Tanışma Faslı

18 1 0
                                    

Facebook'ta geziniyordum bir aşağı bir yukarı. Adı Ensar olan çocuk, meğer arkadaşmışız sosyal medyada. Çevremiz, ortak arkadaşlar aynı sayılır. Duvarını incelerken ''Beğen mesaj atayım 😉" yazmış. Pislik işte bide göz kırpan emoji koymuş. Neyse yani banane sadece olmamış. Telefonu bıraktım kitap okuyordum. Bildirim geldi 2-3 saat sonra. Tabi iç sesim susar mı? Haklı olarak susmamalıydı zaten.
(Oha Ensar! Niye mesaj attı ki acaba? Nefretini falan kusacak of niye bakıp durdum aferin bana.)
- Selam
-selam
Evet konuşmamız başlamıştı ama nefret falan kusmadı. Kötü bir çocukta değilmiş. Ya da öyle gösteriyordu.
-Aslında sen çok iyi bi kızmışsın.
-Teşekkürler sende öylesin.
Acaba gerçekten iyi bir çocuk muydu Ensar? Düşüncelerle boğuşmayı bırakıp sohbete devam ettim. Sömestr tatiliydi Ocağın son haftası falan. O İstanbulda geziyordu bende elimde salep, yatağımla aşk yaşıyordum. Her gün konuşmaya başlamıştık ama beyefendi hazretleri gezdiği için sadece gece şarjı bitene kadar konuşabiliyorduk. 4-5 gün konuşmamızdan sonra onunla konuşmak alışkanlık haline gelmişti. Aktif olsun diye hep onu beklemeye başladım. İlginçti kızarıp bozarıyordum. İç sesim de bunu kullanıyordu tabii.
( Acaba neden aktif olduğu halde yazmıyor?)
-Naber?
Oh be! Sonunda yazdı ve konuşmaya başladık. Konu konuyu açtıkça açtı ama sonu yoktu. Sıkılmaya başladık. Onunla konuşmak için ona birsürü sorular soruyordum. Sonra da aniden bastıran uykum gitsin diye kahve yaparken buldum kendimi. Neden Ensarla konuşmak için bunları yapıyorum ki?
-Oyun oynayalım mı Ensar?
-Olur
-O zaman doğruluk mu cesaret mi?
Yavaş yavaş çözmeye başladım Ensarı. Egosu tavan da olsa iyi bi çocuk olduğuna inanmıştım.Of  İç sesim gerçekleri haykırmaktan geri kalmıyor yine lanet olsun.(Bu çocuktan mı hoşlanıyorum ben?) Bu soruların beynimi kemirmesine izin vermeden kafamı salladım, içimdeki sesi susturdum.
-Şey Ensar bişey sorucam.Hoşlandığın biri varmı ?- -Bilmem. Var gibi
-kim ki?
- Boşver. Senin Hoşlandığın biri var mı?
-Galiba var.
- Kim?
Sohbet gittikçe kalp atışlarımı hızlandırıyordu. Parmaklarım titremeye başladı. Merakımızı an birbirimizi yiyorduk ki:
-O zaman üç diyince aynı anda baş harfleri atıcaz tamam mı?
-Tamam
- üç
-M
Beni keklemişti resmen. Diğer ismi Muhammed diye M atayım dedim atmadı. Of ne kadar safım. Ya da aşık mı demeliydim?
- Ya gıcıksın ama
- Birsürü M var ama hangi M bu hadi söyle.
- Hayır sen söyleyeceksin.
-Of sıkıldım artık söylüyorum. Ben senden hoşlanıyorum.
Oha bana senden hoşlanıyorum dedi dimi yanlış görmedim? Kekelediğimi mesajda çok belli ettim galiba oysa sadece iç sesimin kekelediğini sanıyordum.
-Ben, bende.

Temmuzda Kar Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin