hey, trainee :: min yoongi

chapter four

multimedyada park lily var~

Bifteğimden bir parça daha keserken karşımda oturan Jin Young amcama gülümsedim.

"Bifteğe bayıldığımı biliyorsun amca, teşekkür ederim!"

Yanımda oturan bir elini çenesine dayamış kardeşim çatalını ağzına götürdü ve "Evet, ben de çok severim zaten," diye mırıldandı.

"Benim güzel ve yetenekli yeğenimi en iyi şekilde beslemeliyim, değil mi? Bol bol et ye, Lily-ah."

Ardından elindeki bardağı kaldırıp Yeo'yu işaret etti.

"Seni unuttum sanma, benim en zeki yeğenim, seninle de konuşacağız ama önce daha önemli meseleler var. Lily noonanın bir idol olması gibi."

İşte şimdi heyecanlanmaya başlamıştım, Park Jin Young gerçekten önemli şeyler söyleyecekti.

"Bang Sihyuk'la bir süredir ciddi görüşmeler yapıyoruz. Çok yakın bir zamanda, yeni bir kız grubunun kurulması gündemde."

Heyecanla ellerimi birleştirip çenemin altına koydum. Gözlerimdeki ışıltılar tüm salonu aydınlatabilirdi.

"Başından beri bildiğin gibi, Lily kızım, sen bu konuda diğerlerinden biraz daha farklısın. Medyada torpil dedikodularının dolaşmaması için diğer stajyerlerden daha fazla çalışman gerektiğini biliyorsun."

"Sen hiç merak etme, amcacığım. Tamamen kendi emeklerimle bu grupta çıkışımı yapacağım. Bana hiçbir şekilde yardımcı olmanı istemiyorum."

Seslice gülerek arkasına yaslandı. 

"Yeni binaya taşınmanız bitti, değil mi?"

Başımla onayladım. "Evet. Yarın bunu ve BTS'in 4. yılını kutlamak için Bang PD çalışanlar ve stajyerlere bir parti verecek."

Sözlerimden sonra, Jin Young amca dikkatini benim üzerimden çekip Yeo'ya okuluyla ilgili birkaç soru sordu.

Kanada'da doğdum ve melezim. Ortaokula kadar Kanada'da ailemle yaşadım, daha sonra JYP'nin yurtdışı seçmelerine katılarak Kore'ye geldim. Babam Kore'de beni çok sevdiği erkek kardeşine, yani Park Jin Young amcaya emanet etti, birkaç yıl öncesine kadar onunla yaşıyordum ve Park Jin Young'un referansıyla BigHit'e geçtim. Amcamla hala çok yakın olmamıza rağmen medyada çok gözönüne gelmemizi istemediği için sık buluşmayız, diğer yeğeninin Kore'ye taşınması gibi önemli zamanlarda şuan olduğu gibi lüks restoranlarda yemeğe çıkarır.

"Bugünkü yemek için çok teşekkürler amca!"

Restoranın önünde bizi uğurlayan amcamızın önünde saygıyla eğildikten sonra Yeo'nun ardından taksiye biniyordum ki omzumdaki elle beraber durdum.

"Lily-ah, kendine özellikle dikkat etmeni istiyorum, tamam mı? Senin için çok önemli zamanlar, bir skandalının çıkmasına asla izin verme."

Ciddiyetle anladığımı belli ettim ve arabaya bindim.

Ertesi gün yaptıklarımsa bunun tam tersini gösteriyordu.

Aslında Bangtan Boys'un çıkış yıldönümüne daha birkaç gün vardı ancak ARMY'le plan yapıldığı için çalışanlarla önceden kutlanıyordu. Hoş, Bang PD hazır yeni bina kutlaması yaparken onu da aradan çıkarmak istemiş de olabilir tabii.

"Vay, Shin Iseul, afet olmuşsun!"

Elimdeki bardakla en yakın arkadaşımın yanına oturdum, lobiden aşırdığı şekerleri yerken beni süzdü.

"Ah, Park Nari, bayılıyorum şu deri şortlarına."

Gülüşerek konuşmaya devam ettik. Açıkçası biraz rahatsız hissediyordum, hastalığımın ilk günüydü ve korkunç sancılarım başlamadan buradan ayrılmayı umuyordum. Bang Sihyuk PD gelmemizi zorunlu tutmasaydı evde sıcacık yatağımda yatıyor olabilirdim, tabii beleş yemek ve içki de cazip gelmemiş değildi.