Bölüm Şarkıları;
Ben Cocks; So Cold
Boy Epic; Dear World
Cem Adrian; Sen Gel Diyorsun●2. Bölüm KALBİMDEKİ YARA
Kalbimdeki yara kanadı, kalbimdeki sızı yerini göstermeye başladı. Onun elleri bogazımda daha da sıklaşırken elimi,onun ellerinin üzerine koyup ellerini gevşetmeye çalıştım. Ellerini biraz gevşetip beni itti.
"Sen mal mısın?"dedim cılız çıkan sesimle, arkamı döndüğümde gözümden iki damla yaş süzlüldü."Sen-sen kendini ne zannediyorsun da bana bu şekilde davranıyorsun.?"dedim ve sustum.
"Asil sen mal mısın? arkamdan sessizce gelip omuzuma dokunuyorsun. Hem sen kimsin.?"Dedi karşımdaki gerizekalı.
"Aman be!Sesini duyup da geldim, sanki sana çok meraklıyım. Ayrıca ben sessizce gelmedim, sen beni duymadın."Dedim ve arkamı dönüp ondan uzaklaşmaya başladım, çünkü gözlerinden belli oluyordu ağladığı, bazı erkekler ağladığı zaman çevredeki insanlara zarar verebilirler.
Tam bir adım daha atıcaktım ki, bir el buna izin vermedi. Bende arkamı dönüp tam iki bacak arasına tekme atıcaktım ki, geri çekildi ve tekmem boşluğa düştü. Bunun verdiği sinirle karşımdakine bağırdım.
"Dokunma bana, bir daha dokunursan seni pişman ederim. Ve yemin ediyorum polise giderim."Dedim ve tekrer arkamı dönüp, oradan uzaklaşmaya başladım. Mezarlıktan çıkıp karşı yola geçtim, karşı yolda taksi beklerken cebimdeki telefonu çıkartıp saate baktım. Saat 08:10 idi, işe saat dokuz da gitmem gerek, inşallah yetişirim.
Taksi kütüphanenin önünde durduğunda, parasını ödeyip taksiden indim. İçeri girdiğimde Salih amca da kasa başında bir şeylerle uğraşıyordu. Salih amca bu kütüphanenin sahibi idi, ve çok iyi biri.Bende kasanın yanına gidip Salih amca ile konuşmaya başladım.
"Nasılsın Salih amca?"dedim kolumu kasanın önüne yaslayarak,
"İyi vallah gızım, sen nasılsın?"dedi Salih amca kolumu hafiften sıvazlayarak.
"İyi nasıl olsun, her zaman ki gibi"
"İyi iyi, bir yaramazlık yok değil mi?"dedi Salih amca, sinsice sırıtarak.
"Hangi konuda?"dedim bilmez gibi yaparak, yoksa ben biliyorum onun aklından neler geçiyor.
"Ne bileyim kız, damat adayı felab varsa getirde tanışalım"dedi gözlerini büyüterek,
"Yok amcacığım, hem olsa ilk sana getireceğim. Zaten kimsem yok ki"dedim kendimi doğrutarak,"neyse ben üzerimi değiştirim de şu rafları düzenliyeyim bari"dedim.
"Olur mu kızım, ben de senin baban gibiyim. Belki baban olamam ama sen öyle gör olur mu?"dedi Salih amca,
"Peki öyle düşünürüm, teşekkür ederim"dedim ve soyunma odasına gittim.
İş kıyafeti olan kırmızı tişörtü giyinip içeri geçtim, içeri dönduğümde Ali gelmişti.
"Günaydın Asel"dedi Ali bana bakıp sırıtarak,
"Günaydın Ali"dedim ve yanından uzaklaştım. Kitap rafların yanına gidip, yeni gelen kitapları sırasına göre dizmeye başladım.
Kitapları sırasına göre dizdikten sonra, kasanın yanında duran Ali'nin yanına gittim. Ali beni fark ettiğinde, bana bakıp gülümseme ekledi yüzün.
"Asel"dedi Ali bana bakarak,
"Efendim Ali"dedim Ali'nin yanına vardığımda.
"Bu akşam müsait misin?"dedi Ali bana, soru işareti dolu gözlerle,
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIK
Fiksi RemajaCehenneminin kara dumanları,beyaz gök yüzümün üzerine kara örtü gibi serildi. Sessizce kulağıma eğildi ve bana; "Cehennem'im de Cennetin'le kaybolacaksın"diye fısıldadı adam. "Hayır Cehennemin de Cennetim'in kuşları uçacak"dedim ve sustum.Ben sustum...