Benim Yagmur Damlam

793 12 2
                                    

Dışarıda yağan yagmur damlalarının cama vuruşunu izliyordum.

Kış ve yagmur...

Vazgeçilmez ikilim.

Yağmurun her damlası içime işleyip beni sogutuyor , gerçek hayata döndürüyordu.Ne babamı doğru düzgün görebiliyor , ne de annemin sesini duyabiliyordum.Onları yağmur damlalarına saklamıştım.Her yağan yağmur damlası beni görüyor , annem ve babamın ta kendisi oluyorlardı.

Ve ben evde yine yalnızdım.Annem evdeydi ama telefonu hiç susmuyor , habire birileriyle konuşuyor , iş randevularını erteliyor , üzerine başkası çıkıyordu.Her zamanki gibi biraz sonrada -üzgünüm tatlım ama bu toplantı çok önemli gitmem lazım.Yemegi hazırlayıp dolaba koydum.Mikrodalgada ısıtırsın- diyecek.

Evet... O beklenilen an geldi.Telefon konuşması bitti.

Annem yaklaşıyor ve:

A- "Üzgünüm Merilla ama gitmeliyim.Bu gerçekten çok önemli." Bu sözü duyunca gerçekten hiç şaşırmadım.Gözlerimi kısarak:

M- "Peki anne" dedim.Kapının önüne gitti ve askılıktan moltunu alıp giydi.Bana bir şey söyleyecekmiş gibi döndü ve:

A- "İstersen Penny'i çağırabilirsin.Gece gelemeyebilirim." Sanki ne zaman gelebiliyordu ki ? Ama hiç tartışmak istemedim ve:

M- "Tamam çagıracagım " dedim.

Annem çıktıktan sonra kanepeye oturdum ve yaklaşık yarım saat dışarıyı-yağmur damlalarını- izledim. Saat 15.30 gösteriyordu.Penny'i aramaya karar verdim ve telefonumu masanın üzerinden alıp numarasını yazmaya başladım.

P- "Alo"

M- "Meraba Penny bu gün evde tekim.Bizde kalabilir misin?"

P- "Hmm.Bir şartla yastık savaşı yaparsak." Bir kahkaha bıraktım.Oda bana cevap olarak kıkırdadı.

M- "Tabikide" dedim.Tam telefonu kapatacaktım ki, Penny: - "yalnız söylemeyi unuttum.Kuzenim Joseph geldi ve onu evde bırakacak olursam büyük bir kıyamet kopabilir.Malum evde tek yaşıtı benim.Onuda getirsem sorun olur mu?"Kuzeni Joseph...Resmini görmüştüm.Uzun boylu,siyah saçlı,mavi gözlü,oldukça şirin birisine benziyordu.

M- "Sorun olacagını sanmıyorum ama o gelmek istemeyebilir , Penny"

P- "Gelecegine eminim."

M- "Neden ?"

P-"ımm" Ve sonrası kocaman bir sesizlik...Bana uzun süre cevap vermedikten sonra: "Şuan kapatmam gerekiyor.Joseph'le konuşup gelip gelmek istemeyeceğini öğrenip atarım."

Gerçekten şaşırtıcıydı.Penny benden hiçbir zaman bir şeyini saklamazdı.Joseph benimle konuşurken -arkadan sesleri duymuştum- yanına geldiği için mi söylemek istememişti.Neyse...

Daha fazla bunun üzerinde durmak istememiştim.Nasıl olsa bana anlatır diyerek kestirip attım.

5 dakika sonra tekrar kanepenin üzerine oturmuş dışarıyı -yağmur damlalarını- izliyordum.Telefonum masanın üzerinde titreyince o tarafa dönüp telefonumu aldım.Penny'den mesaj gelmişti.Hemen mesajı açtım. "10 dakika içinde Joseph'le birlikte evinin önündeyiz.Neler yaptın bize?" yazıyordu.Ah Penny diye içimde geçirip,güldüm.Bütün kahkaham bomboş olan salonda yankılanıp tekrar bana geldi.Bazen bu kadar büyük salonumuzun olması bana gereksiz gelsede gerçekten güzel bir salonumuz vardı.Benim odam kadar olmasada.(!)

5 dakika sonra kapı çalındı.Kapıyı açtığımda gözlerime inanamadım.Resimdeki Joseph'le gerçek Joseph arasında dağlar kadar fark vardı.Resimdeki Joseph'de çok yakışıklı ve şirindi fakat karşımda duran Joseph bambaşkaydı.Gerçi umrumdada değildi.Dış görünüşe o kadar önem veren birisi değildim.Ve arkadaşımın kuzeniydi böyle bir şey olamazdı.Farkında olmadan yüzüm kızarmış olacak ki: "Bize çok güzel şeyler hazırladın galiba koşuşturmaktan kıpkırmızı olmuşşun." dedi Penny.

M- "10 dakika demiştin diye hatırlıyorum Penny."

P- "Ah,evet bande o kadar zamanda geliriz diye umuyordum ama yağmur yağıyor diye Joseph arabasıyla gelmemiz için baskı yaptı" dedi.Karşımda beyaz markası ferrari olan son model bir araba duruyordu.Arabası hoşuma gitmedi diyemem.Aksine çok güzeldi.Zevklerimiz çok uyuşacağa benziyordu.

M- "Hmm.Hadi içeri girin yoksa ıslanacak ve hasta olacaksınız." dedim.İkiside bana gülümseyerek cevap verip içeri girdiler.

Benim Yagmur DamlamHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin