Akşam olmuştu. Buse ,sevgi ve Feriha hazırdılar ama kütüphane görevlisini nasıl oyalayacaklarıni bilmiyorlardı. Sevgi korkuyordu bu yüzden kütüphaneye girmek yerine görevliyi oyalamayı tercih etti. Feriha ve buse saklanırken sevgi görevli kamilin yanına gitti. Nasıl oyalayacağını bilmiyordu. Kamil onu görünce anında bir yalan uyduruverdi. Kamil sorunca yarına gidincek bir ödevim var rica etsem bana yardımcı olurmusun kamil amca dedi.kamil ise soğuk kanlılikla konuyu sordu. Onunla beraber ilgili kitabın olduğu bölüme giderken Feriha ve buse saklandıgı yerden çıktılar. Okulun tarihi ile ilgili kitapların olduğu bölüme giderken aniden bir gölge beliriverip kayboldu. Bunu çok önemsemeyip kitabı aramaya koyuldular. Buse heyecanla buldum buldum ben buldum diyerek zıplıyordu. Kitabın kapağını açar açmaz bir ses duyuldu. Kapı gıcırtısına benzer bir sesti. Arkadan biri geliyor gibi ayak sesleri geliyordu. Buse ve Feriha tedirgin oldular sesin geldiği yerde kimse yoktu. Bir anda ellerindeki fenerler yanıp sönmeye başladı korkudan tir tir titriyorlardı. Fenerler kapandı yanmıyordu. Ferihaya biri dokunuyordu fakat bu buse değildi. Arkasına döndü karanlıkta kalamamışlardı. Kimse yoktu. Buse korkudan gözlerini kapamış dua ediyordu. Ferihaya dokunan kimdi. Fenerler aniden yanıverdi. Karşılarındakini görünce çığlık atarak kaçtılar.Yatakhaneye ter içinde geldiler. Sevgi soruyordu ne oldu kitabı aldinizmi ya hadi anlatin diyordu fakat bir cevap alamıyordu. Feriha ve buse o kadar korkmuştu ki karşılarındaki varlığı tarif etmeyi bırakın hareket bile edemiyorlardı. Sevgi ne olduğunu anlamadan uyudu.
Sabah olduğunda Feriha ve buse hala oturuyordu dillerini yutmuş gibi sorulara cevap vermiyorlardı.
Sevgi sinirlendi ve of artık ne olduğunu söyleyin yoksa derken daha lafını bitirmeden busenin ağızından ilk kelime çıktı. Herkes ne dediğini anlamaya çalışıyordu. Buse ise kelam kelimesini durmadan tekrarlıyordu. Ama bu neydi. Kimse bilmiyordu. Herkes bunun anlamını çözmeye çalışırken Feriha kendine geldi buseyi birkaç kez sarstı o da yavaş yavaş düzenliyordu. Sessizce aşaği indiler. Kimse konuşmuyordu. Yemekten sonra olan biteni anlatacaklardı.
