My Distant Moon Light ♡ ~Kim Taehyung Texting

~18~

EunMoon : Ve sonunda okul tatile girdi.

TaeLight : Ve gelmene saatler var.

EunMoon : Evdeyim şu an çantamı hazırlıyorum.

TaeLight : Akşam gelmek senin için sıkıntı olmayacak değil mi?

EunMoon : Akşam olması daha iyi, hem yol uzun değil sonuçta.

TaeLight : Geldiğinde aç olur musun olmaz mısın?

EunMoon : Bunu şu an nerden bilebilirim?

TaeLight : Haklısın saçmaladım, Jimin ve Minji seni görmek için beklemek istediler fakat onlar olursa onlar yüzünden biz vakit geçiremeyiz ve yorugun olursun iyice yorarlar seni.

EunMoon : Kalsaydılar keşke.

TaeLight : Olsun, böyle daha iyi.

EunMoon : Evden çıkıyorum şimdi, şarjım az o yüzden yazamam gelince görüşürüz.

TaeLight : Görüşürüz, geldiğinde seni alacağız babamla.

EunMoon : Tamam.

Eun Byul

Annem'in önemli bir toplantıda olması nedeni ile Chorong'un babası beni otobüs yerine götürüyordu, heycanlıydım sebepsiz yere.

"Eğlenmene bak orda, ayrıca onun arkadaşları ile de samimi ol. Utanma çünkü eminim gidince sessizce muhabbetlerini izler hiç konuşmazsın, öyle yapma. Benim ve Jinhwan'ın yanında nasılsan orda da öyle ol."

"Denerim Chorong. Garip hissediyorum sonuçta onu sevdiğimi anlamamdan beri ilk görüşüm olacak, ya saçmalarsam?"

"Sadece kendin ol."

Gülümseyip kafa sallardıktan sonra Chorong'un babasına baktım, bizi duymuyor gibi davranıyordu fakat duyduğuna emindim bu yüzden biraz utanıp önüme döndüm.

Otobüse binince iKON Airplane açıp dışarıya bakmaya başladım. Yanımda kucağında bebek olan teyze bir şeyler yapmaya çalışırken yapamıyordu bu yüzden biraz bebeği alıp sevdim. Çocukları hep severdim, Taehyung sayesinde aslında.

Bir süre önce çocukları çok ses çıkartan küçük birer canavar gibi düşünürdüm, fakat birgün Taehyung her zaman yardım amaçlı gittiği çocuk esirgeme krumuna beni de götürdüğünde fikrim değişmişti. Taehyung gördüğüm en iyi kalpli insandı sanırım.

Düşünürken teyze bebeği geri aldığında telefonuma baktım şarjımın %15 kalmasına lanet ederken Taehyung'un resmini yaptığım duvar kağıdı ile moralim düzeldi.

Uzun bir süre sadece müzik dinleyip dışarıyı izledim. Seul tabelasını görünce oturuşumu düzeltip kulaklığımı çantama koydum.

Havalar hala soğuktu, ince bir kazak aldığım için pişman olurken inmemiz gereken yere gelmiştik.

Dışarıya bakınca Taehyung'u görmem ile içimi değişik bir heyecan kaplamıştı, bu aşk mıydı?

İnip valizimi de alıp yanına gittim, sadece o bana ben ona bakıyordum.

"Salak, üşüyorsun değil mi? Ben sana kalın giyin demedim mi?"