-8- Kaybetme Korkusu

73 5 2
                                    

Burası bir hastahaneydi. Hemen abimi görmek için danışmaya gidip nerede kaldığını öğrendim ve yanına gittiğimde doktordan trafik kazası geçirdiğini öğrendim.

Abi sakın beni bırakma senden başka kimsem yok.

Odasına girdiğimde abim karşımda yatıyordu. Acaba annemlerde kaza yaptığında abimin karşısında böyle mi yatıyorlardı ? Abimde böyle mi hissetmişti ? Çaresiz , kimsesiz ve üzgün. Ne yapacağımı bilmiyordum. Kimi arayacağımı kimin omzunda ağlayacağımı..

Abim gözlerini açtığında ağlayarak yanına gittim.

Başak: Abim Poyrazım kahramanım. Beni sakın bırakma senden başka kimsem yok. Bak eğer gidecek olursan hiç durmadan arkandan gelirim. Beni bırakma. Sakın bırakma.

Poyraz: Dur be yavrum. Taramalı tüfek gibi saydırdın. Ölmek için çok yakışıklıyım. Ben olmazsam bu güzelliğe kimse sahip çıkmaz. Seni bıraktığım falan yok sil o gözyaşlarını. Ağlamak benim bebeğime hiç yakışmıyor.

Başak: Öküz müsün Poyraz? Beni çok korkuttun hala ölmek için çok yakışıklıyım diyorsun. Pis kas yığını o mavi gözlerini oyarım beni asla bırakamazsın. (üstüne atlayıp sarılır)

Poyraz: Asıl sen öküz müsün küçük hanım??!! Aahhh. Tamam yakışıklıyım biliyorum beni çok seviyosun ama birkaç kemiğim kırık farkındaysan ve canımı yakıyorsun ..

Başak: Eğer hemen bana sarılmazsan sağ kalan kemiklerini de ben kırarım bilmiş ol.

Poyraz: Gel buraya baş belası.

Poyraz iyiydi. Sadece sol kolunu ve birkaç kaburgasını kırmıştı. Kötü görünmüyordu zaten neden evham yaptığımı bilmiyordum. Sanırım ailemin tek parçasını kaybetmekten korkuyordum. Ya bir şey olsaydı ya ölseydi. Ne yapardım hiç bilmiyorum ve bunları düşünmek istemiyorum. Poyraz'ın "sıkıldım artık eve gidelim" demesiyle düşüncelerime son verdim.

Doktorla konuşup Poyraz'ı eve götürmek istediğimi ve eve bir doktor göndermelerini istedim. Binevi bakıcı. Poyraz bunu duyduğunda bana kızabilirdi ama ben evde olmadığım zamanlar yalnız kalamazdı. Doktorun gösterdiği bakıcı doktora evin anahtarlarından birini verdim ve çıkış işlemlerini yaptırıp eve gittik.

*******

Gözlerim şişmişti. Dün gece ağlayarak uyuyakalmıştım. Kalkıp tipimi düzelttim ve okula gitmek için hazırlandım. Evden çıkmadan Poyraz'a baktım. Bir melek gibi uyuyordu. Yanağına bir öpücük kondurup yanına bir not bıraktım.

Sayın Poyraz Bey bugün eve gelecek doktor hanıma lütfen iyi davranınız. Küçük bir çocuk olmadığınızı bilmekle birlikte şu an hiç bir işi tek başınıza yapamayacağınızı da bilmekteyim. Merak etmeyin göz zevkinize uygun bir doktor gelecektir. Seni seviyorum kas yığını kendine dikkat et. Ben yokken iyi vakit geçir :*

-Küçük Cadı

Okulda her zamanki gibi Yunus'u aramakla meşguldüm. Dün konuşamamıştık ama bu bugün konuşmayacağımız anlamına gelmiyordu. İlk ders boştu ve Yunusların dersi de bedendi. Cama yapışıp tüm ders boyunca Yunus'u izledim.

Tenefüste birbirimizi görünce sadece meraba demekle yetindik. Ama o bile benim için önemliydi.

Geometri dersinde Kübra kağıda 'kızlar beraber sinemaya gidelim' yazıp tüm yeni kız grubuna -ayşenur,beste,irem,gülnur,yağmur- okutturmuş ve sohbet başlatmıştı.

Başak: Gelmemi kabul ederseniz ayak uydururum.

Yağmur: No trip yes beraberlik.

Beste: Bence ekşınlı bir şeyler yapalım.

Bir Genç Kızın HayatıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin