Luhan yaklaşık bir saattir koltukta aynı pozisyonda uzanıyor ve boş boş kapalı televizyon ekranına bakıyordu. Yukarıdan gelen inleme benzeri seslerle daha fazla kendini tutamadı ve ,Sehun her ne kadar sabah olmadan önce yanına gelmemesini söylemiş olsa da, yavaşça üst kata çıktı. Sehun acı çekiyor olabilirdi , tek başına kalmış olması onu üzmüş de olabilirdi.Çünkü birbirlerinden pek ayrılmayan bir çifttiler ve bir saat bile ayrı kalsalar özleme potansiyelleri vardı. Luhan onu sabaha kadar tek bırakamazdı. Şimdiden sevgilisini özlemişti.
Yatak odasının kapısının önüne geldiğinde sesler bir anda kesildi. Sehun onun kokusunu almış olmalıydı. Yavaşça odanın kapısını açtı. Sehun'la göz göze geldiğinde titremesini zor engellemişti. Sevgilisi şu an kurtadam formundaydı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
( Tabii o sırada Sehun tamamen resimde ki gibi değil daha uysal düşünün yani bu kurtadamı sakin sakin yerinde otururken hayal edin, gözlerinin ise mavi olduğunu.)
Luhan; kendisine sorar gözlerle bakan, yerde hala zincirle duran Sehun'un yanına ilerledi ve başına bir öpücük kondurdu.
-"Üzgünüm Sehun ama seni yalnız bırakmayacağım." dedi ve hemen yanına oturup kendide sırtını duvara yasladı.
Sehun başını yanına çevirip burnunu Luhan'ın saçlarına ve yüzüne sürttü. Bir yarım saat sonra hala aynı pozisyonda el ele tutuşuyor ve sabahın gelmesini bekliyorlardı. Sehun'un kocaman pençesinin içinde Luhan'ın eli küçücük duruyordu. -İnsan formundayken de Luhan'ın elleri Sehun'unkilere göre küçüktü ve Sehun buna bayılıyordu.-
Sehun zincirler yüzünden oldukça rahatsızdı ama yine de Luhan'a zincirleri açmasını söyleyemezdi. Her ne kadar bilinci yerinde olsa da kurt dürtüleri gittikçe kendilerini belli ediyor, Luhan'a kendi isteğiyle asla zarar vermemiş olan Sehun tam şu an da onu delicesine sertçe becermek istiyordu. Kurt adam formundaki Sehun aynı ponçik Sehun'du. Tek fark kurt formundayken içgüdülerini dinlemeye engel olamayıp hayvan öldürüyor, bastırılmış istek ve arzularını engelleyemiyordu.
Kurt adam formundayken yaptığı hiçbir şeyin sonuçlarını düşünmüyor ve her istediğini yapıyordu. Ama Sehun henüz tamamen kontrolünü yitirmediği için kendini tutmaya devam ediyordu. Çünkü sabaha yaptığı şeylerin sonuçlarını çekemezdi. Üstelik Luhan'a zarar verirse kendini asla affetmezdi. Başını çevirip kendi pençesinin içinde iyice küçük görünen ele baktı. Luhan uyuklamasına rağmen inatla Sehun'un elini bırakmamıştı. Elinden geldiği kadar Luhan'a bakmamaya çalışıyordu. Sesi çıkmayan küçüğü merak ettiğinde başını aşık olduğu bedene çevirdi.
Luhan iyice duvara yaslanmış ve başı omzuna düşmüş uykuyla uyanıklık arası bir evrede gidip geliyordu. Dudakları hafif aralıktı ve uzamış saçları yüzüne dökülüyordu. Üzerinde ki ona bir iki beden büyük gelen tişörtün yakası iyice açılmış ve bembeyaz pürüzsüz teni, köprücük kemiklerini açıkta bırakmıştı. Bu görüntü Sehun'un kendini tutma çabalarının tümünü yok etmişti. Buradan çıkması gerekiyordu yoksa Luhan'a zarar verecekti.
Avucunun içindeki eli sıktı ama gücünü ayarlayamadığı için fazla sıkmış ve küçüğünün acı ile inleyerek uyanmasına sebep olmuştu.
-"Ahh, Sehun."
Sehun zihnindeki mantık iplerinin birer birer koptuğunu hissediyordu.
Luhan acıyla elini geri çekmeye çalışmış zaten kendiliğinden dolu dolu olan gözleri iyice dolarak ağlayacakmış gibi bir görüntü oluşmasına neden olmuştu. Luhan bilyordu ya Sehun biraz daha elini sıkmaya devam ederse gerçekten ağlayacaktı. Kemikleri kırılacakmış gibiydi. Elini geri çekmeye çalışsa da Sehun'un tutuşundan kurtaramıyordu.
-"S-Sehun elimi sıkma lütfen ."
Lakin Sehun Luhan'ın söylediklerini anlayacak kadar kendinde değildi. Küçük olanın acı içinde inlemesi bile zihninde derin rüzgarlara sebep olmuştu. Bu kadar dayanması bile mucizeydi.
Dolunayda insan bedenine dönmek istediğinde kurt bedeni gidiyordu ama önceki insan bedeninden çok daha kaslı , sivri dişli ,elleri garip bir biçimde pençemsi ve gözlerinden biri kurt bedenindeki gibi mavi olan bir modifiye insan gibi bir şeye dönüşüyordu. Sehun o halini şu an ki kurt bedeninden bile ürkütücü buluyordu. Luhan çok fazla korkardı... ama dayanamıyordu da!
Zihninin derinliğinde ki düşünceler, Luhan'a yapmak istedikleri vs ortaya çıkmaya başlarken Luhan'ın elini sıktığının farkında bile değildi.
Luhan elini geri çekmeyi başardığında -daha doğrusu Sehun bıraktığında- hızla elini kendine çekip ovmaya başladı. Canı yanmıştı. Sehun'a baktığında Sehun hemen yatağın üzerinde ki ince örtüyü çekip Luhan'ın üzerine attı. Luhan üzerindeki görüşünü engelleyen örtüde biraz daha debelendikten sonra üzerinden atmayı başardığında Sehun'un artık kurt bedeninde olmadığını gördü. İnsan haline dönmüş gibiydi ama vücudu daha iri ve daha kaslıydı. Elleri pençe gibiydi ve derin nefes alış verişlerinden gördüğü kadarıyla dişleri de sivriydi. Gözlerinden biri ise kurt formundaki gibiydi buz gibi bir mavi ... Luhan eğer korkuyor olmasa yakışıklı göründüğünü söylerdi ama hayır çok ürkütücü görünüyordu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Sehun derin nefeslerinin ardından keskin gözlerini Luhan'a dikti. Kalbi ve başka yerlerinde ki kıpırdanmaları hissedebiliyordu...
(Vee ikinci bölümü de yayınlamış bulunuyorum. Lütfen oy verin ve yorum yapın. Size ihtiyacım var lütfen... diğer hikayelerime de göz atmayı unutmayın çeballl!)
