neon lights and cat eyes

215 19 6
                                    

O gece Alec partide onun kedi gözlerini görmüştü.

Tüm karanlık arasında parlıyorlardı, neon ışıkları ve simleri utandıracak kadar güzel bir şekilde.

Kızla bir süre takılmıştın, sonra da Magnus'u bulmak için onu başından savmıştın. Komikti çünkü kız beş dakikalık bir öpüşme için en yakın arkadaşlarından birine ihanet etmişti.

Etraf içki, sigara, ot ve seks kokuyordu. Yani tabii ki seksin somut olarak bir kokusu yoktu ama ortamdaki kokudan orada olanları anlayabilen herkes seksin kokusunu alabilirdi.

Herkes dans ediyor, gülüyor ve çığlık atıyordu. Ellerinde içki ile dans etmek isteyip beceremeyenler yüzüden saçında bir miktar vodka vardı. Çarpışmalardan dolayı tişörtüne biraz sim bulaşmıştı.

Seni görünce gülümsemişti. ''Ah, seni görmeyi beklemiyordum. Sarışın arkadaşın nerede?'' kelimeleri o kadar imalı bir ses tonunda söylüyordu ki aslında ''hadi eşcinsel olduğunu yüksek sesle söyle'' demek istediğini anlıyordun.

''Artık benimle değil.'' dedin gülerek. ''Öylesi daha iyi.''

O da güldü ve elini omzuna koyup sıktı. ''Eminim öyledir sevgili arkadaşım.''

Hafifçe geri çekildin.  ''Meraktan soruyorum, yani tamamen meraktan ama o gün ne demek istedin?''

Güldü ve bileğini yakalayıp seni daha aydınlık ve boş bir yere doğru çekti. ''Birşey demek istemedim.'' dedi.

Tek kaşını kaldırdın.

''Yani, kafamda bir tahmin vardı ama emin değildim. Ama artık eminim. ''

''Nasıl?''

''Eğer sakladığın birşey olmasaydı bu kadar üzerinde durmazdın.''

Eşcinsel olduğunu anladığını yüksek sesle söylememişti, seni rencide etmemişti. Sadece belli ettiğini söylemiş ve seni anladığını gösteren bir gülümseme ile dizini sıkmıştı. *

''Korkma, başka biri anlayamaz.'' dedi. 'Ben de yaptıklarını yaptım, tecrübelerimden dolayı biliyorum.''

Alec, Magnus'u öptü ve sonrasında günlerce bunu düşündü. Bazen pişman oluyor, bazen de mutlu.

Alec onu öptüğünde ilk başta Magnus durdu, sonra karşılık verdi ve geri çekildi.

Dudaklarının tadı Alec için yepyeniydi. Şampanya ve tuzu karışımıydı. Ama her şey yerli yerinde olması gerektiği kadardı. Mükemmel bir uyum. Biraz da bağımlılık yapıcı bir mükemmelik.

Alec kaç kızı öptüğünü bilmiyordu ama hiçbiri Magnus kadar iyi öpüşemezdi.

Magnus geri çekildiğinde Alec kendini ona doğru itti ama sonra o da geri çekildi.**

''Üzgünüm Alexander ama tanımadığım insanlarla beraber olmam.''

Başını salladın. ''Anlıyorum.''

''Ve benden küçük insanlar da ilk tercihim değildir genelde.''

Tişörtünü düzelttin ve kalktın. Magnus koltuğa yayılmış, kollarını iki tarafa açmış gülümsüyordu.

''Kocaman bir parti olmadığı zamanlarda da uğra, yaş farkını göz ardı edebiliriz belki.''

Alec başını salladı. Ceketini koltuktan kaldırdı. ''Seni hiç tanımıyormuş gibi yapacağım Magnus. Sen de aynısını yap.''

Kahkaha atıp kadehini kaldırdı. ''Git siyah şaçlıya çak!''


^^^^

*your gay is showing alexander

**sezon birdeki düğün sahnesindeki öpüşmenin tam tersi

When Alec Met Magnus // MalecWhere stories live. Discover now