Kahvaltıyı hazırlayıp annemleri çağırdım. Annemler bu halime şaşırmışlardı. Sanki dilleri tutuldu. İkisi de konuşmuyorlardı. Kapı çalma sesiyle heyecan yapmıştım. Kapıyı açtığımda Okyanus karşımda saçını düzeltiyordu. ‘’Günaydın güzellik’’
Ay yerim ya salak. ‘’Günaydın ukala’’
Annemlere seslenip evden çıkmıştım. Okyanus o kadar güzel kokuyordu ki… Onu sevmek güzeldi ama karşılık alamamakta bi o kadar kötü. Bi arabaya binmiştik. Okyanusla arkada yan yana oturuyorduk. Galiba öndeki adamda Okyanus’un şoförü. Kulaklıklarımı takıp müzik dinliyordum. Okyanus bana bakıyordu bunu hissediyordum. Bide o aptal gülümsemesini de sergiliyordur, eminim.
’’Ne dinliyosun?’’ Kulaklığımı çektiği için ürkmüştüm. Bu çocuk beni deli ediyor.
’’Mesela kulaklığımı almadan önce izin alabilirsin bay ukala’’ Keşke bu kadar etkilenmesem her hareketinden.
’’Bu iyi bi şarkıymış’’ (OneRepublic – Secrects şarkıyı merak edenler için)
’’Evet bende çok severim.’’ Ortak bi yanımızı bulmak çok hoştu. Bu bizim şarkımız olabilirdi. Yani benim için.
Okula vardığımızda Okyanus yanımda yürüyordu. Konuşmuyorduk ama tam karşımızda Ela vardı. Kızgın gözüküyordu galiba yanlış anladı. Kısa bir süre içinde Okyanus arkadaşlarının yanına gitmeye karar verdi bende kızlar tuvaletine girdim, saçımı düzeltiyordum. Tam bu esnada birinin omuzlarımdan tutmasıyla açıkcası korkmuştum. Ela karşımda sinirden kuduruyordu ve ben ne yapmam gerektiğini bilmiyordum.
’’Bu okulda yenisin ve kiminle takılman gerektiğini bilmiyorsun anlaşılan. Okyanustan uzak dur! O benim. Bir daha seni onun yanında görürsem bu kadar sakin olmam küçük sürtük.’’ Hiçbir şey diyemedim. Sanki dilim tutulmuştu. İlk defa oluyordu böyle bir şey. Sanki biri kalbime hançer saplamış gibi hissediyordum. Okyanus benim için zaten imkansız olandı, şimdi her şey daha da kötü olmuştu. Gözlerim yanıyordu. İstemsiz bir şekilde ağlıyordum ve gözyaşlarımı bastıramıyordum.
Sınıfa girdiğimde başımı kaldırmadan Rüya’nın yanına oturdum.
’’İyi misin? Çok kötü gözüküyorsun.’’ Rüya benimle ilk defa konuşmuştu. Onu kırmak istemiyordum.
’’İyiyim sağol. ‘’ hafif bir tebessümle cevap vermiştim. Tenefüste Rüya kantine gitmişti ve bana bişey isteyip istemediğimi sormuştu. Rüya sıradan kalktıktan iki dakika sonra birisi oturmuştu. Eliyle çenemi kavrayıp beni kendine döndüren ve gözümün önündeki saçları arkaya atan kişi Okyanustu. İrileşmiş gözleriyle bana bakıyordu. Sadece şaşkındı.
’’Niye ağlıyorsun? Ben mi bişey yaptım?’’ Sadece susuyordum karşısında. ‘’Eylül cevap versene. Kim yaptı sana bunu? ‘’ Sorularına cevap alamayınca beni kendine çekip sarıldı. Başımı omzuna koymuştum onun kokusunu içime çektikçe daha çok üzülüyordum. Birde onun omzunda ağlamaya başladım.
