Eve döndükten sonra, yaz tatilimiz için tekrar eve dönüp kıyafet almak ve arabayı değiştirmeye karar verdik.Dönünce 1 hafta bizde takılacaktık, tatil planı hazırlayacaktık.Akşam üstü şömineyi söndürerek arabaya ilerledik, arabanın yanına gelince telefonumun alışıldık sesini duydum:
-Efendim?
-Naber kanka.
Arayan tabikide Meriç'di.
-İyi kanka nerdesin?
-Bizim bardayım, sen ne zaman dönüyosun
-Yoldayız.
-Oo hemen parti hazırlıyorum itiraz yok bekliyorum.
-Ama..
Cümlemi tamamlamadan telefonu suratıma kapattı,Cansuya gülümsedim:
-Partiye gidiyoruz,erken çıkarız merak etme.
-Bana uyar.
Sonunda İstanbulun tam içine girebildik, eve hiç uğramadan bara gittik.Bütün takım ve fazlası ordaydı.İçeri girince Cansunun elini sıkı tuttum ve Meriçlere ilerledim.Meriç sulu sulu:
-Vaay helal kardeşim.
-Sağol kardeşim,Deryayıdamı çağırdın ya
-Yok kanka o burdaydı Serkan diye bi çocukla geldi bende bi şey demedim.
Serkan adını duyunca Cansu irkilerek:
-Gidelimmi aşkım?
-Ne oldu bitanem?
Derken Derya ve Serkan denen çocuk yanımıza geldi.Derya orospuca bi kahkaha atarak:
-Siz yinemi birleştiniz.
-Derya sırası değil kendine gel uzatma artık.
-Meraba Serkan
dedi Cansu.
-Meraba Cansu.
-Siz tanışıyomusunuz?
diye sordum merakla, cevabı Cansu verdi:
-Serkan benim eski sevgilim.
-Fazla eski sayılmaz aslında, hala benimle çünkü.
-Hala kendini böylemi avutuyosun?!
-Avutma yok sen benimsin.
-Napıyosun lan sen, sinir etme adamı bas git!
-Neyse size iyi günler daha çok görüşeceğiz....
Pis pis sırıtarak Deryayla birlikte bardan çıktı.