3.bölüm : Affedecek Mi?!

299 26 5
                                    

- Mira'dan -

    Telefonumun çalmasıyla elime aldım ve kim olduğuna bakmadan açtım. (m= mira p= polis l= lisanna)

M - alo?

P - bayan Strauss?! Siz misiniz?!

M - evet benim peki Siz kimsiniz?

P - ben magnolia polis departmanından komiser horologium

M - peki neden beni aradınız?!

P - kız kardeşiniz lisanna hakkında, acilen gelmeniz gerekiyor!

Dedi ve

Yüzüme.

Kapattı.

Bende inatla bir daha aradım

P - ben magnolia polis departmanından komiser horologium nasıl yardım edebilirim?!

M - ben mirajane Strauss, ve bayım siz benim suratıma kapatamazsınız!

Diyerek suratına kapattım, tatlı intikam! Wahahahahhahaha neyse  iyi de liss neden karakolda?! Hızla hazırlandım ve evden çıktım.

Polis karakoluna girdiğimde bazı gözler bana dönerken, kimileri beni takmıyordu, resepsiyonya gittim ve "komiser horologium ile konuşmaya geldim, lisanna hakkında" dediğimde kadın bana "kimlik lütfen?!" Dedi hızla elimdeki kimliği gösterdim ve "çabuk olun!" Dedim. Karının tarif ettiği yoldan giderken içimde endişe ve merak duygusu beni bitiriyordu.

    Bana tarif edilen odaya bodoslama daldığında 4 memurun da gözü bana dönmüştü camın arkasında bir polis ve ağlayan bir lisanna vardı! Polislerden birine" kız kardeşimle konuşacağım! Şimdi!" dedim, benim şeytani bakışlarımı gören polis korkuyla kafa salladı ve bir tuşa basarak konuştu" komiser horologium bayan Strauss geldi ve onunla konuşmak istiyor lütfen içeri girin" dedi ben ise çoktan sorgu odasına girmiştim, lisanna beni gördüğünde şaşırmıştı, komisere "dışarı!" dediğimde kafasını salladı ve çıktı bu kadar kolay olacağını tahmin etmemiştim lisanna "sen gelmeden anlatmak istemedim" dediğinde "neyi anlatmak istemedin" dedim gözünden bir parça yaş düşmüştü bana baktı ve "arkadaşımı hatırlıyor musun?! Marco yu?! Hepsi onun başının altından çıktı" dediğinde "ne yaptı o mal?!" dedim bana bir daha baktı ve "küçüklüğümden beri içtiğim birşey vardı size hiç göstermiyordum ya hani?! İşte onu bana Marco veriyordu, içinde ne olduğunu bilmiyordum. O da abisinden aldığını söylüyordu, onu her içtiğimde beynim yenileniyor gibiydi" dedi ve anlatmaya devam etti " dediğim gibi içinde ne olduğunu bilmiyordum taa ki bugüne kadar, onu aradım ve buluşmamız gerektiğini söyledim, buluştuk ve ben içeceğin içindekinin uyuşturucu olduğunu öğrendim! Beni ben bilmeden bağımlı hale getirmişti! Ailemi öldüğüm gün bana aynen şöyle demişti 'hey Lisa eğlenceli birşey yapmak ister misin?!' bende kabul ettim, planını öğrendiğimde içim rahat değildi ama içecek bunu bastırmıştı. O lanet heriften nefret ediyorum!" bitirdiğinde ağlıyordu yanına gittim ve ona sarıldım her ne kadar ailemizi öldürmüş olsa da o benim kardeşimdi ve ben onun intikamını alacaktım cama döndüm ve "Marco ile konuşmak istiyorum! Şimdi! " dediğimde polisler aralarında konuştu ve bir tanesi gelip beni Marco'nun yanına götürdü.

O dört gözlü pisliği (yazar küfür sevmez) görmek her ne kadar midemi bulandırsa da yanına gittim benden 1 en fazla 2 yaş küçüktü ama güçlü görünüyordu. Beni görünce gülümsedi ve "AA bu da kim lisa'nın ikizi mi varmış?! E hoşgelmiş!" Dedi ve kahkaha attı bende bir süre gülümsedim ve karşısına oturdum "Marco'ydu değil mi?!" dediğimde kafasını salladı bende "bende lis'in ablasıyım." dedim ve devam ettim "şimdi kardeşime verdiğin şey, açıkçası beni gerçekten sinirlendirdi, sana bu konuda hakkında birkaç soru soracağım." dedim bana "fazla sakinsin burayı yıkmanı ve beni dövmeni beklerdim" dediğinde güldüm ve "herşeyin bir sırası var değil mi? Önce soruları soracağım çünkü eğer bayılırsan bir cevap alamam! Şimdi ilk soru kaç yaşında beri uyuşturucuya başladın?!" dediğimde "4" dedi "ikinci soru liss ile ne zaman tanıştın ve onu ne zaman alıştırdın?!" dediğimde "ben 6 yaşındaydım o ise 5" dedi gittikçe sinirleniyordum sakin bir şekilde "uyuşturucuyu nereden buldun?!" dediğimde güldü ve "abim. Abim ve onun arkadaşları" dedi tahmin etmiştim "peki madem sen bu boka bulaştın, kız kardeşimi niye bulaştırdın?!" dediğimde "çünkü onun için malzeme aldığımda ve ona verdiğimde ben para kazanıyordum." dedi sinirle "sırf para yüzünden birinin hayatını çalmak doğru mu?!" dedim bana gülümsedi ve "ihtiyaçlar, ve bu arada adın ne güzellik" dediğinde bende gülümsedim ve "sevgilim var, ama madem bu kadar merak ediyorsun söyleyeyim ; ben Mirajane, Mirajane Strauss ama bana kısaca mira diyorlar" dediğimde yüzündeki gülümseme yerini korku ve dehşete bıraktı kekeleyerek "ş-şeytan Mira?!" Dedi bende "evet, sanırım ünüm benden önde ha?!" dedim ve kahkaha attım, polislere "onu burdan çıkarın! Daha fazla bu pisliği görmek istemiyorum!" dedim ve odadan çıktım.

    Lisanna gerekli işlemleri yaptırdım ve Marco'yu beni beklemesi için tehdit ettim, Lisanna'yı eve yolladım ve Marco'nun yanına gittim beni görünce sinirlendi ve bana yumruk attı, planladığım gibi. O bana vurunca bende ona vurdum ve kavga etmeye başladık.

    Karnıma gelen yumruk beni sinirlendirmişti şeytan halime geçmeden ve ikinci yumruk gelmeden durdurdum ve ona baktım birden, ben onu dövmeye başladım insanlar bizi ayırmaya çalışıyordu, ama ben durmuyordum, en sonunda polis geldiğinde karakola girdik.

    Onu bilerek kameranın olduğu bir yere götürmüştüm, polis "bayan açıklamak ister misiniz bu bayım neden bu halde?!" dediğinde gülümsedim ve "nefsi müdafaa" dedim çocuğun gözleri açılırken polis hmm'ladı (bilmeyenler için nefsi müdafaa : kendini korumak anlamına gelir) "demek kendinizi korudunuz, kanıtınız varmı?!" dediğinde düşünmüş gibi yaptım ve "evet bulunduğumuz bir bölgede bir kamera görmüştüm" dediğimde Marco "beni oraya gelmem için tehdit etti" dediğinde polis "kanıtınız var mı?!" Dedi Marco "yok ama-" o daha cümlesini bitirmeden "üzgünüm bayım kanıt olmadan hiçbir şey yapamam!" Dedi.

    Orada geçirdiğim bir saat sonucu laxus beni almaya gelmişti, beraber eve dönerken "mira o çocuk kimdi?" dediğinde "lisanna'yı boka batıran kişi! Çocuk o bilmeden uyuşturucu vermiş! İnanabiliyor musun?!" dedim laxus "peki şimdi ne olacak?!" dediğinde başka bir ses duyduk "şimdi biz sizi, bayılana dek döveceğiz!" bu sesi tanımıyordum arkamı döndüğümde yabancı bir yüz ile karşılaştım, ona "sen de kimsin?!" dediğimde güldü ve " ben Marc, Marco'nun abisiyim ve bunlarda arkadaşlarım ve sizde yürüyen ölülersiniz!" Dedi, o sırada laxus üzerindeki kabanı çıkarmıştı, kıyafetinin kolları olmadığından kasları belli oluyordu "sanırım bir kavga olacak" dediğinde boynunu ve ellerini kıtlattı onlardan biri ona saldırıyorlar ikisi bana geliyordu bende üzerimde ki montu çıkardım, içimde bir sporcu atleti ve altımda da dar paça vardı ve oldukça rahattı yanımdaki ikiliye "bende mirajane memnun oldum!" dedim içlerinden birisi "şeytan mira! Bu o!" dediğinde "evet! Kesinlikle ünüm benden önde gidiyor!" dedim ve birine yumruk diğerine de tekme attım ikiside yere yığılırken 40 kişilik grup üzerimize doğru geliyordu.

    Hepsi bittiğinde, hiçbir hasarımız yoktu, laxus'a "ay! Cidden şaka gibi! Sen 40 kişilik grupla gel bir kız ve erkeğe yenil! Komik ya!" dedim ve kahkaha attım laxus "cidden ya biz çok güçlüyüz ya da bular çok mal" dedi bende "bence ikisi de hem bunlar mal hemde biz çok güçlüyüz" dedim güldü ve bana yaklaştı, Belimden tuttu ve "öyleyiz değil mi?! '' dediğinde gülümsedim ve" evet öyleyiz" dedim beni öptüğünde bende onu öptüm.

     Eve geldiğimde lisanna elfman ile konuşmuştu, elfman da onu anlayışla karşılamış ve 'erkek adam kardeşini afdeder' diyerek affetmişti onu.

Yarın sabah olduğunda hepimiz okul için hazırlandık, laxus beni almaya gelmişti laxus ben ve lis arabayla okula gelmiştik...

- Lisanna'dan -

    Okula geldiğinizde koşarak kantine gittim ve Lucy'yi aradım, orada değildi koşarak bahçeye çıktığımda onu natsu ile beraber gördüm hızla yanlarına gittim ve nefes alırken "Lucy konuşabilir miyiz?!" dedim Natsu "hayır!" dediğinde Lucy "tamam ama burda ve şimdi" dedi benim nefesim düzene girdiğinde "bak Lucy, sana daha önce yaptıklarım yüzünden özür dilerim, arkadaş olarak adlandırdığım ibne bana ben bilmeden uyuşturucu veriyormuş, ve size yaptığım herşey onun planıydı, ve özellikle de senden özür dilerim natsu, öyle yapmamalıydım! Beni affeder misiniz?! "dediğimde kucy gülümsedi ve "bir daha yapmayacağım güveniyorum lis ve lütfen bu güvenimi boşa çıkarma, ee arkadaş mıyız?! "dediğinde gülümsedim ve bana uzattığı elini sıkarak" arkadaşız" dedim.

Artık her şey yoluna girebilirdi...

Fairy Tail - Highschool (Mini Kitap) [TAMAMLANDI] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin