2. Bölüm/ El İzi

42 6 2
                                    

Medya; Uğur'un yaşadığı kulübe.

Herkese merhaba. Bu bölümde kurguyu biraz daha açığa kavuşturmayı umuyorum. Yıldıza basmayı unutmayiiin💕💕

Ha bu arada, yorumlariniza çok mutlu oluyorum😍

Bu mutluluğu benden esirgemeyin lütfen..💕

Keyifli okumalar..

..

Bazen bir olay hayatınızın dönüm noktası olur.

Örneğin tükenmişliğin zirvesindeyken sizi bir anda ordan çıkarıp alır ve mutlu bir dünyaya taşır.

Bazen de ; bir olay, hayatınızın sonu gibi gelir.. Onu yaşarsınız , idrak edersiniz ve sonrası sizin için kopmuştur.

Duygusal olarak hiçbir faaliyet gösteremez, pek de sağlıklı düşünmeyen beyninizin komutlarını yerine getirir ve her şeyi akışına bırakırsınız..

Uğur'un hayatı, Eylül'ün ölümüyle son bulmuş gibiydi..

Bebekliğinde evlat edindiği bu minicik kız, resimlerine ilham, fırçasına renk olmuştu.. Hayatına ve kendisine ise gökkuşağı..

Uğur ; renkli resimler yapardı. Renklerine aşıktı. Ve onun renkleri gökkuşağında barınırdı.

Eylül ölmüş, gökkuşağı sönmüştü..

Renklerini kaybetmişti Uğur.. 'Elleri sihirli' ressam için, artık elleri hiçbir şey ifade etmiyordu.

Ve onun resimlerinin merkezinde artık hep kayıp,  küçük, kahküllü bir kız çocuğu vardı..

Sadece siyah ve beyazdan oluşan..

..

Gamze o gün tek başına kaldığı evinde sıkılmış akşam üzeri ormanda biraz bisikletle gezmek istemişti. Bisikletini evinin bodrumundan alıp sokağa çıktı. Ormana birkaç kilometre uzakta olan bir ilçede yaşıyordu.

O yüzden ormana gitmesi pek vakit almadı. İki tarafı ağaçlarla çevrili yolda yavaşça bisikletle ilerlerken , bir an havada savrulan bir kağıt gördü.

Kağıt ileri doğru savruluyor, Gamze de o yöne doğru ilerliyordu. Birkaç saniye içinde kağıt salına salına nemli toprağa konmuş, Gamze de içindeki meraka karşı koyamamış, bisikleti durdurup yanındaki ince belli ağaca dayamış, ve kağıda doğru ilerlemişti.

Kağıdın yanına ulaştığında eliyle saçını kulağının arkasına sıkıştırıp yere çöktü. Kağıdın kenarını beyaz uzun parmaklarıyla kavrayıp diğer tarafını çevirdi.

Köşesi hafif yanmış, beyaz kağıdın üzerindeki çizim, Gamze'yi hem büyülemiş , hem gülümsemesine neden olmuştu.

Minicik beyaz ellerini, yumruk yapıp çenesine dayamış, kıpkırmızı dudaklarını huysuzca büzmüş, koyu kahverengi gözlerini kısmış, ona müthiş bir tatlılık katan kahkülleriyle, karşısında küçük bir kız çocuğu duruyordu.

Resmin büyüsüyle baş parmağını resimdeki kızın yanağına götürdü bir an.

Gülümsemesine engel olamıyordu.

Resmi incelemeye devam ederken alt köşedeki Uğur yazısını fark etti.

Çok güzel bir el yazısıyla yazılmıştı.

Bir an burnuna gelen duman kokusuyla yanıldığını zannetti. Başını kaldırıp ormanı incelemeye başlarken ilerde bir kırmızılık gördü.

Kafasını eğip resmin yanık köşesine dokunduğunda eline bulaşan külü farketti. Bu resim kısa süre önce yanmış olmalıydı. Resmin devamını görmek için aceleyle ateşe doğru ilerlemeye başladı.

Nihayet ateşi net bir şekilde gördüğünde ateşin başında gözlerindeki acı bu mesafeden bile farkedilen bir adam gördü.

Dalgın bir şekilde yanan ateşe bakıyordu.

Yaklaşık 1.90 boylarında, yapılı bir adama benziyordu. En fazla 28/29 yaşlarında olmalıydı. Koyu kahverengi dağınık saçları, beyaz kırışmış tişörtü ve kot pantalonunun ceplerine koyduğu elleriyle yakışıklı bir adamdı.

Ama o an Gamze'nin dikkatini çeken adamın yakışıklılığı değil , ateşe dalmış , acıyla bakan gözleriydi.

Birkaç saniye içersinde bir anda bastıran yağmurla ateş bir anda söndü. Adam arkasını dönüp biraz daha ilerdeki kulübeye doğru ilerlemeye başladı.

O kulübeden içeri girer girmez Gamze sırılsıklam olan bedenine ve kıyafetlerine aldırmadan yerdeki biraz önce yanan resimleri topladı.

Bir yandan da kulübeyi gözetliyordu telaşla. Gördüğü tüm resimleri aldığında hızla bisikletine doğru koşmaya başladı.

Bisikletine binip resimlerini yağmurluğunun büyük cebine yerleştirdi hızla. Tam pedallara ayaklarını yerleştirmişti ki; kırmızı arabasıyla karşısından gelen arkadaşı Seyran'ı farketti. Duran arabanın bagajına bisikleti koyup hızla kendini arabanın arka koltuğuna attı.

"Gamze? Ne arıyorsun bu yağmurda burada?"

"Biraz gezintiye çıkmıştım. Bir anda yağmur bastırdı."

Dedi Gamze nefes nefese yağmurluğunu çıkarırken.

"Dur ısıtıcıyı açayım sana hemen. Sırılsıklam olmuşsun. "

"İyi olur. Teşekkür ederim."

Dedi başını koltuğun baş kısmına atarak.

..

Ellerini başının altında sabitlemiş, tahta, her an çökecek gibi gözüken tavana bakıyordu Uğur.

Eylül'ün hastalığını ilk öğrendiği ana gitti aklı.

Henüz üç buçuk yaşındaki küçük kızı, kreşteki arkadaşının doğum gününde, arkadaşları pasta yerken, ansızın bayılmıştı.

Kendisini arayan kreş öğretmeninden Eylül'ün bir anda bayıldığını, en yakın hastanenin acilinde olduklarını söylemişti.

Arabaya atladığı gibi dakikalar içinde acile ulaşmış, halsizce sedyeye yatan Eylül'ü gördüğü an nefesi kesilmişti.

Yaklaşık 10-15 dakikalık kontrolden sonra bir sorun olmadığını söylemişti doktorlar.

Ama o tatmin olmamış, kendisine halsizlikle bakan kızını kucağına almış, Paris'in en başarılı özel hastanesine götürmüştü.

Yaklaşık bir ay süren teşhis koyulamama sürecinden sonra, Eylül'ün dünyada çok nadir görülen genetik bir hastalığa yakalanmış olduğunu öğrenmişti hastanedeki profesörden.

Ve kızını kurtaracak hiçbir yol olmadığını..

En fazla iki yıl demişti profesör.

Ve iki yılın sonunda Eylül, hayatından çıkmıştı.

Eylül'ün ölümü değil de, öncesiydi belki de genç adamı bu denli yıpratan.. Kızının öleceğini bile bile, elinden hiçbir şeyin gelmeyişiydi belki..

Çaresizlikti..

Kahkahalarla gülerken bir anda dolu gözlerle kendisine bakıp, beni bırakma baba diye fısıldayarak boynuna sarılan minik bedendi belki de..

Sonra resim çantasındaki son resme gitti aklı.

Yavaşça yataktan kalkıp çantaya doğru ilerledi. Çantadan resmi alıp dolu gözlerle kağıda baktı.

Resmin ortasındaki minicik pembe el izi,  o izi çevreleyen bir avuç, ve o büyük avucun parmaklarının uçuk mavi izi..

İç içe iki el izi.. 

Sulu boyayla yapılmış el baskısı..

Titremeye başlayan elini baskının üzerine yerleştirdi yavaşça Uğur..

Avcunun içinde o minicik parmakları hissetti..

Gözlerini kapadı, ve tek bir damla düştü zemine.


Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 08, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Bir Eylül Sonu HikayesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin