Karanlık ve aylaklarla dolu ormanın bir köşesinde. Negan, elinde tuttuğu üstü tel sarılı sopasını (lucille ), ateşin etrafında diz çökmüş vaziyette bulunan alexandrialı grubun yüzlerine sırasıyla tutuyor. Bu geceye kurban gidecek kişiyi bulmak için lucille'yi tekerleme söyleyerek sırayla yüzlerinde dolaştırıyordu. "Portakalı soydum, başucuma koydum" pis pis sırıttı ve şarkısına devam etti. "ben bir yalan uydurdum, duma duma dum" haince güldü ve lucy i sıkı sıkı kavradı. Tam yukarı kaldırdığı sırada, kızıl saçlı iri yarı bir adamın yüzüne vurmak üzereyken.
Neganın bana vermiş olduğu kırmızı arabayla kamp yerini bastım. Neganın adamlarının arasından sürüp arabayı durdurdum. Elime silahımı alıp arabadan indim ve hışımla kapıyı çarptım. Tetiği çektiğim sırada bağırdım "kes şunu". Silahı neganın yüzüne tutuyordum. Aramızda bi iki metre vardı yani bastığım anda ölürdü. Negan bana gülümsedi, sanki dalga geçiyor gibiydi. Ona aldırış etmeden devam ettim "bu insanları rahat bırak." Negan gülümseyen yüz ifadesini ciddileştirdi ve "yoksa ne olur ha. Beni öldürür müsün. Hadi ama kendimizi kandırmayalım. Sende o göt olmadığını ilimizde biliyoruz Erica." bunları söylerken bile ses tonunda alaycı bir hava vardı. Silahımı daha sıkı kavradım ve büyük bir ciddiyetle "onları bırak yoksa seni öldürürüm BABA"
*****************************
Dünya alıştığımız dünya değildi artık. Tam 7 yıldır ne olduğu belirsiz bir virüs ölen herkesi onlardan birine dönüştürüyordu "yürüyenlere". Yürüyenler tek düşündükleri yemek. Duyguları, düşünceleri yemek yeme dışında hiçbir özellikleri yok. Isırdıklarını kendilerinden biri yapan, dünyayı yok eden iğrenç şeyler. Zombi gibiler. Bu son 7 yılda insanlar öldü. Zombiler haliyle arttı. Ve benim babam yani negan. Topladığı adamlar ile bir yer kurdu. Burası iğrenç bir yer. İnsanları esir alıp çalıştırıyoruz. Farklı insanların kurmuş olduğu toplulukları(alexandria ve hilltop gibi) sömürüyoruz. Eğer bize mal vermezlerse ise onları öldürüyoruz. Babamın beş altı tane karısı var hrpsi birer fahişe. Hergün farklı birisiyle sürtüşüyor. Fakat hiçbiri isteyerek karısı olmadı. Kadınları kocalarını öldürmekle tehdit ediyor. Burada berbat bir puan sistemi var. Topladığımız (toplattığımız) yiyecek olsun silah olsun faydalandığın ve yediğin herşeyin bir bedeli var. Yediğin herşey not ediliyor ve sende yediklerinin bedelini ödemek için negan oluyorsun ve negan için çalışıyorsun. O kadar güçlüyüz ki. Bu boktan dünyada kim kalmışsa bizim için çalışıyor. Ayrıca kurallar var. Uymayanlar cezalandırılıyor. Yanmış ütüyle kafasını yakmaktan tut çok büyük bir suçsa direk olarak yakılıyorsun. Ve ben babamın biricik kızı buradan tek kelimeyle nefret ediyorum. Babamın aşağılık bir insan olduğu yetmiyormuş gibi bazen pis işlerini bana yaptırdığı da oluyor. O yüzden neganın topluluğundan olabildiğince uzak duruyorum. Bazen ormana gidiyorum ve bikaç gün orda kalıyorum. Aslında bu çok tehlikeli çünkü orman milyonlarca aylak dolu. Ama şunu biliyorum ki ölüm bile orda yaşamaktan kötü değil.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Walking Dead Carlgrimes
FanfictionErica 7 yıldır neganın kızı olarak ayakların doluştuğu bu dünyada yaşam mücadelesi vermektedir. Babasından haklı olarak nefret etmekte ondan kurtulmak için yollar aramaktadır. Bir gün yolu alexandrialı rick ve grubuyla çakışır ve hayatı değişir ayrı...