Gecenin geç saatleri...Yanımda tabletim ve olmazsa olmazım kahvem...Saate aldırmadan instagramda geziniyordum ki tabletime gelen mesajla aniden irkildim.Bu saatte kim mesaj atmış olabilirdi ki?Elimdeki kahveyi bırakıp tabletime baktım.Mesaj Ezgi'dendi,en yakın arkadaşımdan.Atan kişi tanıdıkti belki ama gelen mesaj ürperticiydi:
"Alev ne olur yardım et!"
Ardından bir mesaj daha geldi.Bu sefer mesajda bazı isimler yazılıydı:
"Derya,Ecra,Pelinsu ve Oğuz"
*****************
İyi de,bu ne anlama geliyordu?Mesajda yazılı isimler bir şifre olabilir miydi?
Bu soruları bırakıp isimlere odaklandım.Ne yazıyordu mesajda?
"Derya,Ecra,Pelinsu ve Oğuz"
Tabi ya,DEPO...Baş harfleri 'Depo'yu oluşturuyor! Ezgiyi depoya götürmüş olmalılar...Bir sokak ötedeki depoya.Daha fazla oyalanmadan gitmeliydim. Ezgi tehlikede olabilirdi, daha da kötüsü birileri onu kaçırmış olabilirdi ki muhtemelen öyleydi.Bu düşünceleri bir kenara bırakıp depoya doğru yola çıktım.
*******************
Bu saatte taksi bulamayacağım için yürümeye karar verdim,daha doğrusu koşmaya.Eğer acele etmezsem,ona zarar verebilirlerdi çünkü...Her yer karanlıktı, tam telefonumun fenerini acacakken bir ses duydum:AYAK sesleri...Birisi beni takip ediyordu,hem de yola çıktığımdan beri...Depoya çok az bir mesafe kalmıştı;yapabilirdim,arkadaşım için yapmaliydim...Soluk alışverisim gittikçe hızlanıyordu ve o an aklımda olan tek bir şey vardı:
"Arkana bakmadan kaç!"
***************
Artık sadece Ezgi değil,ben de tehlikedeydim. Koştum,koştum,koştum...Gücümün yettiği yere kadar...Daha da hizlanmak istedim derken,bir araba yoldan şaştı, kontrolünü kaybetti ...Korkudan hiçbir yere kipirdayamadim.
Gerisini hatırlayamıyorum.
