Benim melek annem beni herhangi bir dünya sabahında epey uyanmazsam otuz yedi numara terliği ile götüme vurarak uyandırır şuanda aynı durumu yaşıyorum. Tek fark ise şuan bana Haneul'dan eşlik ediyor olması. Haneul niye burda diye aklımın derinliklerine gitmeye çalışsam da bana engel olan bir terlik var şuan
"BAK BİRİ MATEMATİK SINAVINA BİRİ FAKÜLTEDEKİ SINAVINA GEÇ KALIYOR. KALKIN DİYORUM "
Anne o terlik çok acıt-CENABETİN SINAVINA GEÇ KALAMAM!
Yataktan nasıl uçtuğunu bilmiyorum ama uçtum.
"NE DEMEK GEÇ KALIYORUM?!!"
Annem hala elinde otuz yedi numara terliğini sallarken Haneul'un yataktan nasıl fırladığını görmeniz gerekirdi. Kanalizyasyondan kaçan fare gibiydi.
"Mom saat kaç." Haneul bu kadar ingilizce çalışacağına matematik çalışsaydı müneccim olmuştu.
"Sekize yarım saat kaldı. HADİ HADİ HADİ!"
"Hİİİİİİİİİ." Ben ve benim mükemmel çığlığım.
Haneul'un attığı çığlık ise 'babam gelmeden doğurmam' diyen doğum yapmak üzere olan bir kadının sesine eş değerdi.
"GEÇ KALDIM." Cenabetin dersine geç kaldık mı - ki bu üç saniye bile olsa- derse almaz. Hoseok olup amuda kalksanız bile bu hocanın dersinden geçemezsiniz.
Işık hızında ve her ortama ayak uydurabilecek bukalemun stilimle cenabetin sınavına artık hazırdım yada değildim bilmiyorum.
Tuvalet süpürge cadısıyla evden aynı anda çıktık. Ben sağa o selamete koşmaya başladık.
Fakültenin kapısı bana Busan sahillerini aratsın isterdim lakin cenabeti hatırlatıyor. Fakültenin kapısında beni bekleyen henüz olgunlaşmamış bir adet patates vardı.
"KOŞ LAN KOŞ!!" Patatesler konuşur mu demeyin bu patates konuşabilen patates kilosu yüz won.
"Koşuyorum zaten Allah'ın patatesi."
"OĞLUM CENABETİN DERSİ BU VALLAHA BİR DAKKAYLA ALMAZ." Bilmiyorduk zaten tşk hm tım öd.
"KOŞ LAN KOŞ." Allah'ın gerizekalı konuşan adı Jonghyun olmasına rağmen bana göre patates olan insan -ki patatesler koşamaz- bana koş diye bağırıyor.
Fakülteye girip bir yakışıklı bir patates -son kez söylüyorum patatesler koşamaz- koşmaya başladık.
"HADİ HADİ SON ON ALTI SANİYE." Kendimizi nefes nefese -patatesler nefes alamaz- amfinin içine attık. Sınav kağıtlarını kapıp cenabet bir sınavı daha geride bırakmak için elleri semaya kaldırdık önce bir dua ettik kalemleri elimize alıp çözmeye başladık.
Bu sınavıda benim avantajlı felsefik doktoralı zekamla halletmeye çalışıcağım. Hadi eyvallah!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
mascot | jikook
FanfictionHiç unutmuyorum o günü... Ağladığım bir gün sahilde yürürken gördüm. Kocaman bir ayıcık kostümünün içindeydi kocaman yumuş yumuş pençeleri hareket ettikçe sallanan kuyruğa sahip maskot çocuğu gördüm o gün. Ve benimle konuştu... Bulunduğu o koca kost...
