Nayeon ve Mina'nın odasında toplanmış Nayeon'un Bambam hakkındaki yorumlarını dinliyorduk. Aslında dinliyorlardı. Ben kafamı Tzuyu'nin omzuna yaslamış Mina'yı izliyordum. Mina Nayeon'un söylediği şeylere gülümsüyor ve ara ara kızarıyordu.
"O-o iyi birisi." dedi en sonunda.
"Tabiki iyi birisi. O seni aldatabilecek türden birisi değil."
Mina gülümsedi ve elleriyle yüzünü kapattı. Nayeon onun utanmasıyla alakalı bir şeyler söylerken Tzuyu'nin hafifçe kulağıma yaklaştığını hissettim.
"Sen ondan daha iyisin inan bana." dedi ve yanağıma bir öpücük kondurdu. Bu gülümsememe neden olmuştu. O benim tek arkadaşımdı değil mi? Her zaman yanımda olan tek arkadaşım...
"Hey şu iğrenç homoşumsu hareketleri izlemek zorunda mıyım?"
Kafamı çevirdiğimde Nayeon'un daha deminki sırıtışının silindiğini ve bize iğrenerek baktığını gördüm. Mina ise dudaklarını tek çizgi haline getirmişti.
"Rahatsız oluyorsan evini değiştir unnie. Burada yaşamak zorunda değilsin."
"Bence siz daha çok erkeklere yönelseniz hepimiz için daha az zahmetli olur. Özellikle sen Tzuyu."
Tzuyu iç çekti ve yataktan kalktı.
"Daha fazla şu saçma sapan homofobik yorumlarına katlanamayacağım. Yatmaya gidiyorum." diye mırıldandı. Nayeon Tzuyu'nin odadan çıkışını izledi ve Mina'ya döndü.
"Tipe bak ya!"
Ardından ben de ayağa kalktım ve onlara-daha doğrusu Mina'ya- bakıp gülümsedim.
"İyi geceler!"
Ben gülümseyince o da gülümsedi.
"Chae şu arkadaşına bir çözüm bul. Yoksa seni de yoldan çıkaracak." dedi Nayeon ters ters.
"O iyi unnie." diye mırıldandım ve odaya doğru ilerledim. İçeriye girdiğimde Tzuyu yatağın üzerinde gözlerini yere dikmiş bir şekilde oturuyordu.
"İyi misin?" dedim ve gidip yanına oturdum. Kafasını olumlu bir şekilde salladı. Kafasını omzuma yatırdım ve yanağını hafifçe okşadım.
"Ona söylemeyi düşündüm." diye mırıldandı.
"Ona söylemeyi düşündüm ama o bunu zorlaştırıyor. Söylediği şeylere baksana. Nasıl bir kız arkadaşım olduğunu söyleyebilirim ki ona?"
Dudaklarımı düz çizgi haline getirdim.
"Sana'nın ailesi bile biliyor ben ev arkadaşlarıma açıklayamıyorum. Hâle bak!"
"En azından Sana biliyor değil mi?"
Tzuyu kafasını bana çevirdi ve burkukça gülümsedi.
"Üzülme Chae."
"Sanırım onu yapmam. Her güm Mina'dan Bambam hakkında bir şeyler duymak zaten yeterince kötüydü şimdi ise sadece Mina değil herkes... Mina'nın Bambam'dan hoşlanmasından değil ikisinin ilişkisinden bahsedecek. Düşünsene Sana'ya bu durum olduğunu."
"Baya kötü olurdu sanırım."
Bir süre durakladı.
"Senin kadar üzülmezdim ama."
"Ha?"
"Bilmem. Bu kadar... yani... her gece ağlayacak ya da oda arkadaşımı 'Mina' diye sayıklayarak uyandıracak kadar." dedi ve sırıttı. Söylediği şeyle yanaklarım kızarmıştı ve bu onu daha da güldürmüştü.
"Cidden çok mu mırıldanıyorum?
"Yani..."
Kafamı öne eğdim. Kıkırdadı ve yatağa doğru emekledi.
"Ben uyuyacağım. Sana da bol Minalı uykular dedi ve göz kırpıp ışığı kapadı.
***
Gözlerime giren ışıkla yavaşça yerimden doğruldum ve saate baktım. Alarma 10-15 dakika kadar vardı. Banyoya girmek için odadan çıktım. Aylak aylak banyoya doğru ilerledim ve evdeki herkesin alarmı aynı saate kurulu olduğu için kimse uyanmamıştır düşüncesiyle kapıyı tıklamadan içeriye daldım.
İçeriye girmemle Mina'yla göz göze geldim. Gözlerim hafifçe aşağıya kaydığında çıplak olduğunu fark ettim.
Kapa gözlerini!
Kapasana lan!
Bak hâlâ bakıyor...
En sonunda her ne kadar istemesem de iç sesimin hönkürmesine uyup gözlerimi kapadım arkama döndüm.
"Ü-üzgünüm unnie!"
Mina kıkırdadı ve daha sonra beni kendine çevirdi. Ona çevirdiğinde üzerine bornoz vardı.
"Burada olduğunu bilmiyordum. Üzgünüm."
"Ben de kızların vücudlarından bu kadar utandığını bilmiyordum." dedi ve gülümsedi. Kafamı aşağı eğdim. Bu doğru değildi. Tzuyu'yi kaç defa çıplak görmüştüm. Tek yaptığım ona kıyafetlerini atıp "Giy lan şunları! Bak ben geldim yine şanslısın." demek oluyordu.
"Utanmadım."
"Emin misin?" dedi ve çenemi tutup ona bakmamı sağladı.
"Yüzün sanki atları çiftleşirken görmüşsün gibiydi."
Sonra birden durdu ve gülümsemesi düştü.
"Fiziğim mi kötü yoksa?"
Söylediği şeyle gözlerim büyümüştü.
"Hayır hayır. Fiziğin mükemmel. Yani... çok etkileyici."
Söylediğim şeyle hafifçe gülümsedi ve bana yaklaştı.
"Benden etkilendin mi?"
"Evet... yani hayır. Yani... telefon hakkımı kullanmak istiyorum."
Kıkırdadı ve kıyafetlerini alıp kapıya yöneldi.
"Ben odamda giyineyim. Sen duşa gir... Chaeyoungie~"
***
"Demek Chaeyoungie..." dedi ve sırıttı Tzuyu. Gülümsedim ve kafamı olumlu anlamda salladım.
"Tzuyu!"
Gelen sesle Tzuyu durdu ve arkasına baktı. Ben de döndüğümde bize doğru koşarak gelen Sana'yla karşılaştım.
"Benimki." dedi ve kıkırdadı. Sana zıplayarak Tzuyu'ye sarıldı. O sarıldığında Tzuyu hâlâ dengesini sağlamaya çalışıyordu.
"Seni özledim."
"Ben de seni."
Tabi bu konuşmaların hepsi fısıltı haline oluyordu. Sonuçta onların ilişkisi gizliydi. Arkasından bize doğru bir kızın yaklaştığını gördüm. Sana'ya bakarak geldi ve yanımızda durdu. Sana Tzuyu ayrılmayınca öksürme gereği duydum.
"Sana?"
Kızın konuşmasıyla Sana Tzuyu'den ayrıldı ve açık kahverengi saçlı kıza döndü.
"Bu Momo. Bizim okula yeni geldi."
Momo geldiğinden beri Tzuyu'ye bakıyordu. Elimi uzatınca bana baktı ve ifadesiz bir şekilde elimi sıktı.
"Chaeyoung."
"Tanıştığıma memnun oldum." dedi yine ifadesiz bir şekilde. Tzuyu elini uzattığında ona da aynı ifadeyle bakıyordu.
"Tzuyu. Sana'nın yakın arkadaşıyım."
"Yakın arkadaş mı? Ben sevgili sanıyordum." dedi ve anlamaz bir şekilde Sana'ya baktı.
"Öyle zaten."
"Sevgili mi?"
Gelen sesle bir anlık sessizlik oldu ve herkes yavaşça sese doğru baktı.
"Sana Tzuyu siz sevgili misiniz?"Yorum yapın lütfen:)
Seviliyonuz:)(: