Güzel yorumlar için teşekkür ederim ^.^ Sizi seviyorum. Ama böyle güzel bir kurguyu berbat etmekten de korkuyorum. Ondan geç kalıyor aslında bölümler yine de umarım başarabilirim.
Leon ile beraber sağlam olduğunu umduğumuz tek kulübe olan Hera Kulübesine doğru yola koyulduk. Biraz ilerledikten sonra kulübenin her zamankinden daha da yalnız olduğunu fark ettim. Kulübenin ortasından yükselen Hera suiletinin gözleri bu yalnız odada daha da korkunç göründüğünü bir kez daha anlamış oldum. Belki de korktuğumdan, bu gözleri gördüğüm anda tutunacak bir yere ihtiyacı duydum. Bana sertçe bakan yeni arkadaşım ''Burada kalmamalıyız.'' dediğinde bir kez daha siuletine bakıp ''Burası ürkütücü.'' diyebildim. ''Sen hiç Olimpos'a gitmedin öyleyse.'' Anlamsızca ona bakıp kafa salladıktan sonra önüme döndüm. Kocaman kamp bir an da ortadan kaybolmuş olmazdı. Bir ipucu belki bir kanıt olmalıydı zorundaydı. Kasvetli kulübeden çıkar çıkmaz etrafa düşmüş taşların üzerine oturup ''Ne yapmalıyız ?'' Bir süre etrafa bakarak ''Bence bilmiyorlardı.'' bu sorusu karşısında şaşırıp ''Neyi?'' ''Bir saldırıya uğrayacaklarını ya da bir anda ortadan kaybolabileceklerini biliyor olamazlardı.Etrafta en ufak mücadele izi yok. Sadece yıkılan binalar.'' Zeki biriydi ancak bunları farkedememiş olmamdan dolayı kendimi suçladım. Genelde etrafı dikkatle inceleyip analiz eden ben olurdum. Etrafa bir kez daha göz gezdirince neşeli kampı bazen sesi yüzünden kulaklarımı tıkadığım evimi iliklerime kadar özlediğimi farkettim. Leo'nun o kötü şakalarına bile katlanabileceğimi farketmiştim ki onun şakalarını duyacak olsanız halime acımanız gerekirdi. Başımı sallayarak ''Haklısın. Sanırım ortalarda Bay D. yokken diet kolalarının tadına bakmamıza kızmaz ne dersin?'' ''Gel benimle.''
Bay D.'nin odasına girdiğimizde hala soğuk olan diet kolalardan birini alıp Bay D.'nin deri sandalyesine yerleştim. Masaya biraz daha dikkatli bakınca ağzımdaki kolayı yere boşalttım. Leon'un ''Ne var?'' değişini umursamadan mektubu açıp şaşkınlığımı korudum.''Bu mektup ! Zeus'tan Leon...'' Büyük bir umutla açtığım mektup ise boştu. Sadece boş !
Artemis kulübesinde geceyi geçirmeyi karar verdik. Kulübenin camının yanına uzandıktan sonra yavaşça uykuya daldım.Genelde diğer melezlerin aksine pek kabus görmezdim. Annemi görürdüm. Yine öyle oldu.Bembeyaz tüller içinde simsiyah gözleri saçlarının üzerinde duran küçük tacı ile o kadar masum görünüyordu ki. Gülümseyerek ''Umut...umudunu kaybetme Clary'' Ona bağırarak ''Yardım etmelisin. Ne yapacağımı bilmiyorum.'' ''Hayır biliyorsun kızım belki de bildiklerin yüzünden böylesin.'' Nefes nefese yattığım yerden kalktım. Bilmiyordum kim ne derse desin bilmiyordum. Bu sadece bir rüya başka bir şey değil yalnızca bir rüya.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TARTARUS[Askıda]
FanficKüçük bir kız düşünün. Hayır hayır o kadar da küçük değil. Elinde sadece bir mektup taşıyan küçük bir kız. Tartarus da doğmuş bir melez. Bir de kocaman bir kamp düşünün. Harabe halinde olan bir kamp. O sadece ailesini arıyor. Yıkılmış olan kamptaki...