Üç saat tek uyuyabilmiştim uyandığımda saat sekizdi ve benim sekiz buçukta okulda olmam gerekiyordu .
Hemen elimi yüzümü yıkadım, pantolonumu giyip gömleğimi de üzerime geçirdikten sonra telefonumu almak için sehbaya uzandım ,
Gözüm yine mavi güle takıldı , yine o geldi aklıma , o masavi gözleri .Onu tekrar görebilir miyim ? Diye düşünmeye başladım acaba her zaman orda mıydı ? Genellikle , ben sahile pek uğramazdım
Sadece moralim bozuk olduğu , daldığımı hissettiğim zamanlar da giderdim .Dün de içimi bir sıkıntı kaplamıştı diye sahile inmiştim . Bunları düşünürken çalan telefonum beni düşüncelerimden uyandırdı .
Farketmemiştim ama saat çoktan sekiz buçuk olmuştu bile , arayan okulun müdür yardımcısıydı " nerede kaldınız Emir Hocam " dedi.
" Hemen geliyorum Hocam uyuya kalmışım kusura bakmayın " deyip kapattım telefonu . Aynanın karşısına geçip saçlarımı düzeltip çıktım evden .
Görev yaptığım lise oturduğum eve yakındı yürüyerek arada on dakikalık bir mesafe vardı . İlk dersim okulun tek sayısal sınıfı olan
on ikinci sınıflardan birineydi . Yoklamayı aldıktan sonra ders anlatmaya koyuldum .Ancak aklım hep ondaydı , yine dalıp gitmiştim . Öğrencilerden birinin sesiyle irkildim " Hocam soruyu çözmeyecek misiniz ? "
" Sizin çözmenizi bekledim gençler hepiniz çözdü mü bakim ? " Öğrenciler hep bir ağızdan " eveeet " dedi .
" Peki o zaman kim soruyu tahtada çözmek ister " dedim ve hepsi birden el kaldırdı , içlerinden birini soruyu çözmesi için tahtaya kaldırdım .
O soruyu çözüp anlattıktan sonra ben de tekrar anlattım . " Anlamayan var mı ? " Diye sordum . Kimse ses çıkarmadı ,geçip öğretmen
masasına oturdum saate baktım zile bir dakika kalmıştı yoklama defterini kontrol ederken bile sadece onu düşünüyordum .Öğrencilerden biri " Hocam zil çaldı çıkabilir miyiz ?" Dedi . " Tabi gençler çıkabilirsiniz " dedikten sonra bende sınıftan çıkıp öğretmenler odasına geçtim kendime bir kahve alıp oturdum . Hocalar birbirlerine bişeyler anlatıyor ben ise yanlızca onu düşünüyordum .
Kafamı kaldırdığım da " Hocam şu soruyu çözemiyorum bir bakar mısınız " diyen öğrencimle karşılaştım . " Tabi bakarım deyip kitabı
elinden aldım , soruyu çözmeye çalıştım fakat şuan onun dışında hiç bir şey düşünemiyor soruya bile odaklanamıyordum .Dönüp öğrencime " Soruya derste birlikte baksak olmaz mı ? " Dedim . O da kafasını olur anlamında salladı sonra beklemeye devam etti .
" Bir sorun mu " . " Hocam kitabımı alabilir miyim ? " . Farkında değildim ama kitap hâlâ elimde duruyordu ." Çok pardon , tabi alabilirsin " deyip öğrencime gülümseyerek kitabı ona doğru uzattım , o da kitabını alıp çıktı .
O sıra da okulun İngilizce öğretmenlerinden olan Ece Hanım yanıma oturdu . " Emir Hocam siz iyi misiniz , çok dalgın görünüyorsunuz " diye sordu " Ben iyiyim hocam sadece üzerimde biraz kırgınlık var o kadar " dedim ve derse gitmek için müsaade istedim soğuyan kahvemide
masanın üzerine bırakıp ders kitaplarımı da alıp çıktım .Bugün boyunca olan sekiz derste tıpkı ilk ders gibi geçmişti . Dersler bittikten sonra okuldan çıktığımda ise ayaklarım beni istemsizce sahil yoluna itti .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
!.. SON SESİM MAVİ..! ( ASKIDA )
ChickLitSeni çok sevdim dedi sonra kapattı gözlerini ebediyen kapattı . O bir daha dönmedi bende artık konuşmadım ...