Bir Genç Kızın Hayatı

-5- Engelleri Aş

Dikkatini çekmek istedikleriniz vardır ve sizin dikkatinizi çekmek isteyenlerde vardır. Her zaman istediğim kişinin dikkatini çekmeyi başardım. Fakat onlara ulaşamadım. Çünkü arada hep bir engel vardı. Hep bir engel.

Tanrı iyiliğimiz için bazı insanları hayatımızdan çıkartırmış. Bazen çok doğru gelse de bazen çok saçma geliyor. Düşünsenize 3 senelik arkadaşınızı 3 aylık bir erkek için hayatınızdan çıkartıyorsunuz. Tamam belki erkekle mutlu olacaksınız ama ya arkadaşlığınız ? Bahsettiğim kişileri anlamışsınızdır. Şimdi tanrı Kübra'yı hayatımdan çıkartırsa bunun neresi benim iyiliğime ? Aksine bence kötü olacağım. Diğer taraftan Yunus'u hayatıma sokacak böylece de mutlu olacağım. Hayat tuhaf. Bir taraftan yüzümüz gülerken diğer taraftan üzülüyoruz. Engelleri aş ve kaderine kendin yön ver. Neden her iki taraftan da mutlu olmayalım ki ?

*******

Bugün biyoloji ve proje hazırlama derslerinden sınav vardı. Mehmet uyuyakalmıştı ve okula yine geç kalmıştık. Neyseki ilk ders bedendi. Geç sırası da olmayınca bir sorun yaşamadık. Sorundan kastım çöp toplamak :D Nasıl bir eziyet bu ? Geç kaldın çöp topla. Oldu canım anan güzel mi -,- (topladı).

İlk ders beden olduğu için yukarı çıkmadıık ve Yunus'u göremedim. Ben bir üzül bir üzül moral bozukluğu derken biyoloji sınavı sen gel + 2 hoca gözetmen olsun + 2 hoca da sorunuz var mı diye yoklasın.. Etti mi sana 4 hoca -,- Bize her yol kopya sloganıyla 4 hoca varlığında bile kopya çektik... 2 yoklayan gittiğinde gözetmenlerden birinin gözlemlerini öğrendik. 'Hoca fazlalaştıkça kopya çekme oranı artıyor'. Ha şunu bilseydin de sınavlara 2 gözetmen koymasaydın. İşin ilginç tarafı 2 hoca da yakalanırken 4 hoca da yakalanmamak. Nasıl becerdik hayret ediyorum :]

Tenefüs oldu ve alıcılar açıldı. Gözlerim Yunus'u arıyordu. Hah geliyor. Tipini kılığını yürüyüşünü sevdiğim ya.. Aslında yakışıklı değil. Neden ilgi duyduğumu da bilmiyorum ama çıkar yakında kokusu. Aşık mı oldum ki. Yok canım ben ve aşk. Hahahaha güleyim de boşa gitmesin.

İç ses: Yunus'u görünce sevindirik olmalar , flappyleşmeler , şarkı söylemeler falan noluyoruz Başak ? Bir de aşk değil diyorsun. Hadi ordan. Senin içini bir ben bir allah bilir. Adam ol. Dur dur ya da madam ol. (Besteye ♡ :D)

Karşı sınıfa arkadaşlarının yanına gelmişti. Bana mı bakıyordu o ? Anam vallaha baktı. Oha göz göze geldik. Az önce güldü mü o ? Ah hayır hala somurtuyormuş. Madem öyle ben bir sizin sınıfa gideyimde gör sen.

Yürüde endamını görelim.

Feyza sırada oturmuş Berat'a laf yetiştiriyor. Normalde Feyza ve Yunus yan yana otururken sınav haftasında yer değiştiriyorlarmış. Yunus'un dikkatini çekmek gerek. Zaten çekmiştim ama daha da yakınlaşmam lazımdı. Defterini açıp bir şeyler yazdım. Geometri dersi bittiği için haftaya anca açardı o defteri. Bu yüzden yazdığımı da haftaya görürdü. Bekleyip görelim dikkatini çekiyor muyum.

Çaktırma Başak sınıftakiler ne yapıyor lan bu dercesine bakıyor. Bak bakayım sayfalara ne işlemişler. Hımm tamam evet kapat ve Feyza'ya aa siz burda mısınız biz buraları geçtik de. Aferin kızıma hemen de kıvırıyor. Kaptın sen bu işi yürü be kim tutar seni !

Berat gözlüklü boyu benden 3-4 cm kadar uzun hafif iri bir çocuk. Facebook sayesinde geçen sene tanıştık ve ben bizim okulda olduğunu bu sene öğrendim -,- Çok iyi kanka olduk ve o da Yunus'u sevdiğimi biliyor. Hatta konuşmayı bile teklif etti.

Berat'ın gelip beni sınıftan kovması da ayrı bir şeydi tabi. Yunus gelmeden gitmek istemiyordum ama ders zili çalmıştı ve gitmem lazımdı. Sınıflarından çıkınca Yunus'un yine arkadaşlarının yanında olduğunu gördüm. Berat'ın sınıflarının kapısında durduğunu görünce Yunus'un sınıfa gelme olasılığını düşünüp biraz da kapıda oyalandım. Nöbetçi hocanın "kızım hadi sınıfına" diyişi adeta "yeter bu kadar Yunus'u beklediğin hadi sınıfına git belki sen giderken o gelir ve koridorda bakışırsınız" gibiydi ki öyle de oldu. Sınıfa giderken Yunus'un bu tarafa geldiğini gördüm ve istemsiz sırıttım. Tabi çaktırmamak lazım hemen tekrar ciddi tavrımı takındım ve göz ucuyla Yunus'a baktım. Yanımdan geçerken dik bakışlarını resmen üstüme salmıştı. Ee baktığını gördüm ya ben yine sevindirik oldum. Sınıfa girmemle flappyleşmem bir oldu.. Beste ve Ayşenur anlamış olacakki gelip 'yine ne oldu' bakışı attılar. Artık ezberledi canıslar.

Ders dil anlatım dersiydi. Yazı yazacaktık. Defterimi İrem'e kakaladıktan sonra uyku moduna geçtim. Yazı yazma işlemi bittikten sonra kafamı kaldırıp hocanın oynatacağı oyuna eşlik ettim. "HİKAYE OLUŞTURMA". Herkes bir cümle söylüyor ve sınıfça hikaye oluşturuyoruz. Eğlenceli görünüyordu ve oyun başladı. Bir ara ceset ile insan aşk yaşıyordu o derece uçmuştuk. Cesete ölü ceset demem de ayrı bir kafa. Ölü insan diyecekken dilim sürştü ne yapayım -,- Bir ara da bir tane adam yarattık ve gördüğü her kıza asılıyor en sonunda sevgilisi onu aldatınca intihar ediyordu. Sen git karılara kızlara asıl hepsini aldat ama biri seni aldatınca intihar et. İt herif. Bizim sınıftan da bu beklenirdi zaten ..

Çıkışta Feyza işi olduğunu söyleyip hızlıca gitti ve ben bu sefer Bestelerle -elif,ayşenur,kübra- yürüdüm. Tahmin ettiğiniz gibi Kübrayla çok konuşmadık. Arada konuşmaya çalıştım fakat başaramayınca salla gitsin dedim ve kendi kendime takılmaya başladım ^_^

Bugün cuma ve haftasonu geldi. Yunussuz 2 gün. 2. İki. İKİ.

Yeter anladık.

O değil de yarın Kübra'nın doğum günü. Ne yapacağım hakkında fikri olan ?? :(

Kötü mü gidiyor ki kimse de okumuyor vote atmıyor yorum yapmıyor :(