Yeni bir gün ve ben son ses müzikle uyanıyorum peki neden? Hepsi benim mal kardeşim Güneş yüzünden , yaa bir insan neden sabahın köründe bangır bangır müzikle ayna karşısında süslenir hem de okula gidecekse . Ve işin garibi bu bizim tembel Güneşe çok aykırı bir durum normalde ben onu dürte dürte zor kaldırırdım. En sonunda bu sorularıma cevap alabilmek için salak kardeşime yastık fırlattım lan sığır bu saatte ne bu ses hem sen niye hazırlanıyorsun diye sordum ve gelen cevap -ikiz olmamıza rağmen beyni hiç bana benzemeyen gerizekalı kardeşimden gelen cevap- okula hazırlanıyorum oldu . Bu sefer cidden sinirlenmeye başladım Güneş kafa mı buluyorsun benimle manyak mısın kızım sen diye bağırdım . Hayır değilim artık 12 olduk ve kendime bir çeki düzen vermeye karar verdim hatta bu karar senin içinde geçerli o yüzden müzik açtım hadi kalk hatta kıyafetlerin sandalyenin üzerinde dedi .Ben hala evrenin düzenini ve Güneş'in beynini sorgularken cırladı "Kızım kalksana seni mi beklicem on saat!" dedi." Bekleme lan defol git!"dedim."Tamam lan bağırma tekerleklerini patlatırım."dedi.Sustum , sonuçta ciddi konu.Öpücük attım ve kıyafetleri alıp banyoya girdim kısa bir duştan sonra kıyafetlerimi giydim ve saçlarımı kuruttum , kabarıklığını alması için saçıma fön çektim ve çıktım Güneş telefonda biriyle konuşuyordu."Çıkalım" diye fısıldadım o da anahtarı alıp yanıma geldi ve evden çıktık.
~ Güneşin Dolunay için sandalyeye koyduğu kıyafetler ~
- - -
Son iki ders haricinde gerçekten okul çok sıkıcıydı , son iki derste zaten bedendi ama bundan sonra derslere asılmamız gerekiyordu çünkü bu sene YGS vardı !!! Neyse bu endişemi biraz ertelemeye karar verdim ve bizim çocuklara biryerlere gitmeyi teklif ettim tabi bizim haylazlarda hemen kabul etti ve habire gittiğimiz kafeye gittik burayı cidden çok seviyorum rengarenk ve sessiz ortamı kafa dağıtmak için bire bir ve kafe sahibi Haluk amca da çok iyi bir insan .İçeri girip yerlerimize oturduk.Haluk amca hemen yanımıza geldi ve ne istediğimizi sordu ama biz siz oturun siz neden getiriyorsunuz gibi sorular sorunca adam oturmak zorunda kaldı ve garsonu çağırdı. Garson gelip ne istediğimizi sordu herkes isteklerini söyleyince siparişleri getirmek üzere gitti.Biz de bu arada Haluk amcayla konuşuyorduk , hayatımızın nasıl gittiğini , sınava hazırlanıp hazırlanmadığımızı sordu.Bizim derslerimiz iyiydi sadece Ayaz biraz boşluyordu o kadar genel olarak iyiydi zaten. O arada siparişlerimiz geldi , Ayaz Haluk amcaya şebeklik yapıyordu."Ee Halukcuğum işler nasıl?" dediğinde Kuzey tarafından ensesine şaplak yedi.Haluk amca gülerek bizi izliyordu.Ayaz dersini almış olacak ki sustu , soğuk kahvesini içmeye devam etti.Haluk amca bize biraz işi olduğunu söyledi ve kalkmak için izin istedi ve kalktı.Rüya,ben ve Güneş Kuzeyle Barışa azıcık insanlık öğrenin bakışları attık onlarda sabır dileyip kahvelerini içmeye devam etti.Çocuklara kalkmamız gerektiğini söyledik çünkü epeydir annemle babamın yanına gitmiyoruz görmemiz gerekiyor diye düşündük.Çocuklarda onayladığında Haluk amcaya selam verip dışarı çıktık.Güneş kendi arabasına ben kendi arabama bindim ve yola çıktık annemler şehrin merkezinde oturmuyorlar biraz daha uzakta oturuyorlar muhtemelen varmamız 30 dakika sürecekti.Merkezden uzaklaşmıştık Güneşin arabası benden öndeydi " Yarış yapalım mı fıstık?" diyip kendi kendine havalara girmişti.Güneşin arabası birden durdu ve çığlık attı "Dolunnaaaaaay!!!" dedi."Ne bağıryosun lan deli gibi?"dedim."Bir şeyi ezdim galiba" dedi ağlamaklı bir sesle. El frenini çekip yanına gittim arabayı biraz ilerletmesini söyledim.Biraz korkutacığım şunu "Kaplumbağanın üstünden geçmişsin inanmıyorum Güneş ne yaptın?!" dedim. " Yaa hayır olmadı öyle bir şey demi olmamış olsun lütfen olmamalı" dedi yalvarır gibi.Kahkaha attım "Gerizekalı taş bu taş " dedim gülüşlerimin arasından. "Allah belanı versin gerizekalı sığır" dedi bastı gitti."Çok kalbimi kırdın sürtük " diye bağırdım ve güldüm. Bende kendi arabama bindim ve gazı kökledim Güneşi yakaladığımda arabada somurtuyordu , el hareketi çekti bende gülerek gaza bastım.Eve vardım ve arabadan indim o sırada Güneş de geldi ve eve doğru adımlamaya başladık.Kapının zilini çaldım kapıyı hizmetli kadın açtı teşekkür edip içeri girdik.Annem ve babamla sarıldık sonrada yerlerimize oturduk yarım saat sonra rahatsızca yerimde kıpırdandım Güneşte anlamış olacak ki "Anne 8-9 saattir pantolonla oturuyoruz odamıza çıkıp üstümüzü değiştirebilir miyiz?" dedi.Annem de onaylayınca odamıza geçtik ve üstümüze rahat bir şeyler giydik.
Güneş :
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gecenin Güneşi
Science Fictionİki kız kardeşin hikayesi Biri Güneşti diğeri Dolunay İkisi de birbirinin zıttı ama biliyorlar ki İkisi de biri olmadan diğerinin olamayacağını Bir şeyler arıyorlardı Belki huzur , belki mutluluk , belki de bir parça normallik bu hikaye normal iki...