5 HAYAT 1 RÜYA

Noktalar .... 👁

Medyada / Elena

İnstagramdan gelen mesajlara bakarken
kahvemi yudumluyordum.

'hey güzellik aynı rüyayı seninle görmek ne güzel' gelen mesaj beni ürküttü.

Aynı rüyayı gören 1 kişi daha mı..

..........................................................

Aynı rüyayı gören kişi sayısı 4 olmuştu.
Buğrayla yarın buluşma planını sonradan gelen 3 kişiyi de dahil ettim bakalım ne tepki verecekler çünkü onlar sadece benimle buluşacaklarını sanıyorlar.

Sonra bu 4 kişiyi stalklamaya başladım. Normalde de bu işi çok sever dedikodu olsun diye yapardım şimdi ise gerçekten bu kişileri merak ediyordum.

Buğra'dan sonra mesaj atan bir kızdı adı Elena babası İngiliz annesi türk. 19 yaşında ve sarışın gayet hoş bi kız 👱🏻‍♀️.Sanırım aşk acısı çekiyor profiline ' aldırma deli gönlüm giden gitsin sen şarkılar söyle içinden' yazmış 🎵🎶 belkide şarkıyı seviyordu Asel önyargılı davranma dedim kendime.

Diğer mesaj atan kız ise gayet resmi bir şekilde: " iyi günler Asel hanım sizinle aynı rüyayı görmek açıkcası beni korkuttu umarım bu bir şaka değildir en kısa zamanda bana dönüş yaparsanız sevinirim " onada yarın buluşmak için mesaj attım ama yanında annesini getirmek için ısrar edince tek olmayacağımızı söyledim.

Ve en son mesaj atan Atakan..Beni takip etmiyor ve hesabı gizliydi açıkcası onu merak etmiştim ama yarın tanışacaktık. Ona istek attım neden bunu yaptım bilmiyorum ama beni takip etmesini istiyordum.

Evde çok sıkıldım ve Cihangir'i aradım aslında onun beni araması merak etmesi lazımdı ama yapmıyordu.

- napıyorsun cihangir?
- oturuyorum güzelim, sen?
- ben çok sıkıldım bişeyler mi yapsak?
- aa ben bizimkilere söz vermiştim ama istersen sende gel
- hadi ya, sağol iyi eğlenceler
- Asel
- efendim?
- seni seviyorum
- bende seni seviyorum..

Sevmek bu muydu??
Ben onu yurtdışındayken tam 2 yıl beklemiştim şimdi burda ve hiç görüşememek beni üzüyordu.

Hazırlandım ve Milanın yanına köpük cafeye gitmeye karar verdim.

Yürüyerek 10 dakikaydı. Kulaklığımı taktım ve yürüdüm. İçimden şarkıya eşlik ediyordum ki bana çarpmaktan son anda kurtulduğum arabanın fren sesiyle durdum.

Arabadan 25 yaşlarında oldukça yakışıklı biri indi.
- şu kulaklık gençlerde ne moda oldu değil mi?

- teşekkür ederim sorduğunuz için iyiyimm!

Sinirlenmiştim az kalsın bana çarpacaktı ama dediği şeye bak.

-iyi olduğunu görebiliyorum, bir daha şunları yolda takma dedi ve kulaklıklarımı aldı gitti.

Salağa bak ya "ver onları bana, sana soracak değilim ne zaman takacağımı" dedim ama beni dinlemeden arabaya bindi.

Söylenerek cafeye girdim.

- hayırdır canım kendi kendine mi konuşuyorsun?
- Mila az önce araba çarpıyordu bana ve içindeki tam bir salak.
- Nee? Dur sana su getireyim.

" Hey Mila fal için sırada 5 kişi var çabuk"

Patronu seslendi.
- sen git Mila zaten 1 saat sonra çıkıcaksın onda konuşuruz.
-Tamam canım al suyu iç ve biraz dinlen kötü görünüyorsun.

Aynaya baktım gerçekten sararmıştım. Cihangire üzülüyordum aslında ve arabanın aniden önüme çıkmasına korkmuştum. Aynaya dikkatlice bakınca göz bebeğimde 4 nokta gördüm. 4 tane sarı renkte nokta...