana karşı hissetmesem bile senden vazgeçemem. Sana karşı koyamam ki ben!?

Herkes Biraz Sen GibiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin