Asel'in bölüm kıyafeti 😝😚😘😍💜💜💖💙❤
.....................................................................................
Genç kızın canı çok sıkkındı.2 gözüne tek gram uyku girmemiş,son parasınıda öğlen yemeği ve gazetesine vermişti gerçi gazate hiç bir işe yaramamış sadece iş görüşmelerine katıldığıyla kalmıştı ve karnı acıkmıştı. Geçen gün bir pansiyonda
Kalmıştı. Ama o pansiyondanda ettiği kavga yüzünden atılmıştı. Parası geri verilmemiş kimse kızı dinlememişti. Üstüne üstlük poliste sabıkası olmuştu. Pansiyon çalışanı onu taciz etmeseydi oda çalışanın burnunu ve kolunu kırıp özel bir tarafına tekme atmak zorunda kalmazdı. Bunları düşünürken daha çok sarıldı köpeğine 10 yılın tek varlığı bu köpekti.Annesinin anlattığına göre babasının kendisine aldığı ilk hediyeydi. Annesi Mutlu babası Faruk ile çok güzel bir ömür geçirmişti. Aynı gece aynı arabanın içinde vefat etmişlerdi. Onlar adına çok seviniyordu. Bir anda sokak lambaları yandı.
İşte bir karanlık gün daha gecenin gelmesiyle aydınlanmıştı. Büyük ihtimal saat 07:15 te sönecekti. Bunu okula giderken öğrenmişti. Okula mı yoksa hava harekatına mı gittikleri belli değildi. O sevmediği okula gitmek zorundaydı ama nasıl? 'Belki de önce hayatımı planlamalıyım' diye düşündü. Yurttaki son yılını hep camın yanındaki yatağından dışarı bakarak veya test çözerek geçirmişti. 18 yaşındaki çocuklar babalarının parasıyla bardan bara gezerken o ancak bir banktan diğer bir banka gidebiliyordu.
Ne zaman aktığını bilmediği göz yaşlarının arasından herkesin ona bakmasını sağlayacak olan gülümsemesini gösteriyordu , en büyük yıldızlardan birinde veya Venüs te saklandığını düşündüğü anne ve babasına ... 2 el silah sesi duyuldu. Gözyaşlarını silip ayağa kalktı Asel , sadece eski kıyafetlerinin ve 1 tane test kitabının olduğu , annesinin lise zamanlarına ait olan geniş sırt çantasını daha sıkı kavrayıp kepini önüne indirdi . Silah sesinin geldiği sokağı girdi . birden karşısına yerdeki vurulmuş bir polis 2 silah ve vurulan polisden olduğunu düşündüğü kanlar çıktı. Kafasını kaldırınca boynuna bir kol dolandı.
Boynuna sıcak bir metalin varlığını hissetmesine neden oldu. Arkasındaki adam polislere bir şeyler söylüyordu ama genç kız anlayamıyordu . Tek yapabildiği korkudan titremekti. Çok geçmeden birkaç polis arkadaşlarına yardım için geldiler.Adam bu kızıda nerden çıktı diye düşünmeden edemedi . Çok ıssız bir sokakta akşamın bir vakti ayıcığıyla ne işi olurdu ki korkudan tir tir titriyordu. Arkasındaki adam bir seri katildi . polis arkadaşıyla yakınlardaydı ve arkadaşına anons gelince o da arkadaşıyla gelmişti belki bir yardımım olur diye ve galiba kızı hastaneye götürmek yardımı olacaktı . Yaralanan polisi hastaneye götürmüşlerdi. Polisler suçlunun üstüne gittikçe suçlu geri gidiyor kızın boynuna bıçağı daha fazla bastırıyordu. Kızın boynu bıçağın ucundaki kanlardan kırmızı olmuştu.
Sonunda kız kendini toplayıp adamın yüzüne yumruğu geçirmişti. Ateş polislerin adamı nasıl yakaladığı ne bakarken (çünkü eve gittiğinde Barış tüm ayrıntılarına kadar soruyordu istediği cevabı almadanda kendisini rahat bırakmıyordu ) genç kız kendine bakıyordu . Oda genç kıza bakmaya başladı . Tam 2 adım atmıştı ki genç kız bayılıverdi. Ateş nasıl yakaladığını bilemedi ne ara koşmuştuda kızı kucağına almıştı sorsanız söyleyemez. Arabasının arka koltuğuna yatırıp kendi de sürücü koltuğuna geçmişti.
Hemen hastaneye sürmeye başladı. Gelince anında arabadan inip kızı kucaklaşmıştı. Bu süre içersinde genç kız elinde oyuncak ayısını hiç bırakmamıştı. Getirilen sedyeye kızı yatırıp sedyenin yanında ilerlemeye başladı . Kız odaya götürüldüğünde oda koltuklardan birine çökmüştü . Barış 'a mesaj atıp durumu özet geçti .
Odadan içeriye girip kızın çantasını karıştırmaya başladı. 'Telefonunu bulup ailesine haber verebilirim' diye düşündü. Telefonunu bulduğunda hemen rehbere girdi. Şifresi olmadığı gibi eski bir telefondu. Rehberde kimse yoktu. Merakına yenik düşüp telefonun galerisine girdi. Kızın saçma sapan fotoğraflarına gülmeden edemedi. Kahkaha atmamak için yanağının içini ve alt dudağını ısırmak zorunda kalmıştı. Ne yaptığını farkedince hemen telefonu kapatıp yerine koydu. Genç kızı izlemeye başladı.
Kızın hareket eden kirpiklerini görünce uyandığını anladı. Uyanınca ilk yaptığı ellerinin üzerinden doğrulmaktı. Etrafa göz gezdirirken Ateş'i farketti. İrkildi ve sağ elinin bas parmağıyla damağını ittirdi.
-Ses verseydin ya ödüm patladı .
Sesi çatallaşmış. Sonlara doğru kısılmıştı.
+Neden oradaydın ? (Ateş)
-Orası benim evim. Orda olmak zorundaydım. (Asel)
+Yandaki ev mi senin evin ? (Ateş)
-Hayır. Sokak benim evim. Sokak direklerinin altı benim evim . Gökyüzünün kapladığı her yer benim evim.her yer benim evim.
+Yani ?
-Kimsesizler yurdundan 3 gün önce atıldım o sokakta bankaların üstünde yaşıyorum. 2 dakika edebiyat yaptırmadın. Sonra Türkiye neden gelişmiyor ? Sizin gibiler yüzünden
Ateş kızın bu haline gülümsemeden edemedi . İlk defa (Barış'ın yanından sonra ) birinin yanında gülüyordu. Bu bücür onu gülümsetiyordu. Genç kızın karnından gelen guruldamayla kahkaha attı. Genç kızda yerin yarılıp içine girme olasılığını düşünüyordu.
+Sen burada bekle ben sana bir şeyler alıp geleyim.
-Hayır
+İtiraz kabul etmediğimi biliyor muydun?
-Hayır
+İyi öğrenmiş oldun
-Ama senin itiraz kabul etmediğinden banane
-Sen burada bekliyorsun bücür kaçarsan bulurum bulursam fena yaparım.
Genç adam kantine indi . 3 tost 2 çay alıp kızın odasına ilerlemeye başladı. Kız ise pencereden aşağıya bakıyor atlarsa tahminen nerelerinin kırılma bileceğini hesaplamaya çalışıyordu. Kapının açılmasıyla oraya doğru baktı. Yine o gıcık ama hâlâ yanından kaçmadığı için Asel'in gözünde sabırlı adam gelmişti.
Yatağına geri oturdu. Şu adamın adını öğrense iyi olurdu. Şu yemek koyulan tekerlekli adını bilmediği aleti önüne çekti kendi tostunu alıp yemeğe başladı. Kız da en başlarda çekinerek yesede sonradan dayanamayıp hayvan gibi yemeye başlamıştı.
Kızın bu hallerini gören Ateş gülümsemişti. Merdivenlerden çıkarken karar vermiş , kızı yanına alacaktı.
+Adın ne bakalım bücür?
-Önce sen söyle adını eğer doğru söylediğine inanırsam bende kendiminkini söylerim
+Benim adım Ateş ufaklık
-Ayyy yeter ufaklık bücür falan benim adım var bir kere Asel Dünya .
+Hangisiyle sesleneyim sana ?
-Ateş biz bir daha görüşmeyecegiz ama ben hastaneden çıkarken arkamdan Dünya diye bağır ki insanlar manyak bu deyip seni 46 lık ları nereye gönderiyorlardı hıhh Bakırköye göndersinler ki insanlık için faydalı birşey yapmış olayım.
-Nerden biliyorsun görüşmeyecegimizi
+O kadar şey söyledim buna mı takıldın. Ve görüşmeyeceğiz .
-Evet görüşeceğiz ve burdan çıkınca ben adını bağırmayacağım çünkü benim arabamla gideceğiz.
+Gelmem
Derken 2.tostunu bitirip çayını kafaya dikmişti. Dışarı çıkıp doktoru buldum. Konuştum. Çıkabilirsiniz deyince işlemleri halledip odaya girdim..................................................................
Bölümü hiç bitirmek istemedim ama iftar yaklaşıyor. Mantıksız yerler olabilir. Oruç kafama vurmuştur .
Kusura bakmayın
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kimsesiz
ChickLitBu hayatta 2 şekilde pişman öleceğiz ya yaptıklarımız için yada yapmadıklarımız için ********************************* Mutlu sonlu hikayeler her zaman daha güzeldir. -Mutsuz sonları sevmeyen yazarınız - Bu hayatta her şey normaldi...