🌑 4 / 2

252 27 8
                                    


Kapı sessizce açıldığında Baekhyun hayatında hiç hissetmediği kadar gerilmişti. Vicudu korkuyla kasılmış bakışları Chanyeol'un donuk bakışlarıyla kesişmişti. Yutkundu ve kapıyı kapatarak kendisine doğru gelen uzun bedene baktı kıpırdamadan. Chanyeol birkaç büyük adımla yatakta oturan Baekhyun'un yanına gelmiş, elindeki krem kutularını yere bırakmıştı. Ardından kenside diz çöktüğünde Baekhyun nefesini tuttu. İlk defa Chaneyeol'a yukarıdan bakıyordu. Saçlarındaki siyah ve kahverenginin tonlarını ilk kez bu kadar net görüyordu.

Chanyeol yerde olduğu halde boyu Baekhyun'un göğsüne geliyordu. Krem kutularından birini aldı ve üzerindeki yazıya bakarak kremi kutusundan çıkardı. Kapağını açıp yatağa koydu ve bir miktar eline sıktı. Bu süreç boyunca bir kere bile Baekhyun'a bakmamıştı ve bu onu rahatlatmıştı. Biraz.

Krem olmayan eliyle aniden Baekhyun'un kazağını kavradı ve güçlü bir şekilde kafasından sıyırarak yatağa attı. Baekhyun şaşkınlıkla gözlerini kırpıştırdı. Ne ara pembe kazak vicudundan ayrılmıştı?Şaşkın bakışlarını Chanyeol'a indirdi. O kaşlarını çatmış önündeki, kimine göre muhteşem ama ona göre iğrenç olan vicudu izliyordu. Parmağındaki kremi boynunun yakınındaki morluklardan birine sürdü. O anda Baekhyun titredi. Uzun parmaklar morlukta gezindikçe canı sızlıyor, bir yandanda garip hissediyordu. Chanyeol tek kelime etmeden farklı kremlerle farklı yaralarla ilgilendi ve gövdesi bittiğinde, sonunda Baekhyun'un yüzüne baktı. Gözler birbiri ile buluştu ve Chanyeol duygusuzca ona baktı. Baekhyun o an üşüdüğünü hissetti. Bakışları fazla korkusuzdu.

Chanyeol eline başta ilk kullandığı kremi aldı ve ayağa kalkıp yatağa Baekhyun'un yanına oturdu. Baekhyun farkında bile olmadan ona doğru döndü. Chanyeol o sırada parmağına kremi sürmekle meşguldü. İşi bittiğinde kafasını kaldırdı ve önündeki güzel yüze yaklaştı. Baekhyun nefes almayı unutmuştu. Chanyeol ilk defa ona bu kadar yakındı, ilk defa onun yüzündeki minik kusurları görecek kadar yakındı ve bu yakınlık onda kalp çarpıntısı yapmıştı.

Chanyeol'un nefesi onun yüzündeyken, Chanyeol yanağının üzerindeki morluğa kremi sürmeye başladı. Baekhyun fark etmesede Chanyeol'un kaşları her saniye gevşiyor ve duygu karmaşası yaşıyordu. Baekhyun gözlerini kapattı ve yanağındaki yumuşak ama biraz acı verici hisse kendisini bıraktı. Chanyeol ona dokunyordu, yumuşakça. Ona vurmuyordu, yada hakaret etmiyor, yada onu öldürecek gibi bakmıyordu. Yanan kalbine soğuk bir rüzgar estiğini hissetti.

Baekhyun, gözleri kapalı öylece dalmış, uyumak üzereyken Chanyeol işini bitirmiş kutuları ellerinde topluyordu. Yüzünü Baekhyun'a çevirdi. Küçük olanın kafası hafif sallanıyor, uyudu uyuyacak gibi duruyordu. Chanyeol normal bir durumda olsalar buna tebessüm ederdi. Ama ne normal bir durumdaydılar ne de Baekhyun normal birisiydi. Chanyeol içini sıkan düşüncelerle boğuştu. Tam kalkacakken dolaptaki aynadan yansımalarını gördü.

Kendisi uzundu. Geniş omuzlu, gelişmiş vicutlu dik ve güçlüydü. Sonra Baekhyun'a baktı. Kendisinin yanında ufacıktı. Kafası en fazla omzuna geliyordu ve minikti. Küçücüktü.

Chanyeol donarak yansımalarına bakarken birden Baekhyun yatağa düştü. Uyuyakalmıştı. Chanyeol, Baekhyun'un onun yumuşak dokunuşlarıyla mayıştığını biliyordu. Ona dokunmadı. Daha fazla oyalanmadan arkasına bakmadan odadan çıktı.

'''''''''''''''''''''''''""""""""""""""""""""""""""""""

Birkaç gün normal ve sıradan - biraz Chanyeol'un sinirden kudurmaları ve kapıyı çarpıp gitmeleriyle- geçtikten sonra cumartesi günü, öğle saatleri Baekhyun evde yüksek sesli garip bir melodi duydu. Kısa süreli bir melodi olsada, sonradan gelen birkaç konuşma sesi onu meraklandırmıştı. Odasındaki camdan dışarıdaki ormanı seyrediyordu o sesten önce bu yüzden camın önünde durarak kapıya baktı. Sesler her geçen saniye yaklaştığı için kasılmış ve korkmuştu. Adım sesleri konuşma seslerine karışırken Baekhyun sertçe yutkundu. Elleriyle camın pervazına tutundu ve tam o sırada kapı sert ve hızlıca açıldı.

I'm Not Monster // ChanBaekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin