Anonim: Acı

1.2

 düzenlendi

   diğer bölümlere nazaran uzun bir bölüm yazdım ayoll ilham geldi birden laksojdbhvbz hikayeyi biraz yumuşatmaya karar verdim çünkü eğer eski okuyucularım varsa bilir düzenlenmemiş hali çok depresifti

neyse çok konuştum, iyi okumalar

--

Sergene yazmayalı tam tamına 5 gün olmuştu. Onu engellemiştim. Uykusuzdum gözlerim şişmişti, Pelin de halimi görüp üzülüyordu çünkü bütün abur cuburların parasını ona kitliyordum ne yani hem acı çekeyim hem de para cebimden mi çıksın ? yok ya.  O şıllıkla manda yavrusunu da görmemek için köşe bucak kaçıyodum 1 kere ikisini görmüştüm ve ondada 5 kilo dondurma yedim.

"Kalk hadi çay alalım'' Pelini onaylayarak ayaklandım. Yürürken telefonuma ondan mesaj gelmiş mi diye bakacağım sıra da Pelinin beni dürtmesi kafamı kaldırmam ve ikisini yan yana görmem bir oldu.

O başkasıyla soluk soluğayken ben nefessiz kaldım. amcıkellalar

  Gözüm eline düştü, kenetlenmiş ellerine. Bir an bana bakınca göz devirdim. Şerefsiz ne diye o çirkin gözleriyle bana bakıyordu acaba? ikisinin kafasını alıp birbirine çarpıp olmayan beyinlerini akıtmak istiyordum ki Pelin kafamı tuttu ve beni kantin sırasına soktu. ''ulan dur bi dram yapalım saygı saygı'' tuttuğuma kafama sert bir şekilde vurdu ''ne saygısı ya ben daha 17 yaşındayım gençliğim baharında parasız kaldım asıl dram bu'' sinsice gülerek koluna girdim ''hazır onları görmüşken bana dido almaya ne dersin?'' ağzıma sıçmaması için attığı tekmeden kaçıp kantinin sandalyesine yerleştim ölmek için çok güzeldim. 

  Gözlerimi kısarak solumdaki bok çuvallarına baktım. Utanmasalar +18 şeyler yapıcak gibi dipdibe girmişlerdi. Şıllık bana dönünce ne var dercesine kafasını salladı ''ne bakıyosun tatlım'' ağzını yayarak konuşunca sinir kat sayım daha da artmıştı. '' sana yardımcı olmaya çalışıyorum'' anlamayarak bana bakınca devam ettim ''beynini bulmanda lazım falan olur'' ağzını hafifçe şaşkınlıkla açınca yedirdiğim lafla sandalyeye biraz daha yayıldım. Sergenin de alttan alttan güldüğünü görünce daha da zevke gelmiştim. Öyle gülünür mü canını çatalla bandığımın ayısı.

  Karşıma sandalye çekilince Sergene bakmayı kesip masada ki didoyu açtım ''kanka az önce varyaaa kaşara bir laf soktum bir laf soktum görmen lazımdı'' masa da dibime girerek '' oha naptın ne dedin çabuk söyle''  olanları anlatırken yerlere Pelini zar zor toparlayıp sınıfa geçtik. Felsefeci de derse girince sıraya hayvan gibi yayıldım ve yastığımı da yerine yerleştirip huzurlu uykuma dalıcaktım ki aklıma götoğlu geldi. Telefonu çıkartıp Sergenle mesajlarıma girdim ve engeli kaldırdım ne ya? özlemiştim maalesef ki telefonumu tam yerine koyucaktık sertçe titredi.

Sergen: Yalan söyledim sevgili değildik

Sergen: hassiktir

Sergen: şansıma sıçayım ben

Anonim: ulan yaktım çıranı ibibik

--