Melez bir varlık, yarı şeytan yarı insan. Annesi o doğar doğmaz ölen, babası ise dünyayı yok etme planlarıyla uzakta olan, dayısının büyüttüğü bir genç kız. Onun bu sırrını bilip onun normal görünmesi ve kontrolünü kaybetmemesi için çabalayan Macken...
Ben aşık olamam ki. Ben onun gibi değilim, o beni niye istesin? Zaten onu bidaha göremeyeceğimide biliyorum. Ah be! Keşke bende normal bir insan olabilseydim. Bu konuda yapabileceğim bir şey varmıydı? Belkide babam olacak o iblisi bulursam şeytan özümü alır beni insan yapardı? Bu güce sahip olduğuna eminim. Ama bir şeytan,üstelik benim gücümü kullanma isteyen bir babam, neden bunu yapsın ki? Ben ondan daha güçlü değilmiyim? Belki ben bunu yapmasını sağlayabilirim. Keşke güçlerimi kontrol edebilseydim. Edebilseydim belki ona muhtaç kalmazdım bu konuda? Ben onun işine yaramam. Güçlerimi kullanmayı bile bilmiyorum ki. Ben, ben sadece söz olarak yarı iblisim. Ve tabi ki davranışsal olarakta! Anneminde mektubunda dediği gibi, gücümü kullanabilsem herşey çok farklı olabilirdi aslında. Belki güçlerimi kötülüğe yormasam iyiye kullansam herşey değişirmiydi? Yoksa güçlerim kötülüğe mi programlandırılmıştı..? Bunun bir yolu olmalı. Kendimi kurtarmam gerek. Günden güne istemsizce kötülüğe gidiyorum. Bedenim insan yarımı kaybettiğinde ne olucak? Sadece bir şeytan olunca, kötü biri mi olucam? Ben buna hayatta izin vermem! İntihar etsem peki? Doğru ya. Kötü kızlar ölmez..
*Lilith okula doğru yol almıştır, yürürken Mackenzie ile kuracağı diyaloğu düşünür. Okula vardığında Andrew'in ona doğru yürüdüğünü görür.
Andrew:"Naber?" Lilith:" İyiyim.. sen?" Andrew:" Antremandan geliyorum. İyi görünmüyorsun sorun ne?" Lilith:" Dün ki olay. Mackenzie'den özür dilemeliyim. Ama korkuyorum." Andrew:" Korkmana gerek yok. Eminim aranız düzelecektir. Sınıfta oturuyor şuan." Lilith:" Çok teşekkür ederim Drew. Görüşürüz."
**
Mackenzie: Sen napıyosun burda?
Lilith:" Bak Kenzie. Haklısın, ama beni biliyorsun. Git gide kötüleşiyor, iyileşemiyorum. Kontrolümü kaybediyorum. Bana yardımcı olman gerek. Ama söz veriyorum artık sizinle daha dikkatli olucam! Mackenzie:" Pekala. Senin suçun değil biliyorum."
**
Lilith'in bakakaldığı adam okullarına gelir,
L: İŞTE BU O!!!
Mackenzie:" Kimden bahsediyorsun Lil?" Lilith:Çok özür dilerim gitmem gerek herşeyi sana anlatıcam!
.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
O burada ne arıyor olabilir? Ah belkide bu son şansımdır. Onunla konuşmam lazım."
Lilith:Merhaba! Burada yenisin galiba. James: Merhaba. Geçici süreliğine iş seyehati. Lilith: Ne işi? Öğretmenlik mi yapıyorsunuz? James küçük bir tebessümle: -Hayır. Babamla geldim. Aile mesleği diyelim. 2 gün sonra dönüyoruz. Lilith: Ne yazık. Bu arada ben Lilith. James: Ben James, James Foster. Lilith: Memnun oldum.
Lilith oradan ayrıldıktan sonra Mackenzie'nin yanına döner.
Mackenzie: Neler oluyor Lil? Lilith: Kenzie. Sanırım ben aşık oldum! Mackenzie: James Foster'a mı! Lilith: Ne demek istiyorsun? Onu tanıyormusun? Mackenzie: Yılın her ekim yılı buraya gelirler. Ve sanırım ondan uzak durmalısın Lily. Lilith: Neden? Mackenzie gözlerini devirir ve: Bir şey olduğu yok! İyi biri değil sadece ve çok soğukkanlı. Lilith: Bunu yarı şeytan arkadaşına mı söylüyorsun? Sorun değil baş edebilirim.
Lilith eve gitmek üzere yola çıkar, yolda düşüncelere dalar;
Ben böyle yakışıklı birini görmedim! 2 gün kalıp gidecek olması ne yazık. Sanırım ben ona aşık oldum. Şu işe bak ilk görüşte aşka inanmazdım üstelik.. Umarım o gitmeden görme şansını bir kez daha yakalarım.
Lilith eve gittiğinde Mike sorulara başlar Mike: Neden geç kaldın? Lilith: Mackenzie ile geldim. Saatin kaç olduğunu farkedememişiz. Mike: Barıştığınıza sevindim. Bu arada Lil, şeytanda olsan bir öğrencisin ve sormaya korktuğum bir şey var. Lilith: Evet derslerime çalışıyorum!! Mike: Okulda çok kavga ettiğini duydum. Lilith: Kavgalarımı azaltmaya çalışıyorum. Mike: Seni seviyorum. Çabaladığın için teşekkür ederim küçük hanım. Lilith: Bende seni seviyorum Mike."
Lilith odasına çıkar ve korkudan şok olmuştur
Robert: Merhaba küçük şeytanım. Çok hızlı büyüyorsun. Çok az kaldı. Lilith: Baba!? Niye geldin? Bizden ne istiyorsun! Beni almaya geldiysen haberin olsun seninle gelmiyorum! Robert:Küçük sevimli kızım.. Sana seçenek sunmuyorum, ve güç erişimin tamamlandığında kendi isteğinle yanıma geleceksin. Kaldığımız yerden devam edeceğiz. Çok az kaldı.
Ve babası birden gitmiştir. Lilith dizlerine çöküp: Daha ne kadar devam edicek bu! Yeter artık. Beni duyuyorsan; ben senin gibi olmayacağım! Senin kuklan olmak istemiyorum gücümü kullanamazsın!!!
Mike Lilith'in bağırışlarını duyup yanına koşarak gelmiştir*
Mike:Sorun ne Lil ne oldu?? Lilith: Daha fazla dayamamayacağım. Ölmek istiyorum. O geldi. Mike: Ne dedi sana? Ağlama artık Lilith: Beni götüreceğini söyledi. Mike: Lilith, seni hiç bir yere götüremez. Ben buradayım. Sen doğduğunda seni ondan sakladığım gibi yine saklayacağım. Lilith: Kaçmanın faydası yok. Yüzleşmem gerek. Beni sadece o normale çevirir. Mike: Lily, bunu neden yapsın? Lilith: Mike, o benden korkuyor. Yapacaklarımdan korkuyor. Bir şekilde yapmasını sağlamalıyım.
