~Şifacı~

176 15 10
                                    

Kitap kapağımızı tasarlayan Llenayy'a burdan çok teşekkür ediyorum:) inşallah bölümü beğenirsiniz uzun süredir yazmamıştım hepinize iyi okumalar:)

-Heeey! Melis burnumu gagalamayı bırak! hey dur bir saniye gagalamak mı? iyi de Melis'in gagası yok ki.Aaa evet benim küçük baykuşum tabi ki aaııhh!

-Hadi uyan prenses! ilk dersin başlamasına yarım saat var diyen Melis'e tuhaf tuhaf bakarak ve saati işaret ederek konuşmaya başladım.

-Saat daha sabahın dördü sabah ezanına bile iki saat var ne dersinden bahsediyorsun sen! diye çıkıştım ne yapayım yani uyandırılmaktan nefret ediyorum.

-Bilmiyorum en üst sınıflardan bir kız geldi ve bana dersin dört buçukta başlayacağını söyledi bir de temel eğitim sınıfına gidecekmişiz öyle dedi.

-Peki tamam ama bu bana hiç de normal gelmedi sen çık ben de hazırlanıp geliyorum.

-Tamam ama çabuk ol on beş dakika kaldı ve sınıf en alt katta.

Tamam hızlı olmaya  çalışırım! dememin üstünden daha beş dakika geçmeden Melis in sinirli sesi koridorda yankılandı.

-Bilge hadi artık!

-Tamam tamam az kaldı geliyorum!Bu saatte derse girmek hiç de normal değil bu işin içinde bir iş var ama hayırlısı deyip kapıda beni bekleyen Melis le beraber merdivenlerden inmeye başladım.

-Melis sana da tuhaf bir şeyler varmış gibi gelmiyor mu? şuna baksana koridorlarda kimse yok sadace yeni gelenlerden birkaç kişi.

-Belki de yeni gelenlerin dersi daha erken başlıyordur bu kadar şüpheci olma Bilge hadi  bak geldik bile dediğinde arkamızdan gür ve rahatsız edici bir ses yükseldi.

-Temel eğitim sınıfğı burası değil miiii?diye soran on altı yaşlarında bir erkek bize doğru koşuyordu .Kendini daha çabuk toplayan Melis yanımıza gelen çocuğa cevap verdi.

-Evet burası burada toplanacakmışız!

-Ahh bu arada adım Mert sınıf arkadaşınızım artık.

-Ben Melis.

-Ben de Bilge.

-Tanıştığımıza memnun oldum.Şeey herkes nerde? diye soran Mert'in sorusuna arkasından gelen öğrenci ordusunu göstererek cevap verdim.Derse yetişmeye çalışıyorlardı ama daha sınıf kapısı bile açılmamıştı.Yanımıza ulaşan ilk çocuk bağıra çağıra konuşmaya başladı.

-Lütfen derse geç kalmadığımızı söyleyin!!

-Hayır kapı kilitli.

-Ohh be geç kaldık sanmıştım ee hoca nerde?

-Burada!!Hepimiz bir anda şaşkınlıkla arkamızı dönerken benim yine sakarlığım tuttu ve dönmemle hocaya çarpıp düşmem bir oldu.

-Özür dilerim hocam.

-önemli değil şimdi hepiniz benimle beraber gelin!Hoca bizi okulun bahçesinden geçen doğal bir su kaynağının yanına  götürdü bizi daha sonra kenardaki çamaşır yığınını göstererek hiç tahmin etmediğim bir şey söyledi.

-Şu çamaşırları yıkayın(!) evet bildiğimiz çamaşır yıkatıcaktı resmen ya delirmiş bu adam.

-Efendim hocam! dedim cesaretle.

-Ça-ma-şır-la-rı  yı-ka-yın!! şimdi anlamayan var mı acaba?

-Ama neden!?! 

-Çünkü ben sizin hocanızım ve bunu yapmanız gerekiyor!dediğinde çaresiz kalmıştık ben elimdeki çorabı yıkarken Melis'de eline bir tişört almış yıkıyor gibi yapıyordu(!)

Karanlık Güçler OkuluHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin