Hocaya verilen ilaçların etkisi hafifliyor ve yavaş yavaş kendine geliyordu.Hocanın kendine geldiğini görünce hemen oturduğum yerden fırlayıp:
-İyi misiniz hocam?
-Dünkünden daha iyiyim ama hala başım ağrıyo dedi.
Günlerden perşembe pazartesinden beri burdayız (fazladan bir gün kalmak zorunda kaldık) uykusuzum ve duşa ihtiyacım var ama bunlardanda önemlisi hocanın eve gitmesi gerek ve dinlenmesi gerek bu yüzden hocaya:
-Hocam ben doktordan sizin için rapor alacağım çünkü dinlenmeniz gerek
-Teşekkür ederim fakat gerek yok yarın çalışacağım.
O sırada içeri giren doktor hocanın dediklerini duydu ve gülümseyerek ekledi:
-Üzgünüz Burcu hanım ne yazık ki yarın çalışamazsınız çünkü dinlenmeye ihtiyacınız var
-İlaç verirsiniz olur biter
-Bunun tek ilacı dinlenmek Burcu hanım sizi burada tutamayız ama dinlenmeniz gerek
Burcu hoca başka çaresini bulamayınca onaylarcasına başını salladı.Bana dönüp:
-Adın ne senin?
-Kıvanç efendim
-Peki , Kıvanç bana taksi çağırır mısın?
-Hayır efendim kusura bakmayın ama size evinize kadar eşlik edeceğim
-Kıvanç zaten burada yeterince kaldın sağol ama taksiyle gideceğim
-Siz taksiyle gitseniz bile peşinizden geleceğim ve bu arada çıkış işlemlerinizi hallettim giyinin çıkalım
-Anlaşılan sende kurtuluş yok tamam bekle lütfen.
Son kez hocaya sırıtarak dışarı çıktım.Bir kaç dakika sonra hocada çıkınca birlikte otoparka indik.Hocaya ön kapıyı açarak sırıttım hocada gülümsedi sakince direksiyona geçtim ve arabayı çalıştırdım.Hocaya dönerek:
-Aç mısınız?
-Evet eve gidince yiyeceğim.
-Hocam 2 gündür serumdan başka bir şey yemiyorsunuz eve gitmemize çok var bu saattede trafik vardır.Lütfen önce yemek yiyin.
-Sen iyi bi çocuksun hangi sınıftasın?
-Yemek yerseniz söylerim
-Peki peki.
-9/B
-Dil ve anlatım dersinize ben giriyorum
dedi ve güldü bende güldüm.Hastanenin yakınlarındaki lokantanın otoparkına arabayı park ettim.Hocayla birlikte indik camın önündeki masaya oturduk.Cep telefonumun titremesiyle ayağa fırladım: 'alo' arayan Deryaydı.Derya 'neredesin kıvanç' 'Hocayla hastaneden çıktık yemek yiyoruz' 'arama zahmetinde bile bulunmadın yemek yiyecektik ama yiyemedik ve şimdi hocayla mı yiyorsun' 'Derya bunları sonra konuşalım mı işim var'.Derya telefonumu cevap vermeden kapattı.Hızlıca sipariş verdik.Masada konuşulmuyodu zaten ne konuşacaktık ki paragrafta anlam falan mı. Yemek bitince hesabı istedim, Allahtan hocanın çantası arabada kalmıştı yoksa tartışma çıkardı,tekrar arabaya bindik:
-Eviniz nerede hocam?
-Bostancı
-Bostancıya gelince tarif edersiniz dedim ve radyoyu açtım.Telefonumu arabaya bağladığım anda Derya tekrar aradı, konuşmak istemediğim için kapattım.Uzun ve gergin geçen bi yoldan sonra hocayı eve bıraktım. Hoca arabadan inerken:
-Her şey için sağol, dedi gülümseyerek
-Önemli değil hocam görevim dedikten sonra hoca evine girdi ve bende eve doğru yol aldım....
2 saat sonra...
Eve geldiğimde yorgundum planım duş alıp yatmaktı ama evde Derya beni bekliyormuş.Odama çıkmayı teklif ettim ve yukarı doğru yol aldım odaya girip kapıyı kapatır kapatmaz:
-Senin derdin ne kıvanç?
-Benim derdim falan yok asıl senin yapmaya çalıştığını anlamıyorum hocaya yardım ediyorum ve kızıyosun,yeter!
-Bana bağırma! Kaç gündür aramıyosun normal değil mi tepkilerim?!
-Hayır değil iyice saçmaladın.
Biz böyle kavga ederken dayanamadım ve bi anda dudağından öptüm çünkü o an başka gözüküyordu nasıl desem çekici.Sadece bir kaç saniye sonra beni itti ve tokatladı"Çıktığım var mutluyum mutluluğumu seninle paylaşmak istedim"dedi ve evine gitti.Duşa girdim,çıktığımda mesaj ışığı yanıp sönüyordu.Tuş kilidini açarak mesaja baktım Deryadan 'Bu son olayı unutalım sana kırgınım hocayla ilgilenip beni unuttun' yazıyordu cevap olarak 'son yaptığımı unutacağım ama hocaya yardım etmem hakkında söylediklerini asla unutmayacağım nasıl böyle söyleyebilirsin!?' yazarak telefonu kapattım.Üstümüde giyerek yatağıma yattım, derin bir uykuya dalıp uykusuz kaldığım günlerin acısını çıkaracaktım.....